Ordu Serbest Muhasebeciler ve Mali Müşavirler Odası Başkanı Bahadır Baş, “Türkiye’de asgari ücret 2016 yılında kadar yılda 2 defa açıklanıyordu, 2016 yılından itibaren yılda bir defa açıklanmaya başlandı. Ancak 2020 yılında yaşadığımız pandemi (salgın) ve gerekse son aylarda açıklanan enflasyon rakamlarına baktığımızda durumun farklı olduğu görülüyor. Yüzde 19 civarı enflasyondan bahsediyoruz. Aslında halkın hissettiği enflasyon rakamının daha yukarılarda olduğu kamuoyu tarafından algılanıyor. Yüzde 30’ların üstünde olduğu iddia ediliyor. Bunu nereden biliyorsunuz dediğiniz zaman elektrik, su ve doğalgaza yapılan zamları kontrol ettiğimizde gerçek enflasyonun farklı çıktığı görülüyor. Sepette açıklanan enflasyonun dışında halkın hissettiği enflasyonun çok daha yukarıda olduğunu düşünüyoruz.” dedi.

İNSANLARA NEFES ALDIRABİLMEK İÇİN ZORUNLULUK

Baş, sözlerine şöyle devam etti. “Böyle durumlarda enflasyonun yüksek olduğu dönemlerde dar gelirlilerin de lehine bir kayıp söz konusudur. Türkiye’de yaklaşık 10 milyon insan asgari ücret ile çalışıyor. Bu insanların bir pandemi (salgın) iki bu tür enflasyonun yüksek olduğu dönemlerde biz asgari ücreti yılda ikinci 6 ay için yeniden belirlenmesini istiyoruz. Bu artık bir zorunluluk haline geldi. Dar gelirli insanlarımızın az da olsa nefes alabilmesi için bunun yapılması gerekiyor. Dar gelirli insanımızın enflasyonla birlikte artan fiyatlar karşısında ezilmemesi için bunun yapılması gerekiyor. Bu gerçekten zorunluluk haline geldi.” diye konuştu.