“İklimi görmeye çalışıyoruz”
Durak Fındık Yönetim Kurulu Üyesi Kadir Durak, “Reel sektörümüze uygun koşullarla kredi sağlamaları ve yapıcı hareket etmeleri beklenmektedir. Böylelikle reel sektörümüz finansal iklimi görüp yatırıma, üretime, ihracata ve istihdama azami katkıyı yapmaya devam edecektir” dedi.
info@karadenizekonomi.com / 29.08.2022
“UYGUN KREDİ SAĞLANIRSA HERKES KAZANIR”
Durak, dünyadaki ve Türkiye'deki ekonomik iklimin nereye evrileceğini görmeye çalıştıklarını belirterek, “Fındıkçıyı zor bir eylül ayı bekliyor. Çünkü finansmana ulaşım konusunda bazı tereddütlerimiz var. Zira ülkemizde yatırım yapan, ihracat ve istihdam sağlayan her firma, milli değerimizdir ve korunması gerekmektedir. Diğer taraftan yaşanan yüksek enflasyon ve maliyet artışları nedeniyle; yatırım ve işletme sermayesi için kredi ihtiyacı, geçmiş dönemlere göre daha da artmıştır. İşletme sermayesi kredileri, özellikle KOBİ’lerin faaliyetlerini sürdürebilmesi için kritik hale gelmiştir. Dolayısıyla, artan işletme sermayesi ihtiyacı da dikkate alınarak, alınan tedbirlerin yan etkileri konusunda hassas olunması; bankacılık sisteminin de krediye erişimi kolaylaştırması gerekmektedir. Bankalarımızdan da fonlama maliyetlerini de dikkate alarak, reel sektörümüze uygun koşullarla kredi sağlamaları ve yapıcı hareket etmeleri beklenmektedir. Böylelikle reel sektörümüz, her türlü olumsuz koşulları en az hasarla atlatarak; yatırıma, üretime, ihracata ve istihdama azami katkıyı yapmaya devam edecektir. Bunların aşılmaması durumunda zor bir dönem yaşanacaktır. O nedenle bunları nasıl aşacağımızın çalışması içerisindeyiz. 2022 fındık sezonu bu sorunların gölgesinde devam ediyor. Zor bir sezon bizleri bekliyor. Çözülmesi gereken sorunlar çözüm bekliyor. 1 Eylül itibariyle 2022 fındık sezonu arz ve talebe göre şekillenecek burada TMO alımlarının hızı ve Avrupa’dan gelen taleplerin önemi büyük olacak” diye konuştu.
BDDK’nın, TL kredi kullanımında şirketlerin döviz varlıklarını 15 milyon TL'yi aşmaması sınırı getirmesi kararını da değerlendiren Durak, “Bu politikaların mecburiyet sonucunda uygulandığını düşünüyorum. İhracatçıların bunu tolere etmesi çok kolay değil. Zor bir süreç. Biz de elimizden gelen anlayışı göstermeye çalışıyoruz ama ihracat yapabilmek gerçekten kolay bir mevzu değil” ifadelerine yer veriyor.
YİNE DEVLER ARASINDA
İstanbul Sanayi Odası tarafından her yıl açıklanan 500 Büyük Sanayi Kuruluşu listesinde 191., Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin açıkladığı İlk 1000 İhracatçı listesinde ise 119. sırada yer alan Durak Fındık, yatırımlarına devam ediyor. Şirketin Yönetim Kurulu Üyesi Kadir Durak, “İhracatımızı geliştirmek için çalışmaya ve kendimizi geliştirmeye devam ediyoruz. Müşterilerimize kaliteli ürün temin edip, ihracatımızı artırmayı sürdürüyoruz” dedi.
PROFESYONELLİK ARTMALI
Karadeniz’in ihracatçı firma sayısını artırması gerektiğini dile getiren Durak, “Bugünkü şartlarda ihracat yapmak kolay değil çünkü bir finansman yaratmanız ve yatırım yapmanız gerekiyor. O nedenle bölgede bu ayrışmanın ve konsültasyonun devam edeceğini düşünüyorum. İhracatçı firma sayısı, 15 sene önceye göre bugünkünün üç katıydı. Ayrıca, maalesef sektörün işe bakışı kısa vadeli ve çok yüzeysel. Avrupa ülkeleri daha profesyonel bir yapılanma ve kurumsal kimlik istiyor. Bunlara cevap vermesi gerekiyor. Türkiye'deki üretici firmalar bunlara cevap veremediğinde maalesef oyunun dışında kalıyor” diye konuştu.
“RİTİM BOZUKLUĞU VAR”
Durak, dünyanın ekonomik krizle boğuştuğunu belirterek, “Pandemi, Rusya-Ukrayna savaşı, ardından enerji fiyatlarının yükselmesi büyük sorun yaşatıyor. Gıda enflasyonu Türkiye’de olduğu gibi birçok ülkenin de öncelikli sorunları arasında. Ekonomide normalleşmenin ne zaman yaşanacağına dair net bir cevap vermek oldukça zor. Bu fiyat seviyelerinin kısa zamanda gerileyeceğini düşünmüyorum. Bu seviyeler kalıcı bile olabilir çünkü dünyada bir ritim bozukluğu var” ifadelerine yer verdi.
TEMİZ ENERJİYE YATIRIM
İş yapış biçimlerini kolaylaştıracak yatırımlara öncelik verdiklerine vurgu yapan Durak, “İşletmelerimizin çatısını güneş enerjisi panelleriyle döşeyip hem temiz enerjiyi sürdürülebilir kılmak hem de enerji maliyetlerimizi bir an olsun düşürmek istiyoruz. Bunun dışında bir de yeni depo yatırımımız var. Bu ekonomik konjonktürün içerisinde borçlanarak yatırım yapmak istemiyoruz. Şimdi, riskleri minimize etme zamanı. İşlerimize ve yatırımlarımıza bu şekilde devam ediyoruz” dedi.