İstanbul Fuar Merkezi'nde CNR'de düzenlenen dünyanın en büyük 5 uluslararası mücevher fuarından biri olan İstanbul Jewelry Show’da yerini alan Resuloğlu Kuyumculuk Satış Müdürü Murat Türkyılmaz, “Fuar, gerçekten hareketli ve çok güzeldi. 140 ülkeden 1500 firmanın yer aldığı fuarda, yurt içinden ve yurt dışından 20 binini üzerinde ziyaretçi katıldı. Fuarda; altın, mücevher, pırlanta, renkli taş, değerli taş, değerli taş da yerli taş ve yerli taşların yanı sıra; inci, gümüş, gümüş takı, gümüş ev eşyası, altın montür, rafineri külçe altın grupları yer aldı. Ayrıca; saat, kalıp, vitrin dekorasyonu, makine ekipman işleri, yan sanayi kuruluşları ve çelik kasalar da ziyaretçilerin beğenisine sunuldu. Fuarın, yaptığımız istişarelerde ve oradaki misafirlerin yaklaşımı ile olumlu geçtiği kanısındayız” dedi.

ABD’DEKİ GELİŞMELER DİREKT ETKİLEDİ

Altın piyasasındaki son durumu değerlendiren Türkyılmaz, “6 Şubat’ta yaşanan depremin ardından ABD’de üç bankanın iflas etmesiyle bu piyasada ciddi hareketlilik yaşandı. Bu üç bankadan özellikle bir tanesi ABD ekonomisi için kritik öneme sahipti. ABD yönetimi, bankalara kayyum vatandaşların hiçbir kaybının olmayacağına dair güvence verdi. Bu da piyasaları bir nebze olayı ve ateşi biraz daha söndürdü. Yatırımcılar ise bu olayların ardından daha güvenli olduğunu düşündüğü fiziki altına yöneldi. Bu durum da altın piyasasına çok büyük etki etti. Fiyatların yükselmesinde yüzde 80-85 bu gelişmenin etkisi var” dedi.

BU GELENEĞİ DEĞİŞTİREMEYİZ

Türkiye’de yastık altı altın yatırımının uzunca yıllardır devam eden bir gelenek haline geldiğini belirten Türkyılmaz, “Kırsalda ya da şehirde yaşasın, insanlarımızın en önemli birikim kaynaklarından biri altın. Bu yatırımlar da genel olarak bilezik ya da çeyrek altındır. İnsanlar kendini güvence altına almak için neticede bankada da para bulundurabilir ama bu yastık altı geleneğimiz devam edecektir. Hükümet, bu konuda çalışmalar yapıyor. İstanbul Altın Rafinesi bununla alakalı güvenceler veriyor ama bu geleneği değiştiremeyiz. Türkiye’de yastık altında, servet değerinde yatırım olduğunu hepimiz biliyoruz” diye konuştu.

DÜNYADAKİ EN GÜVENİLİR LİMANDIR

Türkyılmaz, dünyada ve Türkiye’de yüksek seyreden enflasyonun orta ve uzun vadede altının ons fiyatının 2000-2250 dolara çıkarabileceğini belirterek, “3 bankanın batmasından sonraki rekor olarak ons fiyatı 1939 doları gördü. Bu artış kademe kademe devam edecektir. Altın, dünyadaki en güvenilir limandır. Savaş içerisinde olan ülkelerin bile en temel yatırım aracı her zaman altın olmuştur” ifadelerine yer verdi.

HASIR ALIMLARI ÇOK DÜŞTÜ

Düğünlerde en çok rağbet gören hasır alımlarının her geçen gün düştüğünü vurgulayan Türkyılmaz, “Şu anki fiyatlarla hasır alımında giderek azalıyor. Her düğünün olmazsa olmazı hasır alımı üçte bire düştü. Hasır fiyatı, 80-200 bin TL arasında değişiyor. Bu da alım gücünü düşürüyor. Hasır, sadece Trabzon'da üretiliyor. Bütün dünyaya da Trabzon'dan ihraç ediliyor. O nedenle, bu ürünümüze her zaman sahip çıkmamız gerekiyor. Son 5 seneden beri, en büyük yatırım aracı olarak külçe altın. Şu anda gümüşte de çok talep var. Önceden kadınların altın günleri, çeyrek altındı; şu anda 1 grama düştü. Bu durum, düğün takıları için de geçerli. Geçen sene ocak ayındaki darphanenin çeyrek altındaki basım âdetiyle şu andaki basım adeti arasında yüzde 168 artış var. İnsanlar, tamamıyla altını fiziki olarak satın almak istiyor. Altın, yatırımcısını hep mutlu etmiştir. Türkiye’de üretim merkezi olarak özellikle hasır altında Trabzon marka bir şehirdir. Ayrıca, Çorum'da da çok önemli bir rafineri var. Bu işin asıl merkezi ise İstanbul Kapalı Çarşı. Tüm Türkiye’ye dağıtım da pazarlama da buradan gerçekleşir. İkinci büyük üretim merkezi de Kahramanmaraş’tır. Kahramanmaraş’ta binlerce atölye vardı ama maalesef depremin ardından bu üretim merkezleri büyük zarar gördü” dedi.

ALIM İÇİN HİÇBİR ZAMAN GEÇ DEĞİL

Altının en önemli yatırım aracı olduğunun altını çizen Türkyılmaz, alım için de hiçbir zaman geç olmadığına dikkat çekiyor. Türkyılmaz, “Yatırım yapabileceğiniz miktar ne olursa olsun, mutlaka altın alın. Bununla birlikte gümüş de önemli bir aksesuar ve yatırım aracı haline geldi. Gümüş, neredeyse altınla yarışıyor. Bu konudaki yatırım önerim de 1 kiloluk gümüşlere yönelmeleri. Gümüşteki küçük parçalar, biraz daha masraflı hale geliyor. Yani fiyatı daha yüksek hale gelir. Bütün almak daha mantıklı” şeklinde konuştu.

NİTELİKLİ PERSONEL İHTİYACIMIZ VAR

Türkyılmaz, sektör olarak Ordu’da nitelikli personele erişimde güçlükler yaşadıklarını ifade ederek, “Ordu Üniversitesi'nde böyle bir eğitim dalı olabilir. Üniversitedeki gençlerimizin aldığı eğitimle sektörde karşılaştığı şeyler çok farklı. En azından sektörde ihtiyaç olması halinde nelerle karşılaşabileceğini görmüş olurlar. Sektör, istihdam açısından oldukça önemli. Kendini geliştirmiş çalışma arkadaşlarımıza çok ihtiyacımız var. Bir Ordu olarak gerçekten sıkıntılarımız var. Çoğu arkadaşımız var. Böyle bir bölümün üniversitede olması sektörün lehine olacaktır” dedi.

Türkyılmaz, Ordu-Giresun Havalimanı’nın iki şehrin ekonomisi ve sosyal gelişimi için kritik öneme sahip olduğunu vurgulayarak, azalan sefer sayılarının artırılmasının bölge için çok değerli olduğunu belirtti.

Asel Gürsoy