Başkan Karataş yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı; “Yakın zamanda piyasalarda devam eden finansal dalgalanma ile ilgili endişelerimizi vurgulayan bir açıklama yapmıştık. Sürecin endişelerimizi arttıracak şekilde ilerlemeye devam ettiğini üzülerek müşahede etmekteyiz. Merkez Bankası’nın faiz indirimlerinin devam etmesi, piyasa dinamiklerinin yönünün tersine bir adım olarak kalmakla birlikte döviz kurlarında devam eden yukarı yönlü hareket rekabetçi kur anlayışı ile çizilen olası sınırları da zorlamaya başlamıştır. Buradaki asıl sorun temelde yüksek faiz ya da yüksek kur değil, esasen döviz kurunun artık “öngörülebilir” olmamasıdır” dedi.

Fiyatlandırma problemi hakkında da açıklama yapan Karataş;“Bu durum hem üreten kesim için hem perakendeci için bir “fiyatlayamama” sorunu olarak geri dönmekte ve daha önceki açıklamamızda da vurguladığımız gibi tedarik zincirinde üreticiden başlayarak son noktadaki tüketiciye kadar devam eden bir aksaklıklar silsilesinin önünü açmaktadır. Fiyatlayamama problemi sürdükçe de hem ürününü satmak isteyen yerine aynı maliyetle yenisini koyamamaktan hem de ürünü alan aynı maliyetle tekrar alamayacağından endişe duymaktadır. Üreticinin ve perakendecinin düzensiz artan maliyetleri, hızla yükselen lojistik maliyetleri, inşaat sektöründen başlayarak diğer birçok sektörde hızla yaşanan ani maliyet artışları, enerji girdilerinin hızlı artışı, tüketicinin yüksek kur ve hızlı artan maliyet ortamında alım gücünün hızla zayıflaması gibi etkenler iş dünyasını içinden çıkılmaz bir kısır döngüye ve dolaylı olarak bir darboğaza doğru hızla sürüklemektedir” ifadelerini kullandı.

Varılan noktada hükümet tarafından alınması elzem olan acil önlemler mevcuttur diyen Karataş; “Son 2 yıldır pandemi sürecinde önemli bir güç kaybı yaşamış iş dünyası mevcut durumu sübvanse edebilecek kaynağa sahip değildir. Bu noktada devletimizin gerekli adımları atmasını beklemekteyiz. Olası acil tedbirler kapsamında; asgari ücretle çalışan kesimin alım gücünü düşürecek yaklaşımlardan uzak durularak enflasyon oranında artış yapılması, asgari ücretin işverene maliyeti noktasında vergi yükünün hafifletilmesi, KGF ve diğer olanaklar kullanılarak özellikle KOBİ’lere yönelik koşulları uygun, kapsamı olabildiğince geniş ve erişimi kolay finansman olanaklarının acilen duyurulması, maliyet artışlarından yoğun etkilenen sektörler öncelikli olarak en azından fiyat dalgalanmasının devam ettiği süreçte KDV desteği sağlanması ve piyasalarda oluşan fiyat istikrarsızlığından faydalanmaya çalışanlara yönelik gerekli tedbirlerin ivedilikle alınması gibi tedbirler öncelikli olarak değerlendirilebilir. Devlet büyüklerimizin bu noktada ivedilikle bir yol haritası belirleyerek, kararlılıkla uygulamaya başlaması dahi olumu bir geri dönüşün başlangıç adımlarını oluşturacaktır. İş dünyası olarak bizler şu ana kadar olduğu gibi bundan sonra da devletimizin yanında durmaya, sorunların çözümü noktasında elimizden gelen fedakarlıkları yapmaya devam edeceğiz. Birlik ve beraberlik içinde bu zor zamanları da atlatacağımıza inancımız tamdır” açıklamalarını yaptı.