Baştuğ, Bloomberg HT'ye yaptığı açıklamalarda Merkez Bankası’nın zorunlu karşılık hamlesinin bankaların döviz likiditesi anlamında negatif etki yaratmayacağını belirtirken, sektörün sermaye açısından sağlıklı olduğunu vurguladı.

Zorunlu karşılık önemli etki yaratmayacak

Merkez Bankası'nın zorunlu karşılık hamlesinin döviz likiditesi konusunda bankalara negatif bir etki yaratmayacağını söyleyen Baştuğ, “Artık sektörde yabancı para bilanço çok farklı bir yere geldi. 250 milyar dolara yakın döviz mevduatı, 125 milyar dolar döviz cinsinden kredi var. Bankaların şuan kullanamadıkları önemli bir döviz bolluğu var. Dolayısıyla zorunlu karşılıklara transfer yapmak bankaları etkilemeyecektir.” dedi.

Baştuğ, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun (BDDK) geçen hafta cuma günü açıkladığı bireysel kredilerdeki vade azaltımı kararıyla ilgili olarak da bir günde toplam kullanım hacminin yüzde 10 azaldığını gördüklerini söyledi.

Takibe atma esnekliğinin bitmesi yerinde bir karar

BDDK'nın pandemi döneminde uyguladığı sorunlu kredilerin takibe atma süresine ilişkin esneklik uygulamasının 30 Eylül'de son bulmasının çok yerinde bir karar olduğunu çünkü sürekli bunu taşımanın mümkün olmadığını söyleyen Recep Baştuğ, "Pandemi şartlarında yapılan bir uygulamaydı. Bence eylül ayı itibari ile son bulması son derece sağlıklı bir karar” dedi. Sektörün sermaye yeterliliğine ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Baştuğ, “Sektör sermaye yönünden oldukça sağlıklı. Sektör ortalaması yüzde 17’ler ve üzerinde. Bunun minimum olması gereken yerin 12’ler olduğunu düşünürseniz hâlâ Türkiye’de bankaların sermayelerinin yeterli olduğunu ve bununla alakalı önümüzdeki dönem ihtiyaç duyulacak büyümeyi bankaların rahatlıkla karşılayabileceğini düşünüyorum” diye ekledi.