Çorum kongre merkezi onay bekliyor
Çorum TSO Başkanı Başaranhıncal, Kentin ihtiyacı olan kongre merkezi için bir proje hazırladıklarını kabul edilmesi ile birlikte 500 kişilik çok amaçlı kongre merkezini Çorum’a kazandıracaklarını söyledi.
info@karadenizekonomi.com / 11.02.2020
1950’li yılların sonlarına doğru kiremit-tuğla sanayi ile başlayıp un ve makine sanayi iledevam eden sanayileşme hamlesinin bugün Çorum’u taşıdığı noktayı görmek için kentte bir tam gün geçirmeniz yetmez belki ama şunu rahatlıkla söyleyebiliriz ki Anadolu’nun bağrındaki bu kentin önümüzdeki yıllarda “şampiyonlar ligi”ne oynaması kaçınılmaz. Murat Gürsoy ile Karadeniz Sohbetleri’nde bu hafta Çorum’dayız. Ticaret ve Sanayi Odası başkanı Çetin Başarırhıncal ve genel sekreteri Murat Zeybel’in müthiş konukseverliğinde kent ekonomisini sayfalarımıza taşıdık.
-Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?
-1971 Çorum doğumluyum. İlk ve orta tahsilimi Çorum’da tamamladıktan sonra 1994 yılında Eskişehir Anadolu Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü’nden mezun oldum. Kiremit ve tuğla sektöründe faaliyet gösteren Yıldız Kiremit Tuğla Sanayi ile Başaran Un ve İnşaat Sanayi Ticaret Ltd.Şti.’nde şirket müdürü olarak görev yapmaktayım. Ayrıca, Yeni Yıldız Toprak ve Başaran Un ve İnşaat Sanayi Ticaret Ltd.Şti.’nde şirket ortaklıklarım da devam etmektedir.
-Toplum yararına kuruluşlarda birden fazla şapkanız olduğunu da biliyoruz. Bazılarını saymanız gerekirse hangileridir?
-2009 yılı Ocak ayından bu yana üstlendiğim Çorum Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanlığı görevinin yanı sıra Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Ticaret Odaları Konsey Üyeliği ve kısa adı OKA olan Orta Karadeniz Kalkınma Ajansı yönetim kurulu üyeliğini sürdürmekteyim.Toplum yararına çeşitli sivil toplum kuruluşlarında ve derneklerde üstlendiğim aktif görevlerin dışında Çorum Toprak Sanayicileri Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanlığı, Tuğla ve Kiremit Sanayicileri Derneği (TUKDER) Yönetim Kurulu Sayman üyeliğini de severek yapmaktayım.
-Yaklaşık 11 yıldır Çorum ekonomisini en yakından bilen isimlerin başında geliyorsunuz? Sohbetimiz içinde işin ticaret kısmına da elbette değineceğiz. Ama önceliğimiz Çorum sanayisi olsun istedik. O nedenle kentin sanayisine ilişkin tarihsel süreci özetlemenizi rica edeceğiz.
-1957 yılında üretime başlayan Çimento Fabrikası ile Çorum’da büyük ölçekli sanayileşmenin ilk adımları atılmıştır. 1970 yılından itibaren de toprak sanayine (tuğla-kiremit) dayalı bir gelişim yaşanmıştır. Baktığımızda sanayideki gelişmenin temelinde bölgesel kaynakların rantabl değerlendirilmesinin yattığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Bunun en güzel örneği toprak sanayi ve un imalat sektörüdür.
-O nedenle mi zaman içinde kentte makine imalat sanayi de bu denli gelişim göstermiştir?
-Tam da ifade ettiğiniz gibi… Toprak sanayi ve un imalatı Çorum için lokomotif sektörler olmuş ve zamanla bu sektörlerin bu iki sektörün makine teçhizat ihtiyacını karşılamak üzere makine imalatı ve Çorum’u başka bir noktaya taşımıştır.
-Belli ki kentte bir sanayi kültüründen rahatlıkla söz edebiliriz. Bu yoğunluk aynı zamanda büyük istihdamlar anlamına gelmiyor mu?
