Hazine ve Maliye Bakanı Nebati: Atacağımız daha çok adımlar var
Hazine ve Maliye Bakanı Nebati, “Biz kendimize güveniyoruz. Siz ülkenize, Cumhurbaşkanınıza, kabinesine, bürokrasisine güvenin, kendi kendinize, şahsiyetinize güvenin. Atacağımız daha çok adımlar var" dedi.
info@karadenizekonomi.com / 12.04.2022
Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, Atatürk Kültür Merkezinde düzenlenen "Mardin İş Dünyası ile Buluşma" programında, Mardin'in Mezopotamya'nın merkezinde 7 bin yılı aşan tarihiyle çok kültürlü yaşam tarzı ve tarihi dokusuyla adeta bir açık hava müzesini andırdığını söyledi.
Mardin'in önümüzdeki yıllarda çok daha fazla turist çekeceğine inandığını kaydeden Nebati, "Bölge evet ihmal edilmişti ama 2002'de Sayın Cumhurbaşkanımızın önderliğinde AK Parti hükümeti olarak atılmış olan adımlar, yapılmış olan projelerin tamamlanmasıyla bu bölge adeta büyük bir kalkınma çağı yaşıyor. Çünkü geçmişin bütün olumsuz izlerinin silindiği ve her ülke vatandaşının eşit koşullar içerisinde yaşadığı, her nefes alan canlının bu ülkenin en önemli unsuru olduğuna inanan bir liderimiz var." ifadelerini kullandı.
Yeşil deniz olarak anılan ve ülkenin en önemli tarımsal üretim merkezlerinden kabul edilen Mardin ovasının ülkenin tarımını çeşitlendirdiğini ve zenginleştirdiğini anlatan Nebati, ülke tarımında önemli paya sahip olan kentin bitkisel üretim değerinin son 10 yılda yüzde 248 oranında artış sağlayarak 4,3 milyar lira düzeyine ulaştığını bildirdi
Mardin'in tarımsal gelişimini hızlandırmak için tarımsal destekleri 2021 yılına göre yaklaşık 12 kat arttırdıklarını vurgulayan Nebati, tarımdaki sulamada elektrikte KDV oranını düşürdüklerini aktardı.
Bakan Nebati, şöyle konuştu:
"Mardin yıllık ortalama 3 bin saat güneş süresine sahip. Bu sürenin iyi değerlendirmesi lazım. Rahatlıkla Allah'ın bize bahşettiği bu ovada güneşin enerjisinden faydalanacak, ivme kazandıracak çalışmalarımızı yapmamız lazım. Böylece iddiamız olan tarımsal üretimde de kendi kendine yeten ve fazlasını ihraç eden önemli bir adımı atmış olacağız. Elhamdülillah bu yıl yağmur yağdı. Kar senesi var, bereket senesi. İnşallah bütün Türkiye'de bu güzel imkanı en iyi şekilde kullanacağız."
"Bizim iddiamız, Türkiye'nin stratejik konumunun sağladığı fırsatlardan maksimum seviyede faydalanabilmektir. Ve bizim bir iddiamız daha var. Türkiye ekonomisini dünyanın ilk on ekonomisi arasına sokmaktır. Küresel düzeyde lider bir ülke olma gibi bir iddiamız var." ifadelerini kullanan Nebati, onun için iş insanlarını dinlemeye geldiklerini kaydetti.
İddia sahibi olmanın öz güven gerektirdiğini dile getiren Nebati, şöyle dedi:
"Eğer öz güvenini inşa etmiş, geniş ufuklara sahip iseniz ve bunların içerisine gençleri de katıyorsanız, iyimserliği bir düstur olarak alıyorsanız, karamsarlığı elinizin tersi ile itiyorsanız, yerli aracı, uçağı, teknolojiyi, İHA'ları, SİHA'larınızı yaparsınız. Eğer karamsarlığı iter, öz güveninizle iddialarınıza yönelik olarak çalışırsanız yollarınızı, köprülerinizi bitirir ve dünyanın etkilenmiş olduğu salgın döneminde ülkenizi farklı bir noktaya taşırsınız. Eğer öz güveniniz ve iddianız varsa, zorlukların üstesinden nasıl geleceğinizi bilip ve bu zorluklara karşı her türlü enstrümanı en iyi şekilde geliştirirsiniz. Eğer bir iddianız varsa, iddianızı destekleyecek somut önerilerle ortaya çıkarsınız ve bu somut önerilerle karamsarlığa dönüştürülmeye çalışılan toplumu en iyi şekilde sevk ve idare edersiniz. Eğer iddianız ve öz güveniniz güçlüyse, güçlü bir lideriniz varsa, Türkiye'nin bulunduğu konumun en önemli jeopolitik imkanları sağlayan bir ülke konumunda olduğuna inanıyorsanız, Allah'a da hamdediyorsanız, merak etmeyin her türlü zorluğun üstesinden gelirsiniz."
