Resesyonu ilk çeyrekte göreceğiz

Emtia Piyasaları Uzmanı İslam Memiş, “2022, dünya ekonomileri açısından ciddi bir resesyon riskinin yaşandığı bir süreçti. Enflasyon, bütün dünya ülkelerinde patlak verdi ve bütün Merkez Bankaları da bununla mücadele etti” dedi

info@karadenizekonomi.com / 9.01.2023

Resesyonu ilk çeyrekte göreceğiz

Emtia Piyasaları Uzmanı İslam Memiş, “2022, dünya ekonomileri açısından ciddi bir resesyon riskinin yaşandığı bir süreçti. Enflasyon, bütün dünya ülkelerinde patlak verdi ve bütün Merkez Bankaları da bununla mücadele etti. Faiz arttırarak mücadelesini sürdürenler de vardı. Türkiye gibi faiz indirerek de mücadelesini sürdürenler vardı. Ama sonuca baktığımız zaman da dünyada ciddi bir enflasyon patlak verdi ve insanların alım gücü ciddi anlamda azaldı. Resesyon teknik olarak başladı ama Merkez Bankaları bunu kabul etmedi. 2023’ün ilk çeyreği itibariyle resesyon sürecinin etkilerini tüm dünyada mutlaka göreceğiz” dedi.

 

TÜRKİYE'NİN HİKÂYESİ BAMBAŞKAYDI

Zor bir yılın geride bırakıldığını ifade eden Memiş, “2022’de jeopolitik riskler, gıda krizi, enflasyon, stabilasyon gibi birçok sürecin de yaşandığı bir yılı geride bıraktık. Kötü bir yıldı ve karneye o şekilde geçti. Kitlesel göçler de bu dönemde çok fazla yaşandı. Dünyadaki bütün yatırım araçlarında, para piyasalarında, Merkez Bankalarının hayata bakışı ve ekonomiye bakışında ciddi farklılıklar oluştu. En azından Merkez Bankaları faiz artırarak enflasyonla mücadele ederken, enflasyon rakamsal değer üzerinden geriledi. Ancak halkın alım gücüne yansıyan, halkın ekonomisine yansıyan bir durumda da yaşanmadığını hep beraber görmüş olduk. Türkiye'nin hikayesi bambaşkaydı. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası politika faizinde yılı tek hanede kapadı. Farklı bir yol haritasında ekonomi programına devam ediyor. Özellikle kur korumalı mevduat sistemiyle alakalı çok başarılı bir süreci geride bırakıyor. Ayrıca, döviz kurunun baskılandığı bir süreci geride bıraktık. 13,25 TL seviyesinden yıla başlayan dolar/TL kuru 18,80 TL’ye kadar yükseldi. Orada sabitlerdi ve daha üst ataklarına izin verilmedi, seçimlere kadar da müsaade edileceğini çok da tahmin etmiyorum” diye konuştu.

EN ÇOK KAZANDIRAN BİST OLDU

2022’de Amerikan Merkez Bankası FED'in politikalarının ve faiz artırımlarının çok önemli olduğunu belirten Memiş,  “Dolar endeksi 88 seviyesinden 114,70 seviyesine kadar yükseldi. Yani uluslararası piyasalarda dolar güçlendi. Bu da bütün dünya ekonomilerini ciddi anlamda bozdu. Euro tarafında ve sterlin tarafında ciddi değer kayıpları gördük. Euro/dolar paritesi yirmi yıl aradan sonra dip seviyesine kadar geriledi ama 2023’ün daha ilk günlerinde tekrar bir toparlanmanın olduğunu göremiyoruz. Euro/dolar 1,06 seviyesine kadar yükseldi. Tekrar 1,20 seviyesinin üzerinde ataklar gerçekleştirmeye devam ediyor. Burada bir toparlanma var. 2022 yılında emtialar da çok baskı altında kaldı. Geçen yılı, altın ve gümüş fiyatlarının sevdiği bir ortamdan geçtik ancak Merkez Bankalarının kontrollü bir şekilde piyasaları baskılaması ve manipüle etmesiyle altının ons fiyatı 1615 dolar seviyesine kadar gerilerken, gümüşün ons fiyatı da 18 dolar seviyesine kadar geriledi. Hâlbuki tam tersi olması gerekiyordu. Yüksek bir enflasyon, jeopolitik risk gibi etkenlerle yukarı yönlü hareketler görmemiz gerekiyordu ama göremedik. Serbest piyasalarda gram altın TL fiyatı 1140 lira seviyesine kadar yükselirken, gümüşün gram fiyatı 14,65 seviyesine kadar yükseldi. Ama dolar tarafına baktığımız zaman da burada yatay bir süreç var. Bir baskılanma var. Bu baskılanma halen devam ediyor. 2022 yılının en çok kazandıranı yüzde 196.80 ile Borsa İstanbul 100 endeksi oldu. Özellikle borsa tarafında yatırımcıların 3,5 milyon civarında giriş yapması TL varlıklarını pozitif yönde korudu ve Türkiye ekonomisine ciddi anlamda katkı sağladı. İkinci önemli yatırım aracı da yüzde 45 kazandıran gümüş oldu. Üçüncü sırada ise altın yer alıyor” ifadelerine yer verdi.

