Coronovirisü piyasaların ateşini yükseltti
Tüm dünya Coronavirüsün ekonomiye etkilerini en aza indirmek için seferber oldu. ABD'de her vatandaşa bin dolar vaad edilirken, Fransa'da kira ve gaz gibi ödemelerin askıya alındığı bildirildi. Virüsün tek ilacı olarak görülen ‘sosyal izolasyon’ ise küçük ve orta ölçekli işletmelerin kapanmasına neden oldu.
info@karadenizekonomi.com / 29.03.2020
Benzer durumların yaşandığı ülkemizde de hükümet
açıkladığı 100 milyar liralık önlem paketiyle krizin ekonomik etkilerini
azaltmaya çalışıyor. Kimileri alınan önlemleri yeterli bulsa da memnun
kalmayanların sayısı az değil. Biz de Karadeniz Ekonomi Gazetesi olarak önlem
paketi iş dünyasına sorduk işte yanıtlar;
Devlet
11 milyar liralık kamu finansmanını erteledi
Bıçak sırtı bir dönem yaşadığımızı belirten Türkiye
Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği
(TÜRMOB) Başkanı Emre Kartaloğlu bu süreçte her kesimin üzerine düşen görevi
yerine getirmesi gerektiğini vurgulayarak Karadeniz Ekonomi’ye özel şu
açıklamaları yaptı; “Koronavirüsün küresel düzeyde yıkıcı etkisi her geçen gün
hızla artıyor. Özellikle küresel ekonomi coronavirüsünün etkisi ile koşar adım
resesyona sürükleniyor. Tüm dünya gibi biz de bu resesyona girmemek için
önlemlerimizi almış durumdayız. Mesela devlet Şubat ayı KDV’lerini almayarak 11
milyar liralık kamu finansmanını ertelemiş oldu. Yeni düzenleme ile Nisan, Mayıs ve Haziranda
verilecek olan KDV ve muhtasar beyannameleri de 6 ay ertelendi. Kamu maliyeti
açısından baktığımızda iş hukuku, sosyal güvenlik ve vergi mevzuatı anlamında
ciddi çalışmalar var. Hepimize büyük sorumluluk düşüyor. Herkes taşın altına elini koymalı.
En
büyük sorun sürecin belirsizliği
Sürecin belirsizliği en büyük sorun diyen Doğu
Karadeniz Sanayi ve İş Dünyası Federasyonu Başkanı Zeyyat Kafkas şunları
söyledi; “Ülkemiz çok sıkıntılı bir süreç yaşıyor. Bunu tüm dinamikler aynı
yöne bakarak atlatabiliriz. En büyük sorun bu sürecin bitiş tarihinin belli
olmamasıdır. Hükümet önemli kararlar aldı ve daha da alacaktır. Fakat bizler iş
dünyası olarak sakin olup sürece destek vermeliyiz. Özellikle işçi çıkartmanın
son çare olduğunu benimsemeliyiz ve bunu yapmamak için mücadele verilmeliyiz.
Kamu kurumları, Sivil Toplum Kuruluşları ve iş dünyasının, ortak akılla bu
tarihi krizi aşacağına olan inancım tamdır.Son olarak #evdekaltürkiye diyerek
sözlerimi tamamlamak isterim.”
Faaliyeti
duran şirketler çeklerini nasıl ödeyecek ? Buna bir çözüm getirilmeli
Her sektörün farklı dinamikleri olduğuna vurgu yapan
Samsun Sanayici ve İşadamları Derneği (SAMSİAD) Başkanı İsmail Okutgen“Alınan
önlemleri önemsemekle birlikte bazı rezervlerimi de söylemeden geçemeyeceğim.