"Öz güvenimiz kuru bir öz güven değil. Son 20 yılda bu ülkenin nereden nereye geldiğini ortaya koyan somut, bitmiş projeler, atılmış adımlar, ülkenin nereden nereye geldiğini gösteren kanıtlayan net rakamlarla ortaya koyduk. Biz 20 yıl öncesi Türkiye'si değiliz." diyen Nebati, 21. yüzyıla damga vuran bir ülke olduklarını aktardı.
"Atacağımız daha çok çok adımlar var"
Cumhurbaşkanı Erdoğan önderliğinde her türlü olumsuzluğu en iyi şekilde sevk ve idare eden bir ülke olduklarını ifade eden Nebati, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Biz kendimize güveniyoruz. Siz ülkenize, Cumhurbaşkanınıza, kabinesine, bürokrasisine güvenin, kendi kendinize, şahsiyetinize güvenin. Atacağımız daha çok adımlar var. İşte bunun için de yepyeni bir dönüşümü gerçekleştirelim dedik. Yeni Türkiye modeline Türkiye ekonomisi modelini 20 Aralık'ta Sayın Cumhurbaşkanımızın önderliğinde sizlerle paylaştık. Zorlukların ne olacağını bilerek, zorlukları kestirerek, bu zorlukların üstesinden nasıl geleceğimizi bilerek adımlarımızı atıyoruz."
"Rusya-Ukrayna, kimsenin bu noktaya geleceğini, beklemediği bir ortamda bile biz çalışıyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız İstanbul'u bir merkez haline getirecek diplomasi örneği oluşturacak adımlar atıyor." değerlendirmesinde bulunan Nebati, Türkiye'nin ortaya koyduğu performansla adeta 21. yüzyıl ülkesi olma idealini gerçekleştirecek adımları sergilediğini bildirdi.
"Biz başarıların altına imza attıkça bizi karalıyorlar"
Onun için eğitimden sağlığa, fiziki beşeri ve sanayi alt yapısından ihracatta, bankacılıktan kamu kesimine ve sosyal güvenliğe kadar bir çok alanda önemli kazanımlar elde ettiklerine dikkati çeken Nebati, şöyle devam etti:
"Son iki yılda tüm dünya gibi bizleri de etkisi altına alan küresel salgın koşullarını bu güçlü temellerimiz sayesinde atlattık. Böylece 2021'de kaydettiğimiz yüzde 11'lik büyümeyle G-20 ülkeleri içerisinde en yüksek büyüme performansı gösteren ülke olduk. Bu yüksek büyümeyi aynı zamanda iç talep ve dış talep arasında dengeli bir kompozisyon da elde ederek, önemli bir başarıya imza attık. Biz başarıların altına imza attıkça bizi karalıyorlar. Olsun, biz çalışmaya devam edeceğiz, işimizi yapacağız. Şubat ayı itibarıyla yıllık bazda 2,3 milyon yeni istihdam oluşturduk. Dünyanın salgınla karşı karşıya kaldığı son yüz yılın en şiddetli 2 yılında bunu yaptık. İşsizlik açıklandı işte, 10,7’ye düştü. Lütfen hatırlayın 2 yıl önce salgın başladığında 'işsizlik patlayacak, fabrikalar kapanacak' diyorlardı. Zorluklar aşılmak içindir. Bu zorlukların üstesinden geldik, bizim bir iddiamız var ve menzilimiz var. Bu bölge kalkınacak, Türkiye kalkınacak. Ve Türkiye, 21. yüzyılın hak ettiği seviyeleri en hızlı şekilde yakalayacak. Bizim iddiamız, tarımda ve enerjide ithalata bağlı olmayan bir ülke konumuna gelmek."
