Trabzon Ticaret Borsası (TTB) Başkanı Köleoğlu, Sanayi ve Ticaret Bakanlığının “verimlilik proje ödülleri” yarışmasında değerlendirmeye alınan ‘fındık verim ve kaliteyi arttırma projesi’ ne ilişkin bilgi verdi.

Köleoğlu, örnek bahçeler oluşturulup, geleneksel ocak yönteminin dışında tek ve çift dal sistemi ile yapılan dikimlerle yaşlı bahçelerin sökülerek yeniden oluşturulmasına öncülük ettiklerini hatırlatarak, “Trabzon'da halen dönümde ortalama 80-90 kilogram seviyesinde olan fındık üretimi asgari 150-200 kilograma çıkarmayı hedefliyoruz. Proje kapsamında, örnek bahçelerin bazılarından geçtiğimiz yıl beklenen süreden önce fındık aldık. Daha fazla üretim 

daha fazla satılım sloganı ile kalite ve verimi artırma projesi geliştirdik. İnsanlar görmeden inanmıyor. Aradaki farkı görsünler diye örnek bahçeler oluşturuyoruz. Yeni bahçeler dikiyoruz. Bu şekilde 60 bahçe yaptık. Geçen yıl biraz ürün verdiler. Önümüzdeki yılarda daha fazla verecekler. Üreticiler yenilemenin faydası olduğunu görecek. Gerisini de kendileri yapacaklar. Bizim bu projeyi başlatmamızın ana amacı fındık ocaklarını yenilemenin yararını hem üreticiye hem de devlet göstermekti. Hedefimize ulaştık” dedi. KARADENİZ EKONOMİ

FINDIK ÜZERİNE NOTLAR

• ·“Fındık budama seferberliği yaptık. Fındık ağaçlarının budanması konusunda kurslar düzenledik. Bu seferberliğe katılanlara belge aldı. Tarım il müdürlüğü ile birlikte ekip kurduk. Pratik ve teorik bilgi alan ekip talep eden üreticilerin bahçelerinde örnek budama yaptı. Üreticiler doğru budamayı gördüler.”

• ·“Herkes fındıkta bir şeyler yapmanın peşine düştü. Bakkalı olan bir şahıs nasıl sabahtan gidip dükkanını açıyorsa, fındık işini kendilerine meslek edinenler de Ağustos’tan Ağustos’a değil, bahçeleriyle ne zaman ne iş varsa sürekli ilgilenmeleri gerekiyor.”
• ·“Son dönemde külleme hastalığı çıktı. Üniversitelerden, tarım il müdürlüklerinden destek aldık. Bir çalıştay yaptık, sonuç bildirgesi kitabı hazırladık. Bunu tarım bakanlığına sunacağız. Çare ve önlemleri göstereceğiz. Hocalar çoğunu tespit etti ama devletin bu hasatlıkla mücadeleye nasıl destek olacağını saptaması gerekiyor. Mücadele ilaçları çok pahalı, bu konuda mali destekleme olmalı.”
• ·“Ticaret Borsalarının fiyat tespit etme gibi bir görev ve yetkisi yok. Sadece tescil yapıyor.”
• ·“Lisanslı depoya sıcak bakıyoruz. Sadece Trabzon’da değil, tüm illerde kurulmalı. Biz bu konuda projeler yaptık. Maliyeti, binası vs. Fakat lisanslı depoyu Ünye ve Düzce’ye kurdular. Altyapısı tam anlatılmadı. Eğer tam anlatılsa idi üretici ikna olurdu. Aceleye geldi. Lisanslı depo ürün borsası ile birlikte kurulunca üretici fiyatları takip edecekti. Depo fındığı randımanına göre depolayıp, belge verecek, üretici de bu belge ile bankalarda kredi alırken bile kullanabilecek ya da değerini bulduğunda fındığını satacaktı. Bu işlemi tam anlattıklarını zannetmiyorum. İnsanları depolara alıştırmak için en az beş yıl ürün getiren üreticilerden kira ücreti alınmaması gerekir. Giresun’a kuruldu ancak Trabzon’daki bir üretici Giresun’a gitmez. Her bölgeye o bölge için bir depo kurulması lazım.”
• ·“Fındık kullanan sektörler fiyatta istikrar bekliyor. Yeni ürün imal edenler fındığın fiyatına bakıp, ürünlerine fındık katabilmeli.”
• · “Fındık sektöründe herkes üzerine düşeni yapsa sorun olmaz. Üretici doğru yönlendirilse, üretimi nasıl yapması gerektiğini öğrenip, maliyetleri düşürse sorun kalmaz. Her şey maliyete bağlı. 500 kilo olan bile işlerini başkasına yaptırıyor. Araziler bölündü, 500 kilo ile bir yıl geçinmek istiyor. O da olmuyor.”
• ·“Son sezon şimdiye kadar görmüş oluğumuz en çürüğü olan sezondu. Avrupalı fındık aldığı zaman ürünün kalitesine bakıyor. AB kriterlerine uyulmak zorunda. Eskiden 26 ton fındık kavurunca gönderebiliyordun. Şimdi 20 ton kavrulmuş fındık hazırlayabilmek için 30 ton fındık kavurman lazım. Fındığı hazırlayan fabrikalar sıkıntı çekiyor. Manavlar sıkıntı çekiyor. Yani eğer randımanda verim ve kalitede artış olursa herkesin işi kolaylaşır.”
• ·“Trabzon Ticaret Odası olarak birkaç sponsorla fındık kurutma makineleri kurduk. Bu makinelerle kurutup üreticiye verdik. Ücret almadan. İkinci yılda daha iyi yerleşmesi için bahçelerden almaya başladık. Fındıklarını alıp getirdik bizim makinelerde kurutup üreticiye geri verdik. Aynı fındıktan bir kısmını kuruttuk, bir kısmını araziye serdik. Eski usulde. İkisi arasında 1 randıman fark oldu. Makine ile kurutulmuş olanda çürük miktarı sıfırdı. Karadeniz’de hava şartları kötü. Fındıkları yağmurda kalıyor. Naylon çuvallara konuluyor.”