Fındık Sektörü Bugün kü Başarısını Serbest Piyasa Ekonomisine borçludur
Albayrak:''Üretici Denetlenmeli''
info@karadenizekonomi.com / 4.05.2015
Murat Gürsoyla Karadeniz Ekonomi programı'nın canlı yayın konuğu olan Karadeniz Fındık ve Mamülleri İhracatcı Birliği yönetim kurulu üyesi ve Karimex yönetim kurulu başkanı Mehmet Albayrak ,Fındık sektörü hakkında gündeme dair çok önemli açıklamalar da bulundu.
Albayrak konuşmasında 2009 yılında açıklanan yeni fındık kararnamesi ile birlikte fındıkta fiyat açıklama döneminin artık son bulduğunu, fındık fiyatları'nın arz ve talebe göre serbest piyasa ekonomisinde oluştuğuna dikkat çekerek, üreticinin de Hükümet tarafından başarılı bir şekilde alan bazlı ödemelerle desteklediğini, bugün ortaya çıkan rekor döviz girdisinin ve tarihi fındık fiyatlarının serbest piyasa ekonomisinin başarısı olduğunu söyledi.Konuşmasında Ziraat Odalarınada tepki gösteren Albayrak Fındığı siyasete alet etme dönemi son buldu diyerek, halen eski alışkanları devam ettirmek de ısrarcı olan Ziraat odalarına , bu işin bir Hükümet politikası olduğunu hatırlatarak,fındıkla ilgili projelerde boy göