Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Enver Yılmaz, televizyonların ortak yayınladığı programın konuğu olarak gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. TV 52, Altaş TV, BTV ve ORT televizyonlarınca ortak yayınlanan programda Ordu Büyükşehir Belediyesinin yürüttüğü yatırım ve projelerin yanı sıra birçok konuda açıklamalar yapan Başkan Enver Yılmaz, yatırımların tamamlanması ile birlikte Ordu ilinin bir cazibe merkezi olacağını ve adından sıkça söz ettireceğini söyledi.

TV 52’den Ozan Gürhan Karahan, ALTAŞ TV’den ise Gökhan Gül ve Funda Altaş Şimşit’in sorularını cevaplandıran Başkan Enver Yılmaz programda şu açıklamaları yaptı;

TRAFİK, GÜNDE 22 BİN ARAÇTAN 39 BİN ARACA ÇIKTI…

Bu yıl trafik geçtiğimiz yıldan çok çok daha fazla. Bayram öncesi Karadeniz sahil yolundan resmi rakamlara göre, günde 22 bin araç geçerdi. Şu anda sahil yolundan günlük ortalama 39 bin araç geçiyor. Ve bu araçlar tek yoldan, Karadeniz sahil yolundan geçiyor. Ünye çevre yoluyla birlikte rahatlama var. Fatsa da muazzam bir trafik var. Orduda 10 km. yi bulan yoğun bir trafik var ki; şu mevsimde hemşerilerimiz fındığı için köylere gittiği halde trafik var. Bu trafik kendiliğinden oluşan bir organizasyon değil, bu şehrin ve bölgenin ekonomisiyle doğrudan alakalı, Türkiye’nin elde etmiş olduğu güç ile alakalı.

Çevre yolu açılıncaya kadar da bizim bu yolu kullanma mecburiyetimiz var. Çevre yolunun da yasal sorumluluğu ve fiziki zorunluluğu var. Ve inşallah da gelecek yıl bu vakitlere ilk bölümünü açmak suretiyle biz bu alanda rahatlayacağız.

19 MOBESE KAMERAMIZ VARDI 40’A YÜKSELDİ…

TEDES (Trafikte Elektronik Denetim Sistemi) ile ilgili Büyükşehir Belediyesi olarak yaptığımız şu: Emniyet Genel Müdürlüğü’nün (EGM) yaptığı ihaleyle; EGM , Büyükşehir Belediyesi ve yapımcı firmanın katılımıyla bir konsorsiyum oluşturuldu. Burada da Ünye, Fatsa, Altınordu ilçelerimizdeki kavşak düzenlemeleri başta olmak üzere mevcut trafiği yüzde 20 ile 35 aralığında rahatlatacak bir geçiş sistemi. Herkes bunun cezai bölümünde, ama bizim bu sistemimizde ki ceza trafik ihlallerinde var ve kırmızı ışık ihlallerinde var. Oradaki emniyet kemeriyle ilgili düzenlemelere bizim sistem ceza yazmıyor. Burada hız ihlalinde ceza olacak, onu da genel müdürlük bildiriyor. Diyor ki; “Şehir içerisinde geçişlerde 50 ya da 70, tünellerde 80 km hız ile gidebilirsiniz. 80’i km hızı, 90 km hız ile geçtiğiniz takdirde tespit edilip cezai müeyyide uygulanıyor. Cezai müeyyideyi de uygulama yetkisi de Emniyet Genel Müdürlüğü’nde.

Dolayısıyla sokaklarda görmüş olduğunuz özellikle kavşaklarda ki bu renkli, yeni, modern trafik lambaları artık Avrupa’da bu sisteme geçti. Biz Türkiye’de bunu uygulayan 3. İliz büyükşehir olarak. Avrupa daha yeni yeni uyguluyor. Görmüş olduğunuz o kameralar da ceza yazma kamerası değil. Onlar sistemi organize etme kamerası. Rus pazarındaki araç yoğunluğunu, buradaki belediye önündeki ışıklar görecek ve ona göre bir seyrüsefer yapacak. Trafikte yüzde 30, 35’lik bir rahatlama oluşturacağız.

