Dolar nereye koşuyor?
Sami Altınkaya’nın “Dolar nereye koşuyor?” sorusuna Mert Yılmaz, “Merkez Bankası rezervleri eritildi, kamu bankalarında açık pozisyonlar yaratıldı ve geldiğimiz yer ne yazık ki burası oldu. Bence iletişimsizlik en büyük sorunumuz. Bir masanın etrafında oturup yabancının bizimle ilgili sorunu nedir ki para çıkartıyor? Bunu tartışmaya açmalıyız.” dedi.
info@karadenizekonomi.com / 14.10.2020
Türk ve dünya ekonomisine ilişkin gelişmeler sadece geleneksel kanallarda değil dijital yayın ağlarında da büyük ilgi görüyor. Bugünlerde yayın hayatına başlayan Ekonomitube Dijital TV’de bu kanallardan biri olarak izleyenlerin karşısına çıktı. Ülkemizin önde gelen ekonomisti aynı zamanda gazetemizin yazarlarından Sami Altınkaya ve ekonomi dünyasındaki gelişmeleri çok yakından izleyip doğru analizleri ile dikkat çeken ekonomist Mert Yılmaz, ilk program günlerinde “Dolar nereye koşuyor?” sorusuna cevap aradılar.
Mert Yılmaz bu soruya şu sözlerle karşılık verdi: “Türk Lirası’nın tepetaklak inişe geçtiği bugünlerde dolardaki yükselişe neden olan pek çok etken ve hata olmasına rağmen yanlışlardan dönülmesi için bazı adımlar da atılmıyor değil. Örneğin Merkez Bankası’nın faiz artışı ile başlayıp Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurulu’nun (BDDK) swap düzenlemesi ve bankalardaki mevduata uygulanan stopaja getirdiği indirimleri doğru adımlar olarak tanımlayabiliriz. Ancak bugüne gelinceye kadar yapılan yanlışlıkları bir günde temizlemek mümkün değildir. Piyasadaki güven erozyonunu ortadan kaldırmak zaman alacaktır. Yanı sıra hesapta olmayan pek çok olay daha yaşanıyor. Azerbaycan-Ermenistan gerginliği, Doğu Akdeniz, Yunanistan’la gerginlik, AB ile yaşananlar bir yana yakın gelecekteki ABD başkanlık seçiminin Türkiye’deki fiyatlamasının etkin olacağına ilişkin öngörülerim var. Pandemiyi de unutmamak lazım. 2020 yılı Mart ayın sonundan bu yana tüm gelişmekte olan ülkelerden olduğu gibi Türkiye’den de para çıkışı oldu. Sonrasında o para belli ülkelere geri dönmeye başladı. Ama dönmediği yerlerden bir tanesi Türkiye oldu. Yaklaşık 14 milyar dolar para çıktı Türkiye’den. Buradan çıkış yolu yabancılar buradan çıkma konusunda neden bu kadar ısrarcı diye sorgulamak gerekiyor. Merkez Bankası rezervleri eritildi, kamu bankalarında açık pozisyonlar yaratıldı ve geldiğimiz yer ne yazık ki burası oldu. Bence iletişimsizlik en büyük sorunumuz. Bir masanın etrafında oturup yabancının bizimle ilgili sorunu nedir ki para çıkartıyor? Bunu tartışmaya açmalıyız. Bunu anlamadığımız ve doğru iletişim kurmadığımız sürece buradan çıkamayacağız.”
EKONOMİDE MAKAS DEĞİŞTİRDİK
“Geçen yıl Merkez Bankası başkanlığında gerçekleşen görev değişikliği aynı zamanda Türkiye ekonomisi için bir makas değişikliği anlamına geliyor. Düşük faiz-yüksek kur. Şu anda bu politikadan vazgeçip faizi artırıp kuru aşağı çekebilir miyiz? O pansuman olur. 2018’de yapıldı, dolara müdahale edildi kur düştü ama sonra tekrardan aynı yere geldi. Evet, doğru adımlar atıldı ama geç kalındı. Piyasalar şimdi biraz daha faiz istiyor. Açıklanan Yeni Ekonomi Programı’nda enflasyon hedefi 10 buçuk. Ancak piyasada bu rakamı telaffuz edeni görmedim en iyi senaryo yüzde 12 enflasyon. Bu yüzde 12’nin üzerinde bir şey vermelisin ki yatırımcı gelsin parasını Türk Lirası’na yatırsın ya da bir miktar dövizini satsın. Ekonomide veya çarşı pazarda fiyat istikrarının sağlanamaması insanları dövize yöneltiyor. Dolayısıyla doğru adımları ne kadar hızlı atarsak bu krizden daha az hasarla çıkarız. Türkiye’de vatandaş kur yükselecek diye döviz alır. Ne zaman ki 7,50 veya 7,70’den dolar alanların ellerini serbest piyasa koşullarında yakarsın ve aşağı iniş yönünde bir panik havası yaratırsan başarılı oluruz.”