İSO’dan sanayi ve girişimcilik ekosistemine yönelik dev adım
İstanbul Sanayi Odası, hem dönüşüm sürecindeki Türk sanayisinin röntgenini çekeceği hem de girişim ekosistemini destekleyeceği iki önemli projesini duyurdu. Bu projelerden ilki ‘İSO Yeni Nesil Sanayi Hazırlık Endeksi’ olurken, diğeri de İSO KOZA Girişim Sermeyesi Yatırım Fonu oldu.
info@karadenizekonomi.com / 26.09.2024
Fonun hedeflenen büyüklüğü 25 milyon dolar.
İstanbul Sanayi Odası (İSO) Meclisi’nin eylül ayı olağan toplantısı ‘Kalıcı Rekabet Artışı İçin Sanayimizde Stratejik Dönüşüm ve Odamızda Yapılan Çalışmalar’ ana gündemi ile gerçekleşti. İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan’ın açılış konuşmasını gerçekleştirdiği toplantıda Stratejik Dönüşüm Merkezi Danışmanı, Future Ally Şirketi Kurucu Ortağı İdil Özdoğan, ana gündem çerçevesinde İSO Stratejik Dönüşüm Merkezi’nde yapılan çalışmalar hakkında bir sunum yaptı. Geçen yıl İstanbul Sanayi Odası bünyesinde ‘Stratejik Dönüşüm Merkezi’ni kurduklarını ifade eden Erdal Bahçıvan, merkezin çalışmaları kapsamında ilk olarak meclis üyelerinin katılımıyla bir çalıştay düzenlediklerini, sanayinin güncel sorunlarını ve çözüm önerilerini masaya yatırdıklarını söyledi. Bahçıvan, Stratejik Dönüşüm Merkezi çalışmalarının bir sonraki aşamasında ise sanayiye ve iş dünyasına yön veren küresel eğilimlere odaklandıklarını ve önemli bulgulara ulaştıklarını kaydetti.
Yetenek, mekan ve iş modeli değişiyor
“SDM, İSO’nun sanayi stratejilerinin geliştirilmesi ve sanayi kuruluşlarının yarınlara hazırlanmasında önemli bir rol oynayacak” diyen Bahçıvan, Stratejik Dönüşüm Merkezi’nin bünyesinde hayata geçirilen ‘Geleceğin Sanayisi için Ufuk Taraması’ çalışması hakkında da bilgiler verdi. “Çalışmamızın ana hedefi, sanayiyi etkileyen ‘yeni dönüşüm dalgalarının’ tanımlanması ve ‘yeşil, dijital, insan, deneyim ekonomileri ve jeopolitik dönüşüm’ alanlarında; üretim ve tüketimin kırılma noktalarına ve fırsat alanlarına ışık tutmaktır” diyen Bahçıvan, söz konusu çalışmanın ‘Stratejik Dönüşüm Merkezi’nin bundan sonraki faaliyetlerinin ana çerçevesini oluşturacağını ifade etti. Küresel değişim denilince akıllara öncelikle ‘ikiz dönüşüm’ olarak adlandırılan yeşil ve dijital dönüşümün geldiğini kaydeden Bahçıvan, “Ancak, biliyoruz ki dönüşümün sanayiyi ilgilendiren boyutu sadece bu iki alanla sınırlı değil. Yetenek, mekan ve iş modeli değişiklikleri de işin içine giriyor. Bu noktada, firmaların ve işgücünün yüksek katma değerli, ileri teknolojiyi kullanma ve geliştirme yeteneği kazanması daha da önem kazanıyor” dedi.
Süreçler yeniden tasarlanmak zorunda
Küreselleşmenin hız kesmesi, artan korumacılık, yeni sanayi politikaları gibi trendleri kapsayan jeo-stratejik değişimlerin; özellikle gelişmekte olan ekonomilerde sanayinin tedarik zinciri kaynaklı şoklara karşı daha dayanıklı hele getirilmesini ve yeni yatırımlar için daha çekici kılınmasını zorunlu kıldığına işaret eden Bahçıvan, şöyle devam etti: “İnsan boyutunda ise sektörlerin; demografik değişimler, göç, esnek çalışma modelleri, yeni nesil öğrenme biçimleri gibi eğilimlere uyumunun sağlanması önem kazanıyor. Son olarak tüketici yapısı ve beklentileri; daha kişiselleşmiş, deneyim odaklı, uzun süreli etkileşime imkan veren mal ve hizmetlere doğru kayıyor. Böyle bir dünyada sanayi sektörleri de ürün, süreç ve satış kanallarını yeniden tasarlamak zorunda kalıyor.”