TEDES’in cezai müeyyidesi iki konuda. Bir; kırmızı ışık ihlalinde var. İki; sürat ihlalinde var.

Bunun haricinde “Yok efendim, elimde sigara varken ceza yazıldı”. Bunu, biz yazmayacağız. Polis yazabilir kameradan görmek suretiyle. Emniyet kemeri takılı değil, bunu da biz yazmayacağız. Cep telefonuyla konuşmak, bunu da biz yazmayacağız ama emniyet yazabilir. Bizim kategorimizde değil bu. Biz, sistem itibariyle plakaya bu alanda bir ceza uygulamayacağız.

“Efendim, Büyükşehir Belediyesi sitemi kurdu, bunun parasını milletten çıkartacak”. Kırmızı ışıkta geçerse ve hız ihlali yaparsa cezayı yer. Emniyet kemeri takmazsa, sigara içerse, cep telefonuyla konuşursa Emniyet genel Müdürlüğüne tabi. Bunların müeyyidesi bizden kaynaklanmıyor.

Dolayısıyla modern bir sistemdir. Şu anda deneme testinde, biz bunu uygulamaya geçtiğinde geçmiştir diyeceğiz. Bu anlamda Ordulu hemşerilerimizin ben çok mağdur olacağını zannetmiyorum. Ama mağduriyet varsa da ya kırmızı ışık ihlali ya da hız ihlalinden kaynaklanmıştır. Her yerde tabela olacak bu alanda, bu sistem uygulanıyor diye yazacaktır. 19 mobese kameramız vardı 40’a çıktı. Bu sitemle ilçelerimizi de yakından takip edeceğiz.

ÜCRETSİZ WİFİ ALANLARIMIZ OLACAK…

TEDES’le birlikte ücretsiz wifi alanlarımız olacak. Ordu, Altınordu sahilinin tamamında ücretsiz internete girilecek. Ulubey, Fatsa, Perşembe ve Ünye meydanında ücretsiz internete girilecek. Bu sisteminin ürünü, ücretsiz internet alanlarımız oluşacak. Fiber optik kameralarla birlikte gerekli düzenlemeler yapıldı. Çok ciddi bir yatırımdır.

Kurban bayramına kadar TEDES’i açıyoruz. Kamuoyuyla paylaşacağız. Şu anda yoğun bir çalışma Tüm donanımlar bitti. Kameralardı, hız kesicilerdi, radar ölçümleriydi, ücretsiz wifi hatlarıydı şu an itibariyle yoğun bir çalışma var. Tahminim 10 gün içerisinde ama daha erkende olabilir ve kamuoyuyla paylaşacağımız bir takvimde hizmete girecektir.

YOL ÇALIŞMALARIMIZ ARALIKSIZ DEVAM EDİYOR…

“Efendim, grup yollarını yapıyorsunuz, mahalle yollarını yapıyorsunuz, ana şehir yollarını niye yapmıyorsunuz?” Bir defa, Şehir geçiş yolları ve ilçe bağlantı yolları Karayollarında, Büyükşehir Belediyesinde değil. Ama Büyükşehir Belediyesi, Ordu - Kabadüz – Çambaşı yolunda olduğu gibi karayollarının yetersiz ve eksik kaldığı bölümlerde devreye giriyoruz. Hatta benim bu yollarla ilgili devralma talebim oldu ama yasal açıdan mümkün değil. Kabadüz sonrası yoğun bir çalışmamız var Büyükşehir Belediyesinin, Turnalık geçişini, Çambaşı’nın içini de sıcak asfalt yaptık. Allah izin verirse Eylül ayı içerisinde Çambaşı- Ordu arası gidiş gelişin rahatça yapılabileceği bir yol olacak. Yaylalara kadar, eski beldelere kadar çok ciddi çalışmalarımız var.

KADABÜZ - ORDU ARASI İHALE EDİLDİ…

Kabadüz - Ordu arasının da ihalesi yapıldı. Yaklaşık 22 kilometre, 86 milyon liralık bir ihale ile birlikte artık yol, melet ırmağının sol tarafından Esenyurt’un altından geçmek suretiyle güzergâh değişikliğine tabi oldu. Melet ırmağımı takip eden bir yol ile Kabadüz’e kadar ulaşılacak. Onunda görsellerini ve çalışmalarını önümüzdeki günlerde kamuoyuyla paylaşacağız.

DEV YATIRIM DEVAM EDİYOR...

Ordu hakikaten çok standartı yüksek bir il olacak.

19 ilçenin tamamında tek kelimeyle ve övünerek söylüyorum, muazzam bir yol çalışması yapıyoruz. 752 km’sini ihale yaptık. Müteahhit marifetiyle yapılıyor. Bunun yaklaşık 600 km’sini de biz yapacağız, sathi kaplama ve stabilize asfalt dediğimiz asfalta, Onun haricinde de 200- 250 kilometre de kendi imkanlarımızla sıcak asfalt yapacağız. Yani tam 1300 kilometre yol yapacağız ve 2017 yılına kadar da teslim edeceğiz.

Popülist politika yapmayacağımızı söyledik, altyapı sorunu olmayan yerlerin yolunu yapıyoruz biz. Mahalle yollarının alt yapısı bitti doğalgaz çalışması yok, YEDAŞ’ın, Telekom’un yer altına alma meselesi yok. O anlamda biz mahallelerimizi eski ismiyle köylerimizin yollarının tamamen grup yollarını asfalt yapıyoruz.

Yaptığımız sıcak asfaltın 25 yıl garantisi var. Bir sıcak asfalt kamyonunun maliyeti de tam 15 milyon lira. Bu asfaltın çizim işleri de bittikten sonra tüm menfezleriyle, yol kenarında ki hendekleriyle birlikte Ordu hakikaten çok standartı yüksek bir il olacak.

2017 yılıyla birlikte de hatta ondan öncesinde de gireceğiz. Şehrimizde AYKOME dediğimiz altyapı koordinasyon biriminin “Evet, altyapı sorunu bitmiştir” denilen yerlerinde asfaltını yapıyoruz.

Bahçelievler Mahallesi’nin bir bölümünün asfaltını yaptık. Cumhuriyet Mahallesi’nde yaptık. Karşıyaka Mahallesi ile sanayi bölgesini bağladık. Şirinevler, Karşıyaka ve Şahincili mahallelerinde önümüzdeki günler de çok yoğun asfalt çalışmaları yapacağız. Altyapı sorunu bitmiş yerler de… Bunun dışında da zaruret hissettiğimiz yerlerimiz var, oralarda da altyapısı bitmediği halde yapma mecburiyetimiz var. Zaferi Millî Mahallesi ve Taşbaşı Mahallesi’nden doğalgaz geçmesiyle birlikte oralarda ciddi kazım işleri oluştu. Oraları da hızlı bir şekilde eski haline geri getireceğiz.

Yola ilişkin ciddi bir memnuniyet var ve işlerimiz şu anda yolunda. Bizim hesabımız Nisanda başlamaktı, ama 2 buçuk ay rötarlı gidiyoruz. Başımıza gelen olumsuzluğu da biz kamuoyumuzla paylaşıyoruz. Yapıldıktan sonra da teşekkür ediliyor.

İcrai olmanın yolu hizmeti somut olarak görebilmek. Bu yolları gören vatandaşlarımız, olaya hakkaniyet ile yaklaşıyor. Biz de, yol konusunda vatandaşlarımızın gönlü rahat olsun. 2017 yılına kadar Ordu’da grup yolları, nüfusumuzun yoğun olduğu mahalle bağlantıları ile şehir geçişlerimiz dâhil olmak üzere her tarafı sıcak asfalt yapacağız. Türkiye’de kilometre başına en fazla sıcak asfaltın düştüğü il şu an da zaten biziz. 2017 yılında en yakın ilimiz bile bizim yarı pozisyonumuz da olacak. Aynen Avrupa’nın kentleri gibi olacağız.

Ara mahalle yolları asfalt olmaz. Ana yol, grup yolu ile mahallenin ilçeye ya da şehre bağlantı yolu asfalt olur. “Benim bahçemin yolu ne olacak?”, Ona ben karışmam. “Benim ara sokağımın yolu ne olacak?” asfalt olmayacak. Asfalt olacak yerler belli. Sıcak asfaltın da, asfaltında bir maliyeti var.

