Hafif silah üretiminde robotik dönem
Dünya standartlarında Canik markasıyla yılda 400 bin adet hafif silah üretimi yapan Samsun Yurt Savunma (SYS), kalite kontrol ve güvenlik süreçlerinden taviz vermiyor. Teknolojiyi nitelikli insan gücüyle birleştiren şirket, robotik sistemlerini de üretim sürecine entegre etti.
info@karadenizekonomi.com / 2.06.2021
Dünyanın en büyük 7’inci hafif silah üreticisi Samsun Yurt Savunma (SYS), Canik markasıyla yılda 400 bin tabanca üretiyor. Dakikada bir adet silah üreten Samsun Yurt Savunma (SYS)’nin Samsun Organize Sanayi Bölgesi’ndeki üç tesisinde 750 çalışanıyla kalite ve güvenlik konusunda sıfır hatayı hedefleyerek üretimini sürdürdüğünü belirten Genel Müdürü C. Utku Aral, “Savunma sanayinde hafif silah üretimi basite alınmamalı. Yüksek adetlerde üretilen hafif silah üretiminde yapılan hatalar hem firmaya hem de kullanıcıya zarar verebilir. Farklı disiplinlerin üretim aşamasında bir araya geldiği dikkate alındığında, ‘böl-parçala-yönet’ sistemi zorunlu” diye konuştu.
Silahın Oscarı Canik’in
SYS’nin Canik markasıyla ürettiği tabancaların son beş yılda üç kez silah dünyasının Oscarları olarak bilinen ICA ödüllerinde ‘yılın tabancası’ seçildiğini vurgulayan Aral, “hafif silah üretiminin ciddiyetle yapılması lazım. SYS’nin son beş yılda üç kez yılın tabancası seçilmesinin altında çok ciddi üretim süreçleri, kalite-performans çalışmaları var. Bunlar, tesadüfen kazanılmış başarılar değil. SYS olarak, süreçlerin en mükemmele ulaştırılması için ciddi efor sarf ediyoruz, nitelikli insan gücü barındırıyoruz. Büyük yatırımlar yapıyoruz. Teknolojimizi ve kalite kontrol altyapımızın gücünü her geçen gün artırmaya çalışıyoruz. Firmamızın içinde ‘robotik sistem yönetimi’ diye bir bölümümüz var. Kendi robotlarımızı kendimiz programlıyoruz. Bunların sebebi, hafif silah üretimini ciddiye almamız. Herkesin de endüstrimize bu gözle bakması gerekiyor” ifadelerini kullandı.
“Mastar kontrolü olmazsa olmaz”
“Savunma sanayinde kalite kontrol süreçleri de çok önemlidir. Çok büyük adetlerde yapılan hafif silah üretimiyle, 1000-2000’li adetlerde üretim yapılan makineli tüfek, roket-füze sistemleri gibi üretimlerin kalite kontrol süreçleri de aynı değildir” ifadelerini kullanan Aral, “tabancalarda “mastar kontrolü” ana kontrol enstrümanı iken makineli tüfek ve roket-füze sistemlerinde üç boyutlu ölçüm sistemleri prosese uygun çözümler sağlıyor. Çok yüksek adette üretilen bir ürünü klasik ölçü aletleri veya üç boyutlu ölçüm cihazları kullanarak ölçmek mümkün değil. “Mekanik olarak yapılmış bir ürünün teknik resmine göre yapılıp yapılmadığının tespitini” sağlayan mastar kontrolü ile imalat hataları tespit edilebiliyor. “Robotik sistem kullanmamıza rağmen mastar kontrolünü bypass edemiyoruz. Fabrikamızda hem üretimde hem de kalite kontrolde robot kullanımı yüzde 60’lara ulaştı. Bir sene içinde robot kullanımını üretim bandında yüzde 90’lar seviyesine getirmeyi hedefliyoruz” diyen Aral, üretimlerinde robotik kullanımı yaygınlaştıracaklarını da vurguladı. Aral, “Robotun ölçemediği kısımlarda da mastar kontrolü devam ediyor. Bizim için önemli olan yüzde 100 ölçümün ve süreç kontrolünün sağlanması. Bunları yapmadığınızda bu adetlerde üretim olmuyor ve ürün güvenliğini sağlayamıyorsunuz” dedi.
“Farklı disiplinleri tek ekip yönetemez”
Aral’ın verdiği bilgiye göre, savunma sanayinde mekanik üretim, tek başına kalite ve güvenlik sorunlarını çözmeye yetmiyor. Bir tabancanın, tasarım, patentleme gibi fikri sınai mülkiyet haklarının oluşturulmasından malzemelerin seçimi, ısıl işlemi, yüzey prosesleri, kaplamaları gibi mekanik imalata kadar birçok aşamadan geçmesi gerekiyor. Mekanik üretim; kimya ve malzemenin bir araya gelmesiyle oluşuyor ancak günümüzde SYS gibi şirketlerde elektronik de üretime dâhil oluyor. Diğer bir deyişle üretim süreçlerine; yazılımdan kontrole, programlamadan paketlemeye “mekatronik” de dâhil oluyor. Savunma sanayinde birçok disiplinin bir arada kullanıldığını vurgulayan Aral, “Her bir branşta bağımsızlık gerekiyor. Bunlar aynı ekipler tarafından yönetilecek alanlar değil. Bu yüzden savunma sanayinde ‘böl-parçala-yönet’ sistemi zorunlu. Mekanikten elektroniğe malzemeden kimyaya tüm alanlar aynı çatı altında aynı ekip tarafından yönetilirse hata kaçınılmaz olur” diye konuştu. KARADENİZ EKONOMİ