Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü’nün aktif iş gücü hizmetleri piyasası programları iş birliği protokolü kapsamında yürütülen “Yaş Çay Bizim İşimiz” projesi yeterli sayıda işçi bulunamadığından hayata geçirilemedi.

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın yanı sıra, Trabzon Valisi Abdil Celil Öz, ilçe Kaymakamları, Çaykur, İş-Kur ve Belediye Başkanları’nın da destek verdiği projeye, 2016 yılı başında pilot bölge seçilen Of’ta start verilecekti.

Projenin koordinatörü ve ÇAYSİAD Genel Sekreteri Mustafa Yılmaz Kar yaptığı açıklamada; iki uygulamadan olumsuz etkilendiklerini bunlardan birinin asgari ücretin aniden beklentilerin üzerinde artmış olması, bir diğerinin de Toplum Yararına Projelerin cazibesi olduğunu söyledi.

Kar, herkesin rahat işte çalışmak ve kolay yoldan para kazanmanın peşinde olduğunu bu uygulamaların emeklilik imkanı sağlamadığına dikkat çekerek şunları söyledi:

“Asgari ücret aniden beklentilerin üzerinde arttı. Bizim ilan ettiğimiz ücret bu yüzden tercih edilmedi. Aslında bizim bu projede amaçlarımız belliydi. Neydi bu amaçlarımız?

• 1-Yabancı işçilerin gelmemesi ya da gelememesi durumunda bir ‘’B’’ planı oluşturmak,
• 2-Hammadde kalitesini artırmak,

3-Yerli işçi istihdam etmek,

4-Çay toplama maliyetlerine bir istikrar getirmek,

5 Yarılıkçılık yapacak şirketlerin kurulmasına örnek oluşturarak, çay alanlarının birleştirilmesine destek vermek,

6-Sektördeki faaliyetlerin kayıt içinde olmasına destek vermek,

7 -Sosyal güvenceli işçiler istihdam etmek,

8-Sektörde çalışan bayanların sosyal güvenceye kavuşmasına destek vermek.

İlimize 16 bin insan turist olarak geliyor ve işgücü oluşturarak müstahsil için rahatlık sağlıyor. Yasal olmasa da çalışabiliyorlar. Müstahsile bu rahatlığın sürekli olduğuna inanıyor musunuz? Diye sorduğunuzda, sürekli olduğuna inanmadıkları cevabını alıyorsunuz. O halde, bir ‘’B’’ planına ihtiyacımız olduğu iddiamız da doğrudur”.

Yabancı işçilere karşı olmamakla beraber, yasal olmayan mevcut tabloyu, ‘’Yaş Çay Bizim İşimiz’’ projesi ile ilişkilendirerek yasal hale getirmeyi ve kayıt içine almayı desteklediklerini ifade eden Mustafa Yılmaz Kar şöyle devam etti:

“Toplum Yararına Projeler’ kapsamında istihdam edilen işsizleri, kamu dairelerinde yığmak yerine, ‘’Yaş Çay Bizim İşimiz’’ projesi gibi üretici projeler kapsamında tarım alanlarına kanalize etmemizin daha doğru olacağına da inanıyoruz..

Geçen yıldan bu yana piyasa da kontrolsüz neler değişti diye bakarsanız, çay toplama maliyetlerinin bir misli artığını görürsünüz. 2015 yılında bir ton çayı, yemek kendilerine ait olmak üzere 250 TL ye toplayan yabancı işçiler, bu yıl 400 TL ye topluyorlar. Bunun açıklaması bir ton çayın toplama maliyeti 500 TL oldu ve bir yıl öncesine göre bire bir daha arttı demektir.

Kilo ile çay toplayanlar Mayıs ayının tazecik filizlerini kökünü de katarak odun yapıyorlar. Biraz daha fazla kilo yapma uğruna hammadde kalitesine zarar veriyorlar.

Bu olumsuz tabloyu ıslah edeceğine inandığımız projemizin uygulanabilmesi için devlet desteğinin şart olduğu sonucuna vardık. Kayıt içinde kaynak yaratma performansı yüksek olan proje kapsamında verilecek olan desteklerin, vergi geliri olarak devletin kasasına geri döneceğine inanıyoruz.

Sonuç olarak diyebiliriz ki; ya yabancı işçileri yasal hale getiren altyapıyı oluşturacağız. Kaçak işçi çalıştırıp yasaları yok saymayacağız. Ya da toplum yararına projeler kapsamında istihdam edilen işsizleri bu projelere kanalize ederek üretici bireyler haline getireceğiz.

Uzun vadeli değerlendirdiğimizde verilecek olan bu desteklerin geri dönüşünün verilenden kat ve kat fazla olacağını söyleyebiliriz”.