‘Sınırda karbon’ ihracatçıya yüzde 25 ek maliyet getirecek
AB ülkelerine ihracat yapan sanayi kolları için sınırda karbon düzenlemesinin 3 yıllık deneme süreci dün başladı. İlk etapta çimento, demir-çelik, alüminyum, gübre, hidrojen ve elektrik gibi sektörleri kapsayacak uygulama, kademeli olarak diğer sektörlere de yayılacak.
info@karadenizekonomi.com / 2.10.2023
Düzenlemeyle şirketler için en az yüzde 10 ek yatırım maliyetleri gündeme gelecek. Ayrıca ihracat gelirinin yüzde 25’inin vergiye gideceği vurgulanıyor.
Sınırda karbon vergisi resmen hayatımıza girdi. Geçtiğimiz mayıs ayında yürürlüğe giren Avrupa Yeşil Mutabakatı’nın önemli bir parçası olan Sınırda Karbon Düzenlemesi Mekanizması’nın (SKDM), 3 yıllık geçiş dönemi dün itibarıyla başladı. 2025 yılı sonuna kadar devam edecek geçiş döneminde veri toplama ve ürüne gömülü emisyonları raporlama süreci yaşanacak. Düzenleme ilk aşamada karbon kaçağı riski yüksek olan çimento, demir-çelik, alüminyum, gübre, hidrojen ve elektrik sektörlerine uygulanacak.
2025 yılında düzenleme kapsamının genişletilmesi ve 2030’a kadar AB Emisyon Ticaret Sistemin (ETS) içindeki tüm sektörlerin SKDM kapsamına alınması hedefleniyor. 254 milyar dolarlık ihracatının 125 milyar dolarını AB’ye gerçekleştiren Türk ihracatçısı açısından SKDM’nin 2026 yılında uygulanmaya başlaması sanayiciye özellikle üretim süreçlerine dönük yüzde 10’ları aşan ek maliyet yükümlülüğü getirecek.
Sınırda karbon vergisinin devreye girmesiyle de ihracat gelirinin en az yüzde 25’inin vergiye gideceğine dikkat çekiliyor. Bu nedenle de Türkiye’nin en kısa süreçte Emisyon Ticaret Sistemi’ni (ETS) devreye alıp elde edilecek gelirin karbon yoğun sektörlere dağıtılması gerekliliğine vurgu yapılıyor.