Tam sayfa yayınlanan söyleşi ''2018'den sonra Türkiye Ordu'yu konuşucak''girişiyle okuyucularla paylaşıldı.

Türkiye 15 Temmuz’u konuşmaya devam ediyor. Biz de o gece ile başlayalım. Ordu’da neler yaşadınız?

Ordu’daki tüm resmi birimlere darbenin duyurusunu ilk ben yaptım. Saat 22.00 sıralarında, il emniyet müdürü ve valiyi arayarak, “Darbe oluyormuş” dedim. Haberleri yoktu. Sonra emniyette buluştuk. İl Valimiz, Emniyet Müdürümüz, Mit Müdürümüz ve ben sabah saat 09.00’a kadar beraberdik. Geceyi meydanda geçirdik. Meydanın ismini de ‘15 Temmuz Şehitleri Meydanı’ olarak değiştirdik.

■ Belediyede FETÖ ile ilgili araştırma yapıyor musunuz?

Yeni kurulan bir büyükşehir belediyesiyiz. Kurulma sürecinde 400’e yakın çalışanımızı başka kurumlara göndererek emekliliğe zorlamıştık. Ayrıca ciddi bir memur operasyonu olmuştu zaten. Onun dışındakilerle 3 bine yakın personelimizin yaklaşık yüzde 5’i hizmet alımı sözleşmeli personel. Dolayısıyla sokakla fiili çalışan bir grup. Kalanlarla ilgili ise resmi olarak tespit ettiğimiz 15 çalışanımız açığa alındı. Hukuksal olarak OHAL kanunları uygulandı.

‘ORDU’YU GELİŞTİRİYORUZ’

■ Biraz da hizmet konuşalım. Sizin için Ordu’nun çehresini değiştiren adam diyorlar. Neden?

100’ün üzerinde projemiz vardı ve bunun yüzde 80’ini fiilen bitirdik. Prensiplerle hareket ettik. Öncelikle belediyenin üzerinde etkisi olan personelin gelir ve gider dengesini azalttık. Örneğin göreve geldiğimde personel giderimiz toplam bütçemizin yüzde 40’ıydı. Şu an yüzde 14’ler seviyesinde. Mali tabloyu da bütçeyi de iyi yönettik. Başkan olduğumda kamudan gelen payımız, gelirimin yüzde 91’iydi. Yani 100 liranın 91 lirası Ankara’dan gelen paraydı. Şu an 100 liranın 70 lirası Ankara’dan geliyor. Bu çok önemli. Yerel kaynaklarımızı arttırdık, küçüldük ve üzerimizdeki fazla kiloları attık. Ondan sonra projeleri uygulamaya koyduk.

‘HAVALİMANI İLE ÜLKEYE AÇILDIK’

■ Ordu-Giresun Havalimanı kente neler kattı?

Havalimanıyla Ordu-Giresun Türkiye’ye açıldı. Yurtdışından gelen turistlerde de yüzde 50’lik artış var. Ordu’da Mayıs’tan itibaren tüm oteller dolu. Turizm konusunda Türkiye’yi Ordu’ya davet etmek için erken. Çünkü bu yıl Ordu’nun alt yapısıyla ilgileniyoruz. Ayrıca Karadeniz’de içinden çevreyolu geçmeyen tek iliz. Denizle şehrin birlikteliği var. Örneğin Trabzon’un Uzungöl’ü gibi konutlaşmamış. Yaylalarımız ve denizimiz doğal. Boğulmalar sıfıra indi. 3 tane can kurtaran koydum, iş bitti.

‘PROJELER ORDU'YU UÇURACAK’

■ Ordu’nun gelecek vizyonu nedir?

Ordu’nun gelecek vizyonu bakirliği, doğallığı, yeşilliği ve denizi. 2 yılda 600 bin ağaç sadece ben dikmişim. Doğallığı hiç bozmadık. Şu an herkesi Ordu’ya davet etmiyorum çünkü hazır değiliz. Ama sonrasında ister istemez herkes buraya gelecek. Ordu, 2018’den sonra Türkiye’de en büyük hamle yapan il olacak.

■ En büyük projeniz nedir?

İl genelinde dev projelere imza atıyoruz. Bunlar arasında; AVM, Boztepe Peyzaj ve Macera Park, Altınordu Kamyon Garajı, Altınordu Tenis Tesisleri, 311 Konutluk TOKİ, akıllı bisiklet uygulaması, Avrupa'nın en geniş Wİ-Fİ ağı, Çikolata Park, hayvan hastanesi yer alıyor.