Kasım ayının başına kadar müteahhit firma tarafından 250 km, kendi imkanlarımızla 250 km ile birlikte biz bu yıl 400 km ile 500 km arası asfalt dökmeyi planlıyoruz.

ASFALT’A 200 MİYON LİRA…

Büyükşehirle birlikte 400-500 km sıcak asfalttan bahsediyoruz. Büyükşehir olmadan önce Ordu ilinde dökülen sıcak asfalt 3 km. Niye... Bir defa asfalt dökecek birim köy hizmetleri yani İl Özel İdareydi bütçesi sınırlıydı. Biz, bu yıl müteahhit firma üzerinden ve kendi imkanlarımızla tam 200 milyon lira asfalta para ayırdık. Bizim 2017 yılına kadar bütçemizin yüzde 70’i yola ve suya gidiyor. Bunu yaparken de hemşerilerimizden hem sabır bekliyoruz hem de yol ve su sorunu bittikten sonra diğer hizmetlerimizin çok rutin ve güzel olacağını söylüyoruz.

Görmüş olduğunuz bu Akyazı’da ki parklar, Kumsal Restoran’ın olduğu alandaki parklar, bunlar bizi yormuyor. Kumsal Restoran’ın olduğu alanda yaptığımız sahil düzenlemesi ya da Civil Irmağı’nın sağında ve solunda yaptığımız peyzaj düzenlemesinin veya Fatsa’daki Bolaman Irmağı’nın kenarına yaptığımız çevre düzenlemesinin maliyeti 4 km sıcak asfalt maliyeti.

2017’ DE SU SORUNU KALMAYACAK…

Bu sene biz 52 milyon liralık su yatırımı yapıyoruz. Tamamı kendi öz sermayemiz. Su ve yola ayırdımız para 250 milyon lira. Ordu ilinin tamamına Büyükşehir olmadan önce de gelen yol ve su parası 30 milyon lirayı bulmuyor. 30 milyon lira ile yapılan hizmetleri biz, şimdi 1 yıl çerisinde 250 milyon lira gelecek yılda 250 milyon, toplam 500 milyon lira. Yaklaşık dönem sonuna kadar 600-700 milyon liralık bir yatırım yapmak suretiyle sularımızı ve yolumuzu evladiyelik çözüyoruz.

Bize gelen muhtarlarımıza kumdu, çakıldı, boruydu diyoruz ki; “Hayır bu sizin işiniz değil.” 200 m boruyla bir kamyon çimentoyla hallolmuş olsaydı 50 senedir hallolurdu. Şimdi bir daha profesyonel ekiple OSKİ’de 50’ye yakın mühendis çalıştırıyoruz biz. Onların getirdiği raporlar çerçevesinde ihalelerimizi yapıyoruz.

Geçtiğimiz yıl Ağustos ayında Ordu’da suyun vatandaşa ulaşma oranı 100 üzerinden 65’ti. Şimdi 100 kişinin 85’i Ordu’da sudan rahat bir şekilde istifade edebiliyor. Bu su sorunu 30 yıldır var. Özellikle baraj ve HES’lerin yapılmasıyla birlikte ciddi bir susuzluk var. Bu susuzluğu ancak biz yine vaad ettiğimiz gibi 2017 yılına kadar altyapısını bitireceğimiz su işleriyle ilgileniyoruz. Köylerimizde ki su sorunlarının farkındayız. Tonlarca suyu yüzlerce su tankerleriyle vatandaşlarımız götürdük.

Geçici bir dönemdeyiz, Ordu’dan Ağustosun başıyla Eylülün 15’ine kadar bir- bir buçuk aylıktır kuraklık. Bu süre içersin de bizim su tankerlerimiz var hepsi en üst seviyede, bu su tankerlerimizi, OSKİ’le birlikte 24 saat düzenli bir şekilde sistemini kurduğumuz “Alo 185” hattından talep edebilirler. Bu talep çerçevesinde biz bu yılda eksik kalan bölümlerin su ihtiyacını karşılıyoruz.