Böylesine kritik bir süreçte çek kullanıcıları ile ilgili alınan kararların
elbette çeki kesenlerle ilgili rahatlatıcı etkileri olacaktır. Her sektörün
farklı dinamikleri olduğu unutulmamalıdır. Özellikle otomotiv sektöründe ana
üreticiden aldığı ürünün dağıtımını yapıp müşteriden aldığı çek veya senetler
ödenmeyince zorda kalacaklar için bir çözüm göremedim. Dolayısıyla en akılcı
çözüm sadece borçlular için değil alacaklılar için de enazından piyasalar
rahatlayıncaya kadar sürecin dondurulması olmalıdır.” dedi
Yaz
aylarında toplu iflaslar ortaya çıkabilir
Sektör ayrımı yapılmasının doğru olmadığını belirten Giresun
Sanayici ve İşadamları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Aykut Gezmiş, “Ertelemelerde
16 sektör ile sektör ayrımı yapılmış olması doğru değil. Oysa yaşananlar bir
mücbir sebeptir ve etkilenmeyen sektör olamaz. Söz konusu erteleme tüm
sektörlere uygulanmalıdır. Sadece erteleme yeterli değildir. Kayıpların
karşılanması da gereklidir. Bu şekilde yaz aylarında toplu iflaslar söz konusu
olabilir. Eğer çok hızlı ve kuvvetli önlemler alınmazsa virüsün asıl yıkıcılığı
bu iflaslardan sonra kayıp olacak vergiler, artacak işsizlik ile müthiş bir
şekilde her kesimde hissedilecektir.”ifadelerini kullandı.
Her
işletme kendi kriz masasını kurmalı
Ucuz enerji kaynaklarına ulaşılması gerektiğini
belirten Ordu Sanayici ve İş Adamları Derneği (ORDUSİAD) Başkanı Kadir Engin
“Her işletmenin kendi kiriz masasını kurarak, kendi kaynaklarıyla neler
yapabileceğine bakması gerekir. Günümüz dünyasındaki teknik ve teknolojik
imkânlarla bu virüsün de çözümünü bulacağımızı düşünüyorum. Daha önceleri de
pek çok badireler atlattık, siyasi ve sosyal krizler gördük geçirdik. Ancak bu
kez durum farklı. İşin içinde sağlık olunca durum değişiyor. Önce sağlığımızı
korumak zorundayız. Şu an için yeterli görmesek de iş hayatı için bir takım
destekler açıklandı. Bu desteklerin genişletileceği yönünde ön görümüz var.
Hatta başka nelerin yapılabileceği konusunda bir yandan iş hayatı ile irtibat
halinde olduğumuz gibi diğer yandan ticaret ve sanayi odaları ve TÜSİAD gibi
kurumlarla da yakın iş birliği halindeyiz. En azından Avrupa ülkelerinde olduğu
gibi iş hayatına destekler sağlanmalı. Örneğin; dünyadaki gelişmelere paralel
olarak ucuz enerji kaynağına ulaşılması gibi bir öngörümüz var.” diye konuştu
Torba
yasa ekonomiyi canlandıracak
Torba yasanın ekonomiyi canlandıracağına değinen
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği(MÜSİAD) Gümüşhane Başkanı Baki Kara
şunları söyledi;“Zor bir süreçten geçiyoruz. Birey olarak erkesin elini taşın
altına koyması gerektiğinin farkında olmamız gerekiyor. Ne devlet ne de
vatandaş süreci tek başına yönetemez. Ortak akıl ile birlikte hareket
etmeliyiz. Müsiad olarak 81 ilde kurduğumuz kriz masası ile her ilin iş
dünyasına ilişkin güncel verilerini eş zamanlı olarak sayın Cumhurbaşkanına
iletilmek üzere MÜSİAD merkezine aktarıyoruz. TBMM’den geçen torba yasanın ülke
ekonomisinin bir an önce canlanması yönünde faydalarının çok fazla olacağına
inanıyoruz. Baktığımızda esnaf ve işadamlarımız belki yeterli görmeyebilir ama
süreç hızlı ilerleyecek ve devamında daha farklı paketlerle tahribat
önlenecektir. Kısa çalışma ödeneği ile ilgili getirilen düzenlemeler çalışanı
koruyan kararlar arasındadır. Piyasaların hareketliliği yakalaması hepimiz
açısından çok önemlidir. O nedenle ülke kaynaklarını bilinçli bir şekilde
kullanmalıyız ve bir işveren olarak en büyük isteğim hiçbir personelimizin
mağdur edilememesi olacaktır.” REŞAT GÜNGÖR/KARADENİZ EKONOMİ