-Elbette… Bugün için imalat sektöründe faaliyet gösteren odamıza kayıtlı firmalarda yaklaşık 17 bin kişinin istihdam edilmesi kentin gelişime ne kadar açık olduğunun da bir göstergesidir.
İlimizdeki güçlü sanayi kültürünün temelinde girişimci ruhumuz yatmaktadır. Coğrafi konum olarak çok avantajlı olsa da özellikle sanayileşme hamlesinin başladığı yıllarda ulaşım anlamında kısıtlı imkânlara sahip olan Çorum’un tüm olumsuzluklara rağmen öz sermayesi ile hayata geçirdiği sanayi, ülke ekonomisine önemli katkı sağlamaktadır.
-Kentte kiremit-tuğla sanayi ile başlayıp un ve makine sanayi ile devam eden sanayileşme hamlesinin bugün Çorum’u taşıdığı noktayı rahatlıkla gözlemliyoruz. Peki genel sektörel dağılımda nelerden bahsedebilirsiniz?
-Demir-çelik, döküm, bakır-çinko ve magnezyum alaşımları, otomotiv yan sanayi, oto-radyatör ve oto kaloriferi, mücevher, vitrifiye ve seramik ürünleri, iplik, tekstil, ayakkabı, dokuma, şırınga, cerrahi eldiven, medikal cihaz ve ekipman, kâğıt, ambalaj, mukavva karton kutu ve viol, yem, kümes hayvancılığı ve yumurtacılık, makarna, şeker, süt ve süt ürünleri, lavaş ekmeği, gıda paketleme ve ambalaj, kereste-mobilya, palet, kilitli parke taşı, bordür ve büz, blok mermer, hazır beton tesisleri, derz dolgu (beyaz kalsit) seramik ve fayans yapıştırıcı, kireç, çimento, paketleme tesisleri, kimyasal cam dübel, temperli (şekilli) cam, kozmetik gibi 500’e yakın imalat sanayinde çok değişik sektörlerde güçlü bir üretim şehri haline gelmiştir.
-Son zamanlarda sıkça okuyor ve duyuyoruz ki alında Çorum üretimdeki bu başarılı çıkışını ihracatla taçlandırıyor adeta. Kentin ihracat performansında öncelikli ürünler nelerdir?
-Dünyanın dört bir yanına anahtar teslim un fabrikaları kuran makine sanayi, ihracatın lokomotifi durumundadır. Ürünleri sektörel olarak incelendiğinde; cam seramik ve toprak ürünleri, demir ve demir dışı metaller, deri ve deri ürünleri, hububat bakliyat yağlı tohumlar, makine ve aksamları, mücevher ve otomotiv endüstrisi, elektronik ürünler, hazır giyim ve konfeksiyon mobilya kağıt ve kağıt ürünleri, süt ve süt ürünleri, yaş meyve ve sebze ve mamulleri gibi kalemler üzerinde yoğunlaşıldığını rahatlıkla söyleyebiliriz.
-Bu denli üretken olan Çorum sanayisinde dolayısıyla kent ekonomisinde firmalardan gelen talepler ve sıkıntılar nelerdir?
-Aslında Çorum ekonomisini ülke ekonomisinin sahip olduğu konjonktürden ayrı düşünmemek gerekir. Genel makro ekonomikgöstergeler ilimizin ekonomisine de olumlu veya olumsuz yansımaktadır. Göstergelerdeki her bir verinin üretime, istihdama ve ticarete yansımaları olmaktadır. Üretime ve istihdama yönelik teşvik edici politikalar doğal olarak kent ekonomisinin gelişmesine ve büyümesine katkı sağlamaktadır. Firmalarımızdan gelen taleplerin başında finansa erişim, işçi ve işveren arasında yaşanan iş davaları gelmektedir. İşletmelerin finansmana erişimindeki sorunlar ve sıkıntılar, finansman maliyetini olumsuz etkilemektedir. Son zamanlarda kredi faiz oranlarının düşmesi bazı sektörlere olumlu yansımakla birlikte işletmelerin düşük maliyetli kredilere zamanında ulaşmada yaşadıkları olumsuzluklardan da bahsedebiliriz. Diğer taraftan çalışanlar, kıdem tazminatından dolayı kendilerini garanti altında görmekte ve işten ayrılma konusunda tereddüt yaşamamaktadırlar. Bu da işyerinin personel açısından istikrarını zora sokmaktadır. Konunun çözümünü Kıdem Tazminatı Fonu’nda görmekteyiz. Hem çalışanların, hem de işverenlerin kendilerini güvence altında hissedecek bir yapının oluşturulması çalışma barışına önemli katkı sağlayacaktır.