ENFLASYONLA MÜCADELE ÇOK KOLAY OLMAYACAK

2023 yılına dair beklentileri de değerlendiren Memiş, “2023, geçen yıla oranla çok karışık bir yıl olacak. Özellikle para piyasalarında çok dalgalı bir seyri bekliyorum. O yüzden belirsizliğin olduğu dönemlerde olduğu dönemlerde Merkez Bankaları da bu süreçte bir mücadele verecekti. Bu yılın 2022’den farkı, faiz artıran Merkez Bankalarının yılın yarısından sonra art arda faiz indirimlerine tekrar başlayabilir. O yüzden Merkez Bankalarının da gelecek hamlelere değil de enerji ve gıda krizine, resesyona odaklanacaklarını düşünüyorum. Enflasyonla mücadele çok kolay olmayacaktır. Bu konuda her ne kadar geçici bir reaksiyon hedeflense de bu yıl boyunca da enflasyon rakamında yüksek bir değer görmeye devam edeceğiz. Bu yüksek değerlerde halkın kendi ekonomisine, hane halkına yansıyacak kadar bir düşüş olmayacağını da tahmin ediyorum. Özellikle gıda ve su krizi riski de bu baskılamayı artıracaktır. O yüzden tarım ve tarım emtiaları önemli. Özellikle tarım politikaları bu yıl çok daha önemli olacak. Artan maliyetler nedeniyle insanların ek iş ve ek gelire daha çok başvuracağını düşünüyorum. 2020 yılından itibaren mutlaka büyük bir enflasyon geliyor. Bu enflasyon altında ezileceksiniz ve sizin paranızın değerini korumak için mutlaka bir ek gelir ihtiyacınız var. Bu kadar belirsizlik ve resesyon karşısında insanların çok da kolay bir hayat sürümeyeceği şimdiden belli etmiş oluyor” şeklinde konuştu.

JEOPOLİTİK RİSKLER BELİRLEYİCİ OLACAK

Jeopolitik risklerin bu dönemde belirleyici olacağına vurgu yapan Memiş, “Rusya-Ukrayna savaşı, bu risklerin başında geliyor. Özellikle tahıl koridoruyla alakalı Türkiye'nin önderliğinde bir süreç yaşanıyor ama bu süreçten vazgeçildiği andan itibaren dünya kıtlıkla ciddi anlamda karşı karşıya kalacak. Özellikle Karadenizliler topraklarına sahip çıkmalı ve mümkün olduğunca kendi üretimlerini sağlamalı. O nedenle jeopolitik riskler, savaş riski beraberinde tarım krizini getiriyor” dedi.

 

DİJİTALLEŞMEDE ÖNEMLİ YOLDAYIZ

Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası’nın (TCMB), Dijital Türk Lirası Ağı üzerindeki ilk ödeme işlemlerinin başarılı şekilde gerçekleştirildiğini duyurmasının önemli olduğuna değinen Memiş, şu ifadelere yer verdi: “Bu yıl itibariyle dijital Türk Lirası, diğer Merkez Bankalarında işlem görmeye başlayacak. Cumhurbaşkanı Yardımcımız Sayın Fuat Oktay'ın da dijital sistemle alakalı çok önemli açıklamaları oldu. Dünya dijitalleşiyor ve Türkiye de bu gelişmelerin gerisinde kalmıyor. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin yapmış olduğu bu başarılı çalışmaların çok olumlu geri dönüşleri olacaktır. Dolayısıyla 2023 yılında dijital Türk Lirasını kullanan veya diğer ülkeler de dijital paralarını kullanacak bir sürece başlayacak. Ayrıca, deri altı çiplerin de yavaş yavaş insanlarda gönül rahatlığıyla kullanılacağı bir süreç gireceğiz. Bunları kötü olarak algılamamak lazım. Özellikle deri altında kullanılan çiplerle birlikte sürekli hastanelere gitmek değil, insanları uzaktan kontrol etmek gibi bir mekanizma da çok yakında dünya tarafından açıklanacak.”

Yaren kaya

Kapat
× Anasayfa Abone ol Tüm haberler Ekonomi Bölgesel Şirketler Gündem Belediye Sektörler Politika e-Dergi e-Gazete Web TV Künye Karadeniz sohbetleri Yazarlar