Vatandaşların sorunlarını bizzat dinleyen Tören, çözüm odaklı ve merkeze insanı alan hizmet vizyonunun önemli bir halkasının vatandaşla yüz yüze görüşmek ve sorunlara hızlı çözüm üretmek olduğunu söyledi.

TÖREN: "BÜYÜK ORDU AİLESİ’NİN HER BİR DERDİNİ DERDİM KABUL EDİYORUM"

Katılımcı ve şeffaf belediyecilik anlayışıyla, ortak aklı harekete geçirdiklerini, bu bağlamda halk günü toplantılarını da önemsediklerini kaydeden Tören, “Büyük Ordu Ailesi’nin her bir derdini derdim kabul ediyorum. Bizimle görüşmek isteyen büyüklerimizle, hemşerilerimizle, arkadaşlarımız ve kardeşlerimizle bir araya gelmek ifa ettiğimiz görevin de gereğidir. Bugüne kadar 50 bine yakın misafirimizle, ziyaretçimizle bir araya gelme imkânı buldum. Halkımızın teveccühü ve takdiri ile bu görevi ifa etmekteyiz ve belirli aralıklarla hayatı ertelememek adına var olan taleplerinizi, sorunlarınızı, şikâyetlerinizi dinlemek ve imkânlar ölçüsünde bu sorunları çözmek için çalışıyoruz. Biz göreve başlarken ilçemizi halkımızla birlikte yöneteceğimizi, kimseyi ötekileştirmeyeceğimizi, halkla birlikte bir yönetim vizyonu ortaya koyacağımızı belirtmiştik.” ifadelerini kullandı.

‘KİMSESİZLERİN EVİNİ TEMİZLİYORUZ’

Toplumun her kesimini kucaklayan bir anlayışla Altınordu’da kimseyi yalnız bırakmadıklarını vurgulayan Tören şu ifadelere yer verdi: “Hem insanımıza hem şehrimize hem geleceğimize yönelik sorumlulukları bir arada taşıyoruz. Bu şehri hep birlikte hem daha yaşanabilir hem daha modern hale getiriyor artık göç veren bir şehir olmaktan kurtarıyoruz. Altınordumuzun ürettiği ile kendine yeten fazlasıyla da ülkesine katma değer sağlayan bir şehir olması için başlayan, devam eden yatırımlarımızı tamamlamak, belki yeni ihtiyaçlar dolayısı ile vizyon hedefler koyarak bilhassa genç nüfusun bu şehirde kalması üretime dahil olması ailesi ve sevenleri ile bir arada olması onlardan kopmaması için elimizden geleni yapıyoruz. Bilhassa dezavantajlı, genç, engelli vatandaşlarımız yaşlılarımız ve kadınlarımız ile ilgili; ailesine destek olmaya çalışanlara yönelik yatırımlarımız da her geçen gün büyüyerek devam ediyor. Allah nasip ederse dönemimiz bitmeden bu söylediklerimizin birçoğunu hayatlarınıza, yakınlarınıza, yaşamınıza dokunduğunu hissedeceksiniz. Özellikle bu kış şartlarında ihtiyacı olan ailelerimize sosyal yardımlar konusunda bir gün bile duraksamadık. Bize ulaşan, sesini duyuran hiçbir vatandaşımızı imkânlar ölçüsünde yalnız bırakmamaya çalışıyoruz. Kimsesizlerimizin evini temizliyoruz. Gerektiğinde gıda, gerektiğinde bu kış günlerinde yakacak yardımı ile yanlarındayız. Karantinadaki hemşerilerimizi hiç yalnız bırakmadık. Sağlık sorunu olanlara hiç arkamızı dönmedik. İmkanlar kaynaklar ve zaman ölçüsünde çocuklarımıza, yetimlerimize, öksüzlerimize sahip çıkmaya devam ediyoruz. Önümüzdeki haftalarda yaptıklarımızın yapacaklarımız karşısında ne kadar küçük olduğunu hep birlikte göreceğiz. Ordu ailesinin her bir derdini kendime derdim kabul ettiğimi bilmenizi istiyorum”