Türkiye’de yerleşim sistemleri çalışmalarında yeni dönem
Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Onur Adıyaman, Türkiye’de Kentsel ve Kırsal Yerleşim Sistemleri (YER-SİS) sayesinde, ülkemizde yerleşim sistemleri çalışmalarında yeni dönem çalışmalarının sürdüğünü ifade etti.
info@karadenizekonomi.com / 26.09.2022
Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Onur Adıyaman, Türkiye’de Kentsel ve Kırsal Yerleşim Sistemleri (YER-SİS) çalışması ile Türkiye’deki yerleşim sistemlerinin mevcut durumu ile yerleşimler arası hiyerarşik ve hiyerarşik olmayan ilişkilerin yeni dinamikler ve teoriler çerçevesinde tanımlaması ve Türkiye’deki yerleşim sistemlerinin hiyerarşik ve hiyerarşik olmayan ilişkilerinin, merkezi yer ve ağ teorilerini bir arada kullanan hibrit bir yaklaşımla ortaya çıkarılması amaçlandığını dile getirdi.
“ANALİZ VE RAPOR GEREKİYOR”
Günümüz dünyasında hızla artan nüfus, tükenen kaynaklar ve kır-kent bağlamında değişen dengeler sebebiyle yerleşim birimleri arası gelişmişlik farkları kaçınılmaz hale geldiğini dile getiren Adıyaman, “Bu gelişmişlik farklarının yerleşim birimleri üzerinde de etkilerini gözlemlemek mümkündür. Kır-kent dengesinde yaşanan değişimler ve vatandaşın sosyal, ekonomik ve kültürel servislere kolay ulaşma eğilimi sebebiyle yerleşim yerleri arasında, kimi daha fazla kimi daha az olmak üzere, çeşitli etkileşimler yaşanmaktadır. Gelişmelere uygun, sürdürülebilir ve verimli politikaların üretilebilmesi açısından kapsamlı bir analiz ve rapor çalışması gerekmektedir” dedi.
“DEĞİŞİM İHTİYACI DOĞDU”
Adıyaman, “Küresel ölçekte yaşanan değişimlerin yanında Türkiye’de de kır-kent geçirgenliğini etkileyen çeşitli gelişmeler yaşanmıştır. Bu gelişmelerin yanı sıra 2014 yılı mart ayında 6360 sayılı kanun ile Büyükşehir Belediye statüsü kazanan 30 il için, il sınırları içerisinde yer alan köylerin mahalle statüsü kazanması sonrası, yerleşim birimlerine dair tanımlarda ve bu birimler üzerinde geliştirilecek politikalarda değişim ihtiyacı doğmuştur. Yaşanan bu gelişmeleri doğru yönlendirebilmek, ulusal düzeyde bölgesel gelişme politikalarını ortaya koymak ve kalkınma planları ile bölgesel plan ve politikalar arasında uyumu sağlamak amacıyla 2013 yılında çalışmalarına başlanan Bölgesel Gelişme Ulusal Stratejisi-BGUS (2014-2023) hazırlanmıştır” diye konuştu.
“81 İLDE TAMAMLANDI”
“Yerleşim birimleri üzerinde geliştirilecek politikalar için karar alıcıların başvurduğu bir kaynak olan BGUS, politikaların sağlam bir temele oturtulması ve sürdürülebilirliği açısından son derece önemlidir” diyen Adıyaman, “BGUS’ta nüfusun ve ekonomik faaliyetlerin şehirlerde yığılma eğiliminin, ekonomik verimliliğin ve rekabet gücünün artmasına katkıda bulunduğu ve önümüzdeki dönemde sürmesi beklenen bu eğilimle birlikte, özellikle metropollerde ve bölgesel merkezlerde aşırı nüfus ve sanayi yığılmasına bağlı olarak trafik sıkışıklığı, sosyal sorunlar, çevre kirliliği, artan arsa ve altyapı maliyetleri gibi risklerin mevcut olduğu belirtilmiştir. Yerleşim birimleri arasında gelişen yeni sosyal, kültürel ve ekonomik ilişkileri belirlemesi ve BGUS’ta belirtilen riskleri azaltacak çalışmalarda bir rehber olması açısından 2019 yılında Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından “Türkiye’de Kentsel ve Kırsal Yerleşim Sistemleri Çalışması (YER-SİS)” projesi başlatılmış ve Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğü koordinasyonunda titizlikle sürdürülen çalışmalar 2020 yılı itibariyle tamamlanmıştır. 2020 yılında tamamlanan YER-SİS çalışmasının öncesinde, Türkiye’de yerleşim sistemleri konusunda ilk çalışma 1982 yılında yapılmıştır. Aradan geçen 40 yıl sonrasında yerleşim yapıları arasında hızla değişen ilişkiler yeni bir çalışmaya olan ihtiyacı ortaya koymuştur. 1982 yılında 67 il merkezi 572 ilçe merkezi ve 35.977 köy, belde ve kırsal mahalleyi (bucaklar da dâhil edilmiştir) kapsayacak şekilde yapılan çalışma 2020 yılında 81 il merkezi 973 ilçe merkezi ve 37.036 köy, belde ve kırsal mahalleyi kapsayacak şekilde tamamlanmıştır” ifadelerine yer verdi.