Tüm ilçelerdeki İçme suyu Arıtma Tesislerini kontrol ediyoruz. Ordu bu yağmurun karşılığında suyu çok olan bir il değil. Ordu, yeraltı suyu çok zayıf olan bir il. İnşallah gelecek yıl ve 2017 yılında Ordu’da susuzlukla ilgili hiçbir sıkıntı bırakmayacağız.

SU’DA HEDEF YÜZDE DOKSANALTI…

Suyun vatandaşa ulaşma oranında hedefimiz, yüzde 96, şimdi 85’teyiz. Ulaşma oranı aldığımızda yüzde 65’teydi. Yüzde 96 oranında, vatandaşımızın ayağına suyun gitmesi, bu oranda dünya ortalamasıyla kıyaslandığında çok yüksek bir orandır.

SU’DA KARTLI SİSTEM…

Kesinlikle kartlı sistemi tavsiye ediyoruz. Bu konuda da bir temennimiz olamıyor. Çünkü; rekabet ortamına açık bir alan. Kartlı sistemde kademeli su fiyatı uygulaması yok. Alışlarda daha avantajlı, vatandaşın vezne ve kuyrukla işi olmayacak. Şu an ki oranlara göre de yüzde 20 yakın bir oranda suyunu daha ucuz içme imkânı olacak. Yeni aboneliklerde de kartlı sistem olsun diye de zorlamıyoruz, vatandaşa diyoruz ki kartlı sistem de var vatandaş hangisini isterse, tercih vatandaşın.

KAYNAKLARIMIZI SOSYAL POLİTİKALARA HARCAYACAĞIZ…

Su ve yol bittiği takdirde kaynaklarımızı sosyal politikalara harcayacağız. Biz şehrimizde farklı bir algı oluşturacağız. Yeni kültür merkezleri oluşturacağız. Her mahalleye semt sahaları yapıyoruz, biraz daha genişletip köylere çıkartacağız. Yaşanılabilir bir şehir yapacağız. Turizm yatırımlarını teşvik edeceğiz. Otellerin Ordu’ya gelmesi konusunda, alt yapıyı hazırlayacağız.

Sözümüz var, her ilçeye büyükşehir belediyesi çevre düzenlemesi ve şehir meydanları yapıyor. Şu ana kadar 2 sini yaptık teslim ettik. İnşallah dönemimiz içerisinde 19 ilçemizin tamamında o ilçeyi temsil edecek meydanları yapıyoruz.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Kadir Bey’in Ordu’ya selamları ve sevgileri var. İlk fırsatta gelecek.

Daha önceki yönetimler zamanında alınmış kimyasal yangınlara müdahale edecek bir tam teçhizatlı itfaiyemiz var. Kimyasal bir yangının olmayacağı bir ilde tam teşekküllü yaklaşık 2 milyon lira maliyette bir itfaiye almışlar. Bu itfaiye aracını alması hususunda Kadir Bey’e talebim olmuştu. Kadir Bey’de hemen gereken talimatı verdi. Kadir Bey’e de buradan teşekkür ediyoruz.

KAYNAK SORUNUMUZ YOK…

“Bizim şu anda büyükşehir belediyesi olarak kaynak sorunumuz yok. Yola, suya hem de 2018 yılına kadar yapacağımız hizmetlerin kaynağı parasını biz organize ettik, sevk, idare ve koordinasyonunu da yaptık. Tabi bunların hepsi istikrarla oluyor.”

KENSEL DÖNÜŞÜM…

Altınordu İlçemiz de Garajlar bölgesinde, Bakanlar Kurulu kararı riskli ve rezerv alanı ilanını yaptık. Seçim oldu. Ünye ve Fatsa’yıda ilan ettirecek idik. Baktık ki bunlar hükümetsiz olmayacak. Bir kaos durumu oldu. Hemen frene bastık. Sonra baktık ki seçim olacak, dedik ki “Hükümet geliyor, tek başına iktidar da gözüküyor”. Ünye ve Fatsa’nın kentsel dönüşüm kararının imzasını geçtiğimiz 10 gün önce imzalattık.

ESKİ SANAYİ VE OTOGAR DAVASI…

Kamuoyuyla da paylaşıyorum. Üzülerek söylüyorum. Otogar mevkiinde eski sanayi bölgesinde riskli alan ve rezerv alanı ilan ettiğimiz bölgenin Bakanlar Kurulu kararına karşı CHP’nin organize ettiği bir dava süreci oldu şu anda Danıştay’da davası var.