-Kamulaştırmayı bekleyen veya yetersiz durumdaki Organize Sanayi Bölgeleri’ni de ekonomi gündemini meşgul eden önemli konulardan biri olarak algılamaktayız. Bu anlamda Çorum’da OSB’lerin durumu hakkında neler söyleyeceksiniz?
-Çorum OSB,1977 yılında mevcut bölgede 260 hektar, tevzi alanda 177 hektarlık alana sahipti. Daha sonraki yıllarda yaratılan ilave alanlarla bu rakam 665 hektar alana ulaşmıştır. Karma bir OSB oluşturulmuştur. Her türlü alt yapısı tamamlanmış 255 adet parsel bulunmaktadır. 5. teşvik bölgesinde bulunan Çorum OSB’de 118 işletme üretim faaliyetinde bulunmaktadır.
-Beklemede olan veya daha doğru ifadeyle tamamlanma aşamasında olan tesis sayısı nedir?
-İnşaat ve projelendirme aşamasındaki tesis sayısı 26’dır. 5. teşvik bölgesi avantajlarından yararlanan Çorum OSB’deki arsa fiyatlarının teşvikli ortalaması metrekarede yaklaşık 30 liradır. Talepte bulunan firmalar tahsis edilen arsa bedelini ilk yıl vade farkı olmaksızın son iki yılı da Merkez Bankası’nın reeskont faiz oranları üzerinden hesaplanacak şekilde 12 veya 36 ay eşit taksitle ödeyebilmektedirler. Şu anda Çorum OSB’mizde TOBB Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, Türk Standartları Enstitüsü ve 17 bin metrekare alan üzerine kurulu Teknokent bulunmaktadır.
-Çorum’da tarım ve hayvancılık ne durumdadır?
-Çorum ekonomisinde tarım önemli bir yere sahiptir. Orta Karadeniz Kalkınma Ajansı (OKA) verilerine göre ilde yaklaşık 46 bin adet çiftçi ailesindeki yaklaşık 165 bin kişi geçimini bu sektörden sağlamaktadır. İlimizde yetişen başlıca ürünler buğday, arpa ve pirinç tarımsal sanayinin en önemli girdilerindendir. Bu ürünlerin yanında yetiştirilen başlıca ürünler; nohut, çeltik, şeker pancarı, yağlık ayçiçeği, kuru soğan gibi tarla bitkileri ve yanı sıra üzüm, elma, ceviz, kiraz gibi önemli meyve ürünleri ve ağırlıklı olarak iç pazarda tüketilen sebze ürünleridir. Son yıllarda sebze yetiştiriciliği açık alanlardan örtü altı alanlara kaymakta, plastik örtülü sera alanlarınınyaygınlaştığını görmekteyiz.
-Sahada yaptığımız gözlemlerde gördük ki; sanayide olsun tarımda olsun tüm alanlarda nitelikli ve yetkin çalışan ihtiyacı her gün büyüyor. Bu konuda neler söyleyeceksiniz?
-Bugün nitelikli iş gücü, büyüyen ve gelişen ekonomilerin en önemli sorunlarındanbiri halini almıştır. Değişen ve gelişen üretim yapıları beraberinde daha verimli üretim ve hizmet alanları ortaya çıkarsa da bu süreçleri uygulayan yine de insan kaynağıdır. Dolayısıyla nitelikli ve yetkin çalışan bir insan profili için mesleki ve yükseköğretim daha çok önem kazanmaktadır. Son yıllarda mesleki eğitimi teşvik etmek, yeterliliği olmayanlara meslek kazandırmak amacı ile makro projeler uygulamaya alınmaktadır. Yakın geçmişte ülke genelinde uygulanan, meslek edindirmek amacı ile “uzmanlaşmış meslek edindirme projesi” (UMEM)ilimizde de başta imalat sektörünün talepleri doğrultusunda ihtiyaç duyulan mesleklere yönelik nitelikli iş gücü yetiştirilmesi sağlanmıştır.