“SON DERECE ÖNEMLİ”
Sistemle ilgili detayları paylaşan Adıyaman, “YER-SİS çalışması ile Türkiye’deki yerleşim sistemlerinin mevcut durumu ile yerleşimler arası hiyerarşik ve hiyerarşik olmayan ilişkilerin yeni dinamikler ve teoriler çerçevesinde tanımlaması ve Türkiye’deki yerleşim sistemlerinin hiyerarşik ve hiyerarşik olmayan ilişkilerinin, merkezi yer ve ağ teorilerini bir arada kullanan hibrit bir yaklaşımla ortaya çıkarılması amaçlanmıştır. Çalışma kapsamında yerleşim birimleri arası ilişkiler genel geçer tanımların ötesinde, idari sınırlardan bağımsız değerlendirilmiştir. Bu kapsamda bazı yerleşim yerlerinin sınırlarını aşan etki alanları ortaya konmuş ve il, ilçe, köy, mahalle ve beldeler arasındaki insan akışı, hizmet akışı ve mali akış ile nüfus büyüklüğü, eğitim ve sağlık kapasiteleri, işyeri sayısı gibi veriler ilişkilendirilmiş ve bu ilişkiler çeşitli analiz yöntemleri yardımıyla ortaya çıkarılmıştır. Söz konusu çalışma ile yerleşim birimlerinin özelliklerinin tanımlanması, sektörel ve bölgesel faaliyetlerin belirlenmesi sonrası yerleşim birimleri arası ilişkilerin geliştirilmesi ve kırsal alanların, görece küçük yerleşim birimlerinin hizmet alma potansiyellerinin geliştirilmesi amaçlanmaktadır. Bununla birlikte yerleşim birimleri arası gelişmişlik farklarının da azaltılmasına ve hizmetlere ulaşımda fırsat eşitliğine katkı sağlanması nihai hedeflerdendir. Bu tür bir çalışmanın şehirlerin karar alıcı mekanizmalarının politika oluşturması noktasında sağlayacağı kolaylığın yanı sıra çalışmanın çıktıları bölge planları için de son derece önemli bir altlık oluşturacaktır” dedi.
“ÇALIŞMALAR SÜRÜYOR”
Adıyaman, şu ifadelere yer verdi: “Kalkınma ajanslarının en önemli strateji belgelerinden olan ve katılımcılık, şeffaflık, sürdürülebilirlik, hesap verebilirlik, hakkaniyet, ortaklık ve sahiplenme ilkeleriyle hazırlanan bölge planları bölgenin sosyo-ekonomik kalkınmasını sağlamak amacıyla ulusal düzeyde üretilen plan, politika ve stratejiler ile yerelde yürütülecek faaliyetler arasındaki ilişkiyi tanımlayan bir belge niteliğindedir. Yeni dönem bölge planının hazırlık sürecinde geçmiş dönem bölge planı mevcut veriler ışığında değerlendirilecek, yine bu veriler ışığında gelecek dönem stratejileri belirlenecektir. Bu bağlamda yerleşim birimlerine ait en kapsamlı ve güncel verilerin elde edilebildiği YER-SİS Doğu Karadeniz Bölgesi için hazırlanacak yeni bölge planında da elde edilecek veriler bağlamında yol gösterici olacaktır. Yalnızca bölge planının hazırlık sürecinde değil, Doğu Karadeniz Bölgesi’nde gerek ajansımızca gerekse de paydaşlarca hazırlanacak strateji belgelerinde ilgili verilerin kullanılması için tanıtım ve bilgilendirme çalışmaları yürütülmüştür. İllerimizde sayın valilerimizin önderliğinde gerçekleştirilen İl koordinasyon kurulu toplantılarında tanıtımı yapılan YER-SİS çalışmasının ilerleyen dönemlerde de kullanımının yaygınlaştırılması için Ajansımız gereken desteği vermeye devam edecek.”