Türkiye’nin dünya üretiminde söz sahibi olduğu fındıkta, kalite kaybına neden olan ve en önemli sorunlardan biri haline gelen aflatoksin oluşumunu killerin ‘altını’ olarak nitelendirdiği bentonitle en aza indirdiklerini belirten Ünye Madencilik Yönetim Kurulu Başkanı Hamit Tecer bu sayede zirai hiçbir ilaç kullanmadan verim artışı sağlandığını vurguladı. Tecer, “Bentonitin zirai anlamda dünyada olmayan bir kullanım şekli ile önemli başarılar yakaladık. Hiçbir ilaç kullanmadan dikili ve ekili tarımda yılda 3 defa Kasım-Aralık, Mart-Nisan ve Haziran ayında bentonitin birer kez toprağa ve bitkiye püskürtülmesi ile yaptığımız uygulama ile şunu gördük ki verim yüzde 20 oranında artıyor ve aflatoksin oluşumu neredeyse sıfırlanıyor. Hatta böceklenme nedeni ile oluşan birçok hastalığı da önlüyor. Bu açıdan baktığınızda bentonit aslında organik tarımın temel anahtarıdır.” dedi.

Fındık ezmelerinde yüzde 94 başarı

İstanbul Teknik Üniversitesi ile yürüttükleri bir çalışmada istedikleri sonucu elde etkilerini vurgulayan Tecer, “Yaptığımız çalışmada aflatoksin oranı çok yüksek fındık ezmelerine bentonitle müdahale edilerek oran düşürülmeye çalışıldı. Ve yüzde 94 başarı sağladı. Fındık İhracatçılar Birliği toplantısında bu konuyu dile getirdim. Çünkü bu üzerine düşülmesi gereken bir konu. Gıda bakanlığı tarafından yenilebilir izni olan bir maddenin ne gibi zararı olabilir ki? Bakanlık yetkiliklerine aflatoksinle mücadele konusunda büyük başarı sağlandığını bunu sistematik olarak devreye sokacak yasalar çıkarılması gerektiğini ilettim. Şu an ki prosedürde bu şekilde bir kullanımı yok. İnşallah yakın zamanda bu aşılır ve bentonit koruyucu olarak kullanılır hale getirilir.” diye konuştu.

4 milyar dolar kâr

Bentonitin yıllık 100 milyon dolar ile fındıktan sonraki en büyük ihracat kaynağı olduğunu söyleyen Tecer, “Konunu üzerine daha fazla eğilerek çok kısa zamanda 500 milyon hatta 1 milyar dolarlık ihracat rakamlarına çıkabiliriz. Hatta sağladığı fayda sayesinde 3-4 milyar dolarlık zirai ilacın ihraç edilmesinin de önünü kapatırız.” değerlendirmesinde bulundu. NAZAN BEDİR/KARADENİZ EKONOMİ