Dünya genelinde coronavirüs salgını 200'e yakın ülkede eğitimin aksamasına yol açtı. Pandemi süreci uzadıkça etkili ve güçlü bir uzaktan eğitim sisteminin önemi daha çok ortaya çıktı. Covid-19 salgını nedeniyle Türkiye'de de üniversiteler uzaktan eğitim yapmaya devam ediyor. Bu üniversitelerden biri de Ordu Üniversitesi. Süreci başarıyla yönetmesinin yanı sıra bir taraftan da projeler hayata geçirmek için yoğun bir çalışma yürütüyor. UZEM sistemiyle altyapılarının çok başarılı olduğunu belirten Prof. Dr. Ali Akdoğan, iddialı sözlerle bulunarak şu ifadelere yer verdi: “Altyapımızı geliştirmek için geçtiğimiz sene küçük dokunuşlarda bulunduk. Türkiye’de uzaktan eğitimi en verimli yapan üniversiteler içerisinde 8’inci sırada yer aldık. Hatta ve hatta Bilgi İşlem Daire Başkanlığı’na bağlı sistem odasına 4 milyon civarında yatırım gerçekleştirerek modern hale getirdik. Böylelikle uzun yıllar boyunca dijital anlamda sorun yaşamayacağız. Öğrencilerimize yüz yüze eğitim yapıyorlarmış gibi bir sorun yaşamadan bu hizmeti veriyoruz.”

“Üniversitesi’nin fiziki yapısı akademik araştırmalar için yeterli düzeydedir” diyen Prof. Dr. Akdoğan, “Gelir gelmez açılım yaptık. Anayasaya, YÖK’ün kriterlerine uygun, belediyemiz ve valimizle uyumlu bir çalışma içerisindeyiz. Üniversitenin içinde 250 dönümlük araziyi Sağlık Bakanlığı’na tahsis ederek Ordu Şehir Hastanesi’ne yer açtık. Şehir Hastanesi’nde Sağlık Bakanlığı’nın doktorlarıyla fakültemizin doktorlarının birlikte çalışmasını istedik. Ayrıca yapımı devam eden Tıp Fakültesi’nde morfoloji binası talebinde bulunduk. Onlar da bu beklentilerimize olumlu cevap verdiler. Böylece yakın gelecekte morfoloji binamızı da Sağlık Bilimleri Fakültesi’ne dönüştüreceğiz.” ifadelerine yer verdi.

“Üniversiteler araştırma yuvasıdır”

Rektör olarak atandığı zamandan bu yanda 37 adet uzman doktor aldığını kaydeden Akdoğan, “Hangi alanda doktor açığımız varsa o eksikliği tamamlamaya çalıştık” sözleriyle bilime ne kadar önem verdiğinin altını şu cümlelerle çizdi: “Açıkça söylemek gerekirse tıp fakültesine pozitif ayrımcılık yaptım. Oradaki sayımız şu anda 85 civarında. Bakın üniversite bir şeyi keşfeder ve üretir. Daha sonra bunu nasıl üretebileceğini ortaya koyar ve toplum da bunu kullanır. Üniversitelerin araştırma hususundaki konumu budur. İstiyorum ki burada en ağır ameliyatları yapılabilsin. Ordulular il dışına gitmesin. Mesela Diş Hekimliği Fakültemiz için bana verilen bilgiye göre Türkiye’de ilk 5’in içindeyiz. Bu çok gurur verici bir durum. Ayrıca Ordu İl Sağlık Müdürü’nün bana ifade ettiğine göre şehre Eğitim Aile Sağlığı merkezi kurulacak. Açılışı Şubat ayında gerçekleşecek. Bu aynı zamanda öğrencilere, akademik personele ve üniversitenin çevresinde yaşayan vatandaşlara da hizmet verecek. Bu gibi faaliyetler bizi ileriye taşıyacaktır.”

Fındığın değerini artırmak için çalışma

“Fındığın katma değerini nasıl artırabiliriz? İhracatı yükseltmek için neler yapmalıyız?” sorularına karşılık olarak güzel bir çalışma başlattıklarını söyleyen Prof. Dr. Akdoğan, “Dünya fındığının yüzde 70’ini Türkiye üretiyor. Ordu ile Giresun’un fındık üretimi yüzde 50’yi buluyor. Biz de Giresun Üniversitesi ile fındık öncelikli bir işbirliği yapıyoruz. Bu amaçla Gıda Araştırma Laboratuvarı kurduk. Giresun’da da Fındık Araştırma Enstitüsü var. Bu iki merkezde fındığa katkı sağlamak için çalışmalar yapılacak. Fındıkla uğraşan pek çok deneyimli sanayicimiz, tüccarlarımız var. Benim görevim de üniversitemizdeki hocalarla onları bir araya getirmek.” dedi.

Ordu’ya müjdeli haber

ÖSYM tarafından düzenlenen Yükseköğretim Kurumları Yabancı Dil Sınavı, 41 ilde gerçekleştiriliyor ve maalesef bu illerin içinde Ordu yer almıyor. Konuyla ilgili konuşan Prof. Dr. Akdoğan, “Bu sorun bana iletildiğinde yazıyı ÖSYM Başkanlığı’na gönderdim. Ardından ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Halis Aygün’ü aradım. ‘Ordu’da yabancı dil sınavının yapılmasını istiyoruz’ dedim ve konuyla ilgilenmesini söyledim.” diyerek müjdeli haberi de verdi.