Sanayinin yeni trendlere uyumunu ölçecek
Gelişmiş ülkelerin, stratejik ürünlerde artık ‘içeride üretim’, ‘yakında üretim’, ‘dost ülkelerden tedarik’ gibi yaklaşımları benimsediğine dikkat çeken Bahçıvan, “Üretimin tekrar gelişmiş ülkelere yönelmesini destekleyen bu eğilim, değer zincirlerini de yeniden şekillendiriyor. Çin ile gelişmiş batı ülkeleri arasında giderek kızışan teknolojik ve ticari rekabet bir yandan ‘jeo-ekonomik’ kutuplaşmayı artırarak küresel ticarette korumacılığı körüklüyor, ancak diğer yandan da yeni ticaret yollarının kurgulanmasını ve yeni bölgesel anlaşmaların yapılmasını sağlıyor” dedi. Yapılan çalışmanın en önemli bir diğer çıktısının da Türkiye için bir ilk niteliğinde ‘İSO Yeni Nesil Sanayi Hazırlık Endeksi’ olacağını kaydeden Bahçıvan, çalışmalarında son aşamaya gelinen endeks ile ilgili olarak “Sanayi sektörümüzün küresel trendler karşısındaki konumunu ve bu trendlere ne kadar hızlı uyum sağlayabildiğini ölçmeyi amaçlayan bu endeks, yalnızca bir sıralama endeksi olmayacak, detaylı rapor içeriği ile küresel ekonomide yaşanan köklü değişimlere nasıl ayak uydurabileceğimize ilişkin yapılması gerekenleri de kapsayacak” ifadelerini kullandı.
■ Eğitimde kapsamlı bir reforma ihtiyaç var
Sanayinin önündeki en acil gündemlerden birinin de sağlıklı bir işgücü planlamasının hayata geçirilmesi olduğunu dile getiren Erdal Bahçıvan, “Çünkü bu konudaki eksikliklerimiz, ihtiyaç duyduğumuz temel alanlarda arz ve talebin örtüşmemesine yol açıyor. Bazı iş kollarında büyük işgücü açığı yaşanırken bazı iş kollarındaki yoğunlaşma ekonominin dengelerini olumsuz etkiliyor. Bu nedenle, üretim hayatımızın ihtiyaç duyduğu işgücünü yetiştirebilmek için, yüksek nitelikli bir eğitim konseptini süratle uygulamaya geçirmemiz gerekmektedir. Dolayısıyla bu doğrultuda; temel eğitimden mesleki eğitime, üniversiteden lisans üstü eğitime kadar hayat boyu öğrenme yaklaşımını da içeren kapsamlı bir reform ihtiyacı kendisini hissettiriyor. Zira dönüşüm sadece yeni teknolojileri kullanmaya başlamak ve üretim süreçlerini yeniden tasarlamakla sınırlı değil. Hem üretilen mal ve hizmetlerdeki rekabetçiliği hem de yatırım çekiciliğini artırmak için dönüşümün öznesi olan insanı temeline alan bütüncül bir dönüşüm kaçınılmaz ” dedi.
■ İSO Koza GSYF yeşil ve dijital dönüşüme odaklanacak
Meclis toplantısında İSO KOZA Girişim Sermayesi Yatırım Fonu (GSYF) kurulmasına ilişkin karar da üyelerin oylamasına sunuldu. Detayları İSO Başkan Yardımcısı İrfan Özhamaratlı tarafından paylaşılan fonun büyüklüğü ilk aşamada 25 milyon dolar olarak belirlenirken, fonun odağı yeşil ve dijital dönüşüm süreçleri olacak. Özhamaratlı, ilk görüşmelerde Türkiye Varlık Fonu’nun da İSO KOZA GSYF’ye yatırıma sıcak baktığını belirtti. Konuşmasında GSYF ile ilgili de değerlendirmelerde bulunan İSO Başkanı Erdal Bahçıvan da, “İSO Koza Girişim Sermayesi Yatırım Fonumuz ile ilgili bugün ilk adımı atıyoruz. Zira, sanayimizin stratejik dönüşümünü ve küresel gelişmelere uyum sağlamasını destekleyecek yenilikçi fikir ve girişimler ancak finansal desteklerle mümkün olabiliyor.
"Vakfımız çok daha fazla öğrenciyi destekleyebilecek"
Bu fon, Stratejik Dönüşüm Merkezimizin yarın için hedefine aldığı dönüşüm alanlarına hizmet etmek üzere tasarlandı. Girişim Sermayesi Yatırım Fonumuz ile, aynı zamanda geleceğin teknolojilerini ve iş modellerini sanayinin süreçlerine dahil edecek ve girişimlerine sadece finansman değil, bizzat birlikte öğrenme, üretme olanağı tanıyacağız. Sanayi dönüşümünü yeni nesil girişimlerle birlikte yapacağız. Ayrıca GSYF’nin yönetimini üstlenecek Portföy Yönetim Şirketi, fon süresi sonunda elde edeceği performans priminin yarısını, İSOV’a aktaracak ve böylece vakfımız çok daha fazla öğrenciyi destekleyebilecek imkanlara kavuşacaktır” diye konuştu.