‘TEDES, sorun çözen bir sistem’

■ TEDES’ten dolayı çok eleştiriliyorsunuz. İnsanlar cezalardan çok perişan… TEDES nedir?

Karadeniz Sahil Yolu’ndan 120 bin araç geçiyor. Samsun, Giresun, Trabzon ve Rize’de çevreyolu var. Ama Ordu’da yok. Bu şehir trafiğini kontrol altına almam demek. TEDES ceza yazmak değil, akıllı trafik harekatı demek. TEDES olmadan önce 60 saniyede bir 30 kırmızı, 30 yeşil yanardı.

Şimdi nasıl yanacağını araç ve yaya yoğunluğu belirliyor. Dolayısıyla şehir trafiğinde bir ahenk oluştu. TEDES iki şekilde ceza yazıyor, kırmızı ışıkta geçme ve hız. Hız da sahil şeridinde 50’ydi, 77’ye çıkardık. Bizi sıkıntıya sokan küçük belde belediyelerinin yaptığı elektronik denetim sistemi oldu. Osmancık gibi. Orada hızı 30 da yapsanız ceza yiyorsunuz. Ordu’da böyle bir şey yok.

■ Ordu CHP'nin kalesi gibi görünüyordu. Bunu yıkmak zor olmadı mı?

CHP burada Türkiye’ye uygun olmayan bir yönetim biçimi uyguladı. Adayın ismi iyiydi ama yerelde karşılığı yoktu. Zaten tüm belediyeleri aldık. 20’de 20 yaptık. Halk memnuniyeti de en üst seviyede. Şu an Türkiye’de büyükşehirler arasında reytingi en yüksek şehirlerden biriyiz. Şehirdeki beklentiye uygun bir yerel yönetim anlayışımız var. Milletvekilliğinden geldiğimiz için Ankara’yı da iyi biliyoruz.

■ Sosyal belediyecilikte neler yapıyorsunuz?

Sonuna kadar iddialıyız. Doğumda da ölümde de vatandaşın yanındayız. Her türlü desteği veriyoruz. Köylerdeki nüfusumuz yaşlı. Ev temizliğinden, kişisel temizliğe kadar birçok konuda yardıma koşuyoruz. Maddi durumu iyi olmayan vatandaşlarımızın da sonuna kadar yanında oluyoruz.

■ En büyük sorununuz nedir?

Yok. Vallahi yok. Ulaşımdı. Ama halka belediyeden ne beklediklerini sordum. Yüzde 26’sı yol, yüzde 22’si su, yüzde 16’sı çöp dedi. Çöpü çözdük. Su da yol da bitiyor. Sorunum yok. Sahil şeridi dahil olmak üzere en geniş ücretsiz wifi ağı olan iliz. Ünye, Fatsa, Ulubey, Altınordu’da ücretsiz internet hizmeti var. Sorunsuz, huzurlu ve mutlu bir kentiz.

‘ÇiKOLATA PARK PROJESi TÜRKiYE VE AVRUPA’DA iLK’

■ Çikolata Park projeniz çok konuşuluyor.

Bu proje, Türkiye ve Avrupa’da bir ilk. Yüzde 80’i bitti. Burayı ulusal çikolata markalarının ofis ve butik üretim merkezi haline getiriyoruz. Yıl sonunda bitirmeyi planlıyoruz. Burası havalimanının dibinde. Örneğin Frankfurt’taki gibi büyük free shoplara benzeyecek. Aynı zamanda tiyatro ve sinema parklarının olduğu 20’ye yakın çikolata üretim merkezinin içinde olduğu bir park olacak. Hem sergi hem de sosyal donatı alanı yapacağız.

‘HAYVANLARI UNUTMADIK’

■ Hayvan hastanesi de kuruyorsunuz…

Projeyi yapıp, kamuoyuyla paylaştım. Türkiye’nin her yerinden olumlu tepkiler alıyoruz. Herkes bu hastanenin yapım sürecine nasıl destek olacağını soruyor. Milletimizin çok ciddi hayvan ve hastane merakının olduğunu gördük. Şu an projelendirdik. Kısa süre içinde ihaleye çıkıyoruz. Burası hayvanların hastane kimliğiyle tedavi edilebileceği tek yer olacak.