2019 yılında Milli Eğitim Bakanlığı ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği, TOBB-ETÜ arasında Mesleki Eğitim İşbirliği Protokolü imzalanarak 81 ilde uygulamaya konulan proje ile ilimizde bir meslek lisesi proje okulu seçilmiş, başkanlığını odamızın yaptığı protokol yürütme kurulu oluşturulmuştur. Sahada ihtiyaç duyulan ve talep edilen meslek dallarının tespiti ve bölümlerinin açılması ile mevcut bölümlerin sanayinin ihtiyaçlarına göre uyarlanması gibi bir dizi faaliyette bulunabilmektedir. Üniversite-sanayi işbirliği çerçevesinde nitelikli iş gücüne yönelik birçok faaliyette de bulunulmaktadır. Bunlardan bir kaçına değinmek gerekirse, Hitit Üniversitesi ile Çorum TSO arasında yapılan işbirliği protokolü ile 7+1 modeli uygulamaya alınmıştır. Bu dönem uygulamaya geçecek model ile üniversitemizin mühendislik fakültesinde okuyan son sınıf öğrencilerinin son dönemlerinde yani bir yarıyıllarında işletmelerde çalışarak veya staj yaparak sahada yer almalarını sağladık. Okullarında 7 yarıyılda elde ettikleri teorik bilgileri, son yarıyıllarında belirlenen işletmelerimizde uygulamalı olarak tatbik etmelerini ve sahada yer almalarını sağladık.
-Oda olarak bundan sonrası için yapmayı planladığınız projelerden bahseder misiniz?
-Odalarımız oldukça dinamik kuruluşlardır. Üyelerimizden gelen talepler karşısında bizlerin hızlı ve çözüm odaklı hareket etmemizi sağlamaktadır. Bu çerçevede, OKA’nın turizm alt yapısının geliştirilmesine yönelik olarak çağrısına çıktığı hibe programına Çorum’un ihtiyacı olan kongre merkezi için bir proje hazırladık. Projemizin kabul edilmesi ile birlikte, yakın bir tarihte 500 kişilik çok amaçlı bir kongre merkezini ilimize kazandırmış olacağız.
Yine, “geleceğin insanına yakışır işlerin desteklenmesi” hibe programına yönelik bir proje hazırladık. Proje ile iş zekâsı yazılımları, dış ticarette hedef pazar ve istihbarat analizi, bilginin görselleştirilmesi ve KOBİ’lerimiz için verimlilik eğitimlerini planlamış bulunmaktayız. Yeni trendlerden endüstri 4.0, otonom yazılımlar ve makinalar, yapay zekâ vebitcon gibi konularda hedef kitlemiz olan üyelerimiz ve KOBİ’lerimize yönelik düzenleyeceğimiz, uygulamalı eğitimler, bilgilendirme seminerleri ve toplantılarla ihtiyaç analizleri sonucunda farklı sektörlere yönelik yapacağımız UR-GE projelerimiz planlarımız arasında yer almaktadır.
-Son zamanlarda yaptığımız en kapsamlı sohbette neredeyse Çorum ekonomisini tüm yönleriyle masaya yatırdınız. Derinlikli açıklamalarınız için çok teşekkür ediyoruz. Son olarak hedeflerinizi öğrenmek isteriz.
Çorum, ülkemizin makro plan ve hedeflerine ulaşmasına katkı sağlamada azim ve kararlılık içindedir. Bu nedenle sektör işbirliklerine önem vermekteyiz. Bundan sonra da ilimizdeki kamu, özel ve sivil toplum kuruluşları ile ortak paydada olmaya devam edeceğiz.
-Çok teşekkür ediyoruz…