Bu zorlukların üstesinden geldiklerini, her türlü zorluğun üstesinden gelebilecek kabiliyet, güç ve öz güvenin olduğunu dile getiren Nebati, şunları söyledi:
"Problem, sorun, zorluk ne derseniz deyin enflasyon, üretimde, istihdamda, ihracatta sağladığımız bu olumlu görünümü son dönemde ortaya çıkan yüksek enflasyon, hayat pahalılığını yenerek daha da pekiştirmek istiyoruz. Önümüzdeki dönemde öncülüğümüz halkımızın refahını arttırmak için alım güçlerini eskisinin üzerine çıkarmak bunun için de enflasyonu makul seviyelere düşürmek olacaktır.
Enflasyon sadece bizim değil tüm dünyanın meselesi olsa da bu sorunu kalıcı şekilde ortadan kaldırmak için var gücümüzle çalışıyoruz, enerji sarf ediyoruz ve elimizden gelen her türlü gayreti ortaya koyuyoruz."
Finansal istikrarı sağladıklarını, yatırım ortamını güçlendirdiklerini belirten Nebati, böylece döviz kurlarında piyasa koşulları içerisinde sağladıkları istikrar ile enflasyon üzerindeki baskıları azalttıklarını dile getirdi.
Bakan Nebati, şunları kaydetti:
"Mevcut durumda faiz ve kur üretim ve yatırım ihracat açısından uygun yönetilebilir bir noktaya gelmiştir. Ancak geçtiğimiz aylarda ortaya çıkan Rusya-Ukrayna savaşı özellikle enerji ve gıda gibi küresel emtia fiyatlarındaki artışı daha da hızlandırdı. Örneğin, 2020 yılında ortalama 43 dolar civarında olan petrolün varil fiyatı şu an 100 dolar seviyesinde. 2020'de 9,6 avro olan doğal gazın fiyatı şu anda 107 avro civarında. 2020'de 98 olan küresel gıda endeksi şimdi 160 seviyesindedir. Ve 2020'de 5 dolar olan buğdayın fiyatı şu anda 10 dolar. Küresel gelişmeler ve Rusya-Ukrayna savaşının etkileriyle artan girdi maliyetleri yıllık enflasyonun mart ayında 61,1 seviyesine yükselmesine sebep oldu. Enflasyondaki yükselişe bağlı olarak fiyatlama davranışları ve enflasyon beklentilerinin de kötüleştiği bir dönemi yaşadık. Bunun farkındayız.
Son dönemde tüketici enflasyonundaki artışta döviz kuru ve emtia fiyatları gibi arz yönlü maliyet artışı kaynaklı faktörler ön plana çıktığı için enflasyondaki bu artışın geçici olduğunu değerlendiriyoruz. Diğer taraftan fiyat artışlarını vatandaşlarımıza sınırlı yansımasına yönelik adımlarımızı atmaya devam ediyoruz. Gıda ürünleri, temel ihtiyaç maddeleri ve tarımsal sulama ile meskenlerde kullanılan elektrikte KDV indirimini yaptık. Kurduğumuz enflasyonla mücadele timleri vasıtasıyla gerçekleştirilen bu indirimlerin etiketlere yansıyıp yansımadığını kontrol ediyoruz. Fahiş fiyat, fiyat manipülasyonu ve stokçuluğa asla izin vermiyor, bunun için tüm önlemleri alıyoruz. Bu kapsamda sadece 40 bini aşkın işletmeyi bizzat saha denetimine tabi tuttuk. Bazı bakliyat ürünlerine, yemlik ürünlere, karkas et ve sağlık bitkilerine ihracat kısıtlaması getirdik. Bitkisel yağlarda 30 Haziran'a kadar gümrük vergisini sıfırladık."
Tarım ürünlerine yönelik rekolte ve fiyat gelişmesini önceden tespit etmek üzere erken uyarı sistemini kurduklarını, maliyetleri düşürmek için de yoğun bir şekilde bunun kurulumunun tamamlandığını bildiren Nebati, tarım ve hayvancılığa yönelik çalışmaları ve yapılan destekleri aktardı.
Altın tasarruf ekonomi sistemiyle sisteme dahil olan firma sayısının artmasıyla altının da tasarruf aracı olarak kullanılmasında piyasaya girmesinde ve dahil olmasında önemli adımlar attıklarını bildiren Nebati, şöyle dedi:
"Bu adımlara ek olarak yurt içi tasarruf sahiplerini enflasyona karşı koruyacak alternatif yatırımları üzerinde de çalışıyoruz. Bu enstrümanlar ve atacağımız ilave adımlarla beklentileri düzelterek enflasyonu yıl sonu makul bir seviyeye getireceğiz. Biz belli bir plan çerçevesi içerisindeyiz. Adımlarımızı atıyoruz. Bu adımlarımızın etkilerini zaman içerisinde görüyoruz. Enflasyon konusunda atılan adımlarla yıl sonuna gelecek makul seviye ve sonrasında emin olun bu sıkıntılı dönemi geçtiğimizde yine aynı karamsarlıklara karşı biz toplum olarak galip geleceğiz. Biraz sabır. Atmış olduğumuz bu adımlarla yatırımın, üretimin ve ihracatın ne kadar elzem olduğunu özellikle son yıllarda küresel tedarik zincirinde yaşanan değişimlerde ülkemiz için nasıl fırsatlar doğurduğunu farkındayız. Bu nedenle sizlere ülkemizin dünyada ilk 10 ekonominin arasına girmesini sağlamak için daha fazla yatırım, üretim ve ihracatı tavsiye ediyorum. Sadeleştirme kapsamında gıda üretimini tesliminde KDV oranlarında değişiklik yaptık. KDV iadesi yoluyla finansmana hızlı bir şekilde firmalarımızın erişimini sağlayacak adımlar attık. Dünyada yeşil dönüşümün getirdiği fırsatlardan yararlanmanızı tavsiye ediyoruz. Değerli yatırımcılar ve iş insanları kulaklarınızı iyi açın. Özellikle yeşil dönüşümün getirdiği fırsatlardan yararlanmanızı tekrar tekrar tavsiye ediyorum. Çok önemli bir fırsatlar bütünlüğü sunuyor."
Bakan Nebati, "Önümüzdeki yıl doğal gazın ilk vanasını çevireceğiz ve nükleer enerji santralimizin ilk ünitesini açacağız, inşallah dünyadaki bu sorunların bertaraf edildiği savaş etkilerinin azaldığı bir yılın sonunda yani 2023'te Cumhuriyetin kuruluşunun 100. yılında Türkiye temel alt yapı yatırımlarını tamamlamış, geleceğe güvenle bakan, umutlu, dirayetli, öz güvenli ve kararlı duruşuyla 2053'ün hazırlığını yapacak. Emin olun önümüzdeki engeller gittikçe azalıyor. Bunları da aşacağız. Enflasyonu da aşacağız. Sıkıntıları aşacağız. Yeter ki siz üretim, yatırım yapın." değerlendirmesinde bulundu.
AR-GE faaliyetlerine destek vermeye devam edeceklerini, proje bankacılığını yaygınlaştıracaklarını belirten Nebati, mega endüstri bölgelerinin kurulmasını teşvik etiklerini bildirdi.
Türkiye'yi sanayinin konuşulmadığı dönemlerden altyapısını büyük ölçüde tamamlamış, kaynaklarını üretime ayırabilen bir ülke haline getirdiklerine dikkati çeken Nebati, şunları kaydetti:
"Ufkunuzu geniş tutun. Ufku geniş olan iyimser olur. Öz güvenini inşa etmiş değerli vatandaşlarımızın destekleri ve çalışmalarıyla 21. yüzyıl Türkiye'nin yüzyılı olacaktır. 21. yüzyılda küresel düzeyde lider bir ülke konumuna geleceğimiz iddiasını sürdürüyor, daha güçlü bir şekilde sürdürüyoruz. Vahşi sulamaya karşıyız. Vahşi sulamadan vazgeçin. Size damla ve yağmurlama sulamada her türlü desteği veriyoruz. Lütfen vahşi sulamadan vazgeçin. Elektrikle ilgili yaşadığınız problemin giderilmesinde 4 yılda amorti eden fakat 1 artı 7 yıl yüzde 50 hibeyle imkan sağlayan GES'lerinizi kurun. Problemi kökünden çözün. Size balık vermeyi değil, balık tutmayı öğretmek istiyoruz. Bu topraklar bizim dedelerimizin topraklarıdır. Bu toprakları vahşi sulamayla ne olursunuz çoraklaştırmayın. Elektrikte yüzde 25 destekleme var. Damla sulama girebilirsiniz. GES'e girerek elektrik kesintilerinden ve yüksek faturalardan kurtulun. Damlama sistemine girerek verimdeki artışın, katma değerini alıp cebinize koyun. Her gün yaşanan elektrik kesildi, kesilmedi, faturam ödendi, ödenmedi probleminden temelli olarak kurtulun."
Üretmek ve hizmet etmek istediklerini ifade eden Nebati, toprağın önemine değindi.
Bakan Nebati konuşmasını şöyle tamamladı:
"Bu toprak bize saygı gösterin diyor. Gelin bu toprağı damlama sulamayla, gelin bu toprağı yağmurlama sistemiyle saygı gösterelim. Ne kadar çok saygı gösterirsek o kadar çok verir. Bu son iki yıldaki salgın ve Rusya-Ukrayna savaşı dünyada tarımın ne kadar önemli olması açısından kendisini kanıtlamış oldu. Arz güvenliği her toplum için önemli oldu. Üretilen gıdaların içeride tüketilmesi öncelikli oldu. Allah bize vermiş toprağı, havayı. Suyu, güneşi vermiş. Diyor ki bunu en iyi şekilde değerlendirin. Biz de diyoruz ki, bu toprağa biz saygı göstereceğiz. Bu toprağı koruma kollama faaliyeti de bizlerin olsun. Biz emek verelim. Bizden de bu konuda ne istiyorsanız emirlerinize amadeyiz."
Mardin Valisi Mahmut Demirtaş ile Ticaret ve Sanayi Odası Mehmet Ali Tutaşı da birer konuşma yaptı.
Programa, AK Parti Mardin milletvekilleri Şeyhmus Dinçel ve Cengiz Demirkaya, AK Parti İl Başkanı Faruk Kılıç, AK Parti MKYK üyeleri Orhan Miroğlu ve Cüneyt Yüksel, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ile iş insanları katıldı.
Bakan Nebati, daha sonra AK Parti Mardin İl Başkanlığını ziyaret ederek, İl Başkanı Faruk Kılıç ve partililerle görüştü.
Merkez Artuklu ilçesinde tarihi Kasımiye Medresesi'ni gezerek, medrese hakkında bilgi alan Nebati, burada vatandaşlarla fotoğraf çektirdi.
Daha sonra Valiliğin bir otelde düzenlediği iftar programına katılan Nebati, burada yaptığı konuşmada, bir araya gelmeyi, birlikte olmayı, iftar açmayı ve dua etmeyi özlediklerini söyledi.
Bakan Nebati, "Çok şükür salgının o sert yüzü, yorucu yüzü bir tarafta kaldı. Artık işimize, gücümüze bakıyoruz, iftar sofralarında bir araya geliyoruz ve ramazan ayının bize vermiş, bahşetmiş olduğu o rahmani duyguyla bölüşüyor, paylaşıyor ve ibadetlerimizi en iyi şekilde yerine getirmeye gayret ediyoruz." diye konuştu.
Mardin'deki temaslarına değinen Nebati, kentte çok verimli toplantılar yaptıklarını belirtti.
Bölgenin önemli ve güzel şehirlerinden biri olan Mardin'in tarım, ticaret ve turizm şehri olduğunu aktaran Nebati, kentin ürettiğini, paylaştığını, 1 milyar dolara yaklaşan ihracatıyla bu ülkede farklılığını ortaya koyduğunu bildirdi.
"Dünya ülkemize bir başka önem veriyor"
Türkiye'nin de aynı şekilde büyüdüğünü bildiren Nebati, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Türkiye işine bakıyor, yoluna devam ediyor ve her gelen zorluğun üstesinden öylesine geliyor ki palazlanıyor, güçleniyor. Çünkü şunu biliyorum ki her kriz, her sıkıntı, her zorluk aşıldığında bünyemiz, ülkemiz, toplumumuz, devletimiz güçleniyor. İnsanımız daha olgunlukla bakıyor, dünya ülkemize bir başka önem veriyor. Çünkü biliyorlar ki 21. yüzyıl, yani bu yüzyıl Türkiye'nin yüzyılı. Bu ülke son 20 yıldır ortaya koymuş olduğu performans ve özellikle salgın döneminde ortaya koymuş olduğu pozitif ayrışma gücüyle dünyanın en gelişmiş ülkeleri dahil olmak üzere, dünya küçülürken büyüyen, dünya tek haneli büyürken çift haneli büyüyen ve üreten, istihdamını artıran, ihracatını artıran, üretimini çeşitlendiren ve salgın krizinde bile 30 milyona yakın turisti kabul eden, 24,5 milyar dolar gelir elde eden, farklılığını kanıtlayan bir ülke. Bugün bu ülke İHA'sıyla, SİHA'sıyla, savunma sanayinde ortaya koymuş olduğu ileri teknolojik ürünleriyle, sağlık sektöründeki başarılarıyla, ulaşımdaki başarılarıyla, altyapı yatırımlarını tamamlamış ve 2023'e bu ülkeyi şahlanan ülkeler seviyesine getirecek bütün işlemleri çoğuyla tamamlamış bir ülke. Bundan sonrası ne olacak 2023'te kendi aracımızla elektrikli aracımızla yollara çıkacağız. Karadeniz'deki gazın vanasını açacağız. Nükleer santralimizin ilk ünitesini açmış olacağız. 2023'te yatırımlarını tamamlamış bir ülke olarak ileri teknolojilerle donatılmış mega sanayi merkezleriyle farklılığı daha da geliştireceğiz. Bu ülke Mardin'iyle, Burdur'uyla, Edirne'siyle, Ağrı'sıyla, Trabzon'uyla, Ankara'sıyla bir bütünlük içerisinde başarıdan başarıya koşmaya devam edecek. Muhtarlarımızın maaşlarını asgari ücrete getirdik ve yasası da geçti. İnşallah Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girecek. Sabit gelirliler başta olmak üzere Türkiye'deki her kesimin ihtiyaçlarını en iyi şekilde giderecek bir yönetimle yönetildiğini iyi biliyor."
"Biz çalışmaya devam edeceğiz"
Çalışmaya, koşturmaya bir ve beraber olmaya devam edeceklerini aktaran Nebati, şunları söyledi:
"Birileri 'yandık, bittik, öldük, mahvolduk' diyecek. Burdan tekrar tekrar sesleniyorum, çalışanlar, üretenler, öz güven sahibi olanlar, bir ufku, vizyonu olanlar, yani iyimserler topluluğu Türkiye'yi sırtında taşıyanlar yine bu işi başaracak. Merak etmesinler kötümserler, yaygara yapanlar, kötülük söyleyenler birtakım manipülatif, spekülatif söylemlerle ülkeye zarar verenler de dahil olmak üzere bu ülkenin iyiliklerinden faydalanacaktır. Biz çalışmaya devam edeceğiz. Bu çalışmanın önderi de lideri de Sayın Cumhurbaşkanı'mız Recep Tayyip Erdoğan'dır. Anlıyor, biliyor ve ona göre politikalarını oluşturuyor. Biz kabine mensupları da bu politikaları çerçevesi içerisinde talepleri en hızlı bir şekilde yerine getirmeye gayret ediyoruz. Rabb'im birlik ve beraberliğimizi korusun. Aramıza giren her türlü nifakı yapanların şerrinden korusun."
Mardin Valisi Mahmut Demirtaş ise birlik ve beraberliğe vurgu yaparak, ayrıştırmaya, bölmeye çalışanlara verilecek en güzel cevabın birliktelik olduğunu söyledi.
Programa, AK Parti Mardin milletvekilleri Şeyhmus Dinçel ve Cengiz Demirkaya, AK Parti İl Başkanı Faruk Kılıç, AK Parti MKYK üyeleri Orhan Miroğlu ve Cüneyt Yüksel, Mardin Cumhuriyet Başsavcısı Aydın Turhan, İl Emniyet Müdürü Mahmut Karabulut, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, muhtarlar ve iş insanları katıldı.