Bizim buraya yapmayı planladığımız bir projemiz vardı. Otogarı şehir dışına çıkartıyoruz. Projesini sizlerle paylaşacağız ve bir yıl içerisinde teslim edeceğiz. Kentsel dönüşüm yaptığımız eski sanayi ve otogar bölgesinde Bakanlar Kurulu kararının iptaliyle ilgili bir dava var. Bu dava içersin de de şu anda o bölgede bir hareket edememe durumumuz var. Danıştay bizim lehimize karar verir vermez biz hızlı bir şekilde o bölgelerde vatandaşlarımızın da muvafakatını almakla birlikte işlemlerimize gireceğiz.

Hemen bir tek başına iktidar olmama ve koalisyon süreci olunca bu yatırımları otomatik olarak biz frene basmak zorundayız. Çünkü bizim her ilçe de yapacağımız yatırımların maliyeti 100 milyon liranın üzerinde. Bunu belediye olarak organize edemem bura da hükümet desteği gerekir. Hükümet kurulamama süreci olunca doğal olarak işler aksamakta.

MOSTAR KÖPRÜSÜ VE ÇİVİSİZ CAMİ…

Mostar köprüsünün birebir benzerini Bülbül Deresi’nin bitiminde yapıyoruz. Hemen o köprünün Vali konağı tarafına İkizce’deki 800 yıllık Çivisiz Cami’nin birebir aynısını yaptık ve muhtelif yerlerde de aynısını yapıp mescit amaçlıda kullanacağız.

BOZTEPE BİR CAZİBE MERKEZİ OLACAK…

Boztepe’de 60 dönüm yer aldık. İyi ki aldık, almasaydık orası imara açılacaktı. Boztepe’yi tamamen satın alma gerekçemiz; Orayı korumak, zaten özel orman alanı orası. Şimdi biz oraya güzel bir peyzaj yapıyoruz. Teleferiğiyle birlikte, oraya farklı bir alan getiriyoruz. Teleferik iniş noktasından itibaren, solda yapılan henüz hizmete açılmayan yeni otel, yukarıda ki ormanlık alan ve Telekom’un vericilerinin olduğu alan dahil olmak üzere yaklaşık 80-90 dönümlük bir alan büyükşehirin mülkiyetinde. Mevcut tesisler dahil. En son yapılan oradaki restoran ilave daha ileride yapılan il özel idareden kalma restoranlar dahil. Biz şimdi hizmet alımı suretiyle profesyonel bir çalışma yaptırıyoruz.

O alanın tamamını teleferiğe uyumlu bir şekilde, özel orman alanı dahil olmak üzere parklarıyla, yeri geldiğinde güzergahını değiştirmek ve özel orman alanında yürüyüş alanları ve nikah salonları, farklı alanlar oluşturulacak bir çalışma yapıyoruz. Amacımız; Boztepe’yi korumalı ve doğal güzelliğiyle bir cazibe merkezi yapmamız lazım. Onun yolu teleferik marifetiyle gelenlerin hepsini yukarıda ikamet ettirecek bir çalışma. Boztepe, çocuklar ve büyükler için bir cazibe merkezi olacak. Nikâh salonuyla birlikte, özgün projesiyle birlikte inşallah Boztepe’de uygulayacağımız yapılanmayı; çünkü mülkiyet sorununu çözdükten sonra biz kamuoyuyla paylaşacağız. Boztepe kesinlikle heyecan verici ve Ordu’ya farklı bir yüz ve figür getirmiş olacak.

1.YILDA ÇÖP SORUNUNU ÇÖZDÜK…

Durugöl Mahallesi’nde hemen Soya’nın yan tarafında yaklaşık 70 dönümlük alana 31 yıldır Altınordu’nun çöpü dökülüyordu. Biz, 1. yılda söz verdiğimiz gibi çöpü oraya dökmeyeceğimizi ve rehabilite edeceğimizi söylemiştik. Alanı rehabilite etmeye başladık.

Gaz borularını döşemek suretiyle öncelikle oradaki gazın çıkması konusunda gerekli çalışmayı arkadaşlarımız yapıyorlar. Toprakta kapatmak suretiyle zemini düzlemeye çalışıyorlar. Hem deniz tarafından hem de Melet Irmağı ile köprü arasında hem sağında ve hem de solunda, karşılıklı setteleme yapıyoruz Devlet Su İşleri (DSİ) vasıtasıyla. Yaklaşık bu yıl harcanacak paramız 12 milyon lira. Müteahhit firma ihaleyi alan firma işe başladı. Zemini sağlamlaştırdıktan sonra bir projemiz var, tamamen halkın kullanımına açık. İnşallah o projeyi hayata geçireceğiz.

Yaklaşık 1 buçuk yılda biz o alanının ırmak bölümünü muhafaza altına alacağız settelemesini yapacağız. Ondan sonra peyzaj çalışmasına başlayabiliriz. Bizim inisiyatifimizde olacağı için süreç bizim açımızdan sorunlu ve sıkıntılı değil.

ÇÖP DEPOLAMA ALANI…

Daha önceden bize devredilen ÇED süreci ve hukuki sürecin tamamı bitirilmiş bir alanımız var. Gürgentepe Işıktepede’ki o alanımız var. O alanın da yeniden düzenli depolama yapılması konusunda bakanlık oluru ile birlikte yasal süreci başlatacağız.

“Bu bölgeye niye çöp döküyorlar?” diye eleştiriyorlar. Çöp dökmeyle ilgili alanı ben değil daha önceki belediye talep etti. Yargı süreci de bitti. Nitekim benim oraya çöp dökme gibi bir projemde yoktu. Bakanlık bize “Burasıda müsait” dedi. Dökülecek yeri Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile ilgili genel müdürlükler veriyor. Mahallelerden ve ilçe merkezlerinden çöpü toplama yetkisi ilçe belediyesinde. İlçe belediyesi, büyükşehirin hazırlayacağı alana çöpü getirmek zorunda. Yeri belirleyen bakanlıktır.

ULAŞIM…

Havalimanı-Gülyalı-Altınordu-Fatsa ve Ünye’ye bir güzergâh düşünüyoruz. İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve İstanbul Teknik Üniversitesi’nden bir teknik heyetin yaptığı çalışmanın raporu bize sunuldu. Altınordu’da günlük 72 bin kişi dolmuş kullanıyor. Altınordu’da bir dolmuşun nizami anlamda son ulaşım yerine varma süresi 1 saat 45 dakika. Yeni sistemde ana arterler getirilecek. İşin muhataplarıyla henüz tartışmaya açmadık. O tartışmaya açıldıktan sonra yeni güzergahlar oluşturulacak.

Buradaki hedef kitlemizde, kişinin inisiyatifine değil vatandaşın memnuniyet hesabı, buradan çıkıyorsunuz Ordu’nun her tarafına 25 dakikada ulaşabiliyorsunuz. Ve her evin önüne dolmuş güzergahının ulaştırılması değil, 300 metre yürüyüş mesafesinde ulaşım aksına ulaşmak. Vatandaş memnuniyeti hesaplı bir yapılanma kuruyoruz. Altınordu Belediye Başkanımızı, şoförler cemiyetimizi, dernek başkanımızı ve bu birimle ilgili sivil toplum kuruluşu arkadaşlarımızı çağıracağız ve bu konuda brifing vereceğiz. Ondan sonra karar altına aldığımız anda hızlı bir şekilde uygulayacağız.

Müktesep hakları koruyacağız. Şoför kardeşlerimizin kazanılmış hakları neyse koruyacağız. Ama bu kazanılmış hak mevcut taksi, minibüslerin ve dolmuşların fizikken değişmeyeceği anlamında değil. Hakkınız, plakanız saklı ama siz bu hizmeti şununla yapacaksınız diyeceğiz. Siz bu hizmeti klimalı, kameralı, tamamen kontrollü, sakatlarında binebileceği araçlarla yapacaksınız diyeceğiz. Buna yönelik bizim hazırlığımız bitti. Bu konuda kamuoyunu daha teferruatlı şekilde bilgilendireceğiz.