“Aynı yanlışta ısrar ediliyor”

Karadeniz Ekonomi youtube kanalına konuk olan Vergi Uzmanı Dr. Nedim Türkmen, “Tekrar, Afet Yeniden İmar Fonu çıkarıldı. Afet fonunun kaynakları arasına deprem vergileri, depremle ilgili çıkarılan vergilerin konulması gerekirdi. Yine aynı yanlışta ısrar ediliyor. "

info@karadenizekonomi.com / 27.03.2023

“Aynı yanlışta ısrar ediliyor”

Türkmen; Nerede bu deprem vergileri?’ diyoruz. Bunların denetimi de yapılmıyor. Bu deprem vergileri yetmeyecek, yetmesi mümkün değil. Seçimden sonra kim kazanırsa kazansın, ek bütçe yapılması gerekecek” dedi.

Vergi Uzmanı Dr. Nedim Türkmen, depremin ardından yapılan yardımların vergisel süreçleri ile ilgili değerlendirmelerde bulunarak, “2021 yılındaki Malatya depreminden sonra bir düzenleme yapıldı. Cumhurbaşkanlığınca yardım kampanyası olduğunda AFAD'a yaptığınız yardımların tamamını Kurumlar Vergisi uygulamasında gider yazıyorsunuz. Yani vergiden düşmüyorsunuz. 2023 yılında, Kurumlar Vergisi oranı yüzde 20 olduğu için, 1 milyon liralık bağış yaptığınızda, 200 bin TL vergi tasarrufu sağlıyorsunuz. Ama kamuya yararlı dernek dahi olmayan kurumlara, daha çok bağış yapıldı. Yani devletin illa buraya yardım yapmalısınız dediği kurumlardan daha fazla sivil toplum kuruluşlarına, yardım yapıldı. Bunun da ayrıca sorgulanması gerekir. Bakanlar Kurulunca vergi muafiyeti tanınan vakıflara yardım yaptığınızda burada yüzde 5’lik bir sınır var. Son kampanyalarda 115 milyar lira toplandı. Bu bağışlarla, 100 milyar dolarlık yükü ortadan kaldırmak mümkün değil. 100 milyar doların yirmi beş milyar doları zaten sigortalar tarafından ödenecek. Bunlarla sorunu çözmek mümkün olmadığı için 7440 sayılı kanuna ek bir vergi getirildi. Ek vergi, depremin yarattığı bu yıkımı ortadan kaldırmak için yapılıyor dendi. 22 bin vergi mükellefinden 100 milyar liralık kaynak sağlamak hedefleniyor. Geçen hafta tekrar, Afet Yeniden İmar Fonu çıkarıldı. Afet fonunun kaynakları arasına deprem vergileri, depremle ilgili çıkarılan vergilerin konulması gerekirdi. Yine aynı yanlışta ısrar ediliyor. Şimdi, kurumlar vergisinde 100 milyar lira tahsil edeceğiz ve o da yine genel bütçeye gidecek. Bu depremin yaralarını sarmak için mi gidiyor? Bunu ayırt etmek de mümkün değil. Her depremden sonra ‘Nerede bu deprem vergileri?’ diyoruz. Bunların denetimi de yapılmıyor. Bu deprem vergileri yetmeyecek, yetmesi mümkün değil. Seçimden sonra kim kazanırsa kazansın, ek bütçe yapılması gerekecek. Ondan sonra da tekrar bir defaya mahsus vergilerin gündeme geleceğini söyleyebilirim” dedi.

EYT’DE DOĞRU BİLİNEN YANLIŞLAR

EYT'yle ilgili doğru bilinen yanlışlar olduğunu da dile getiren Türkmen, “Bu kapsamda, 2 milyon 250 bin kişi emekliliğe hak kazandı. Şu anda, 1,5 milyon civarında başvuru var. Zaman içinde 4 milyon 687 bin kişi EYT kapsamında emekli olacak. Yapılması gereken, ilk şey çalıştığınız kurumla ilişkinizi kesmek. Siz bir yerde çalışıyorken e-Devlet'ten başvuru yaparsanız reddedilir. Bir anda bu kadar kişiyi emekli etmek mümkün değil. Nisan ayında herhalde 5-10 kişi maaşını alabilir ama bu zaman içinde tamamlanacak. SGK personelinin sadece yüzde 10’u aylık bağlama biriminde çalışıyor. Bu aylık bağlama da çok ciddi bir iş. Maaşlar bağlanmaya başlayınca, oradaki rakamlar da çok fazla tatmin edici değil. SGK'den emekli olanlarda ortalama maaş, asgari ücretin de altında. BAĞ-KUR’luda daha düşük. EYT’lilerin çok büyük kısmı, maaş aldıktan sonra da çalışmak zorunda. Son üç yılda enflasyon geçen buldozer gibi geçti insanların üzerinden. Sabit gelirli için enflasyon çok ciddi bir problem” diye konuştu.

GELECEK NESİLLERİ ZORLUYORSUNUZ

Emeklilerle ilgili düzenlemelerin hassas olduğuna dikkat çeken Türkmen, “Bir çalışanın bir buçuk emekliye bakması lazım. Biz de bir çalışan üç emekliyi finanse etmeye çalışıyor. O yüzden sosyal güvenlik sistemi açık veriyor. Bu açık da hazineden karşılanıyor. Bizden sonraki nesillerin daha zor bir hayata doğmasına ve sürdürmesine neden oluyorsunuz. EYT’nin yılda bütçeye getireceği yük, 255 milyar lira. Emeklilik, çok ciddi bir konu. Birilerinin sorununu çözerken başka adaletsizliklerin de temeli atılıyor. Türkiye'de 13 milyon 100 bin emekli var ama bunların çok büyük bir bölümü asgari ücretin altında emekli aylığı alıyor” şeklinde konuştu.

Türkmen, matrah artırımı konusunda bir beklenti oluştuğunu ve bu beklentinin de kısa süre içinde hayata geçebileceğini ifade etti.

 

Yaren kaya

Kapat
× Anasayfa Abone ol Tüm haberler Ekonomi Bölgesel Şirketler Gündem Belediye Sektörler Politika e-Dergi e-Gazete Web TV Künye Karadeniz sohbetleri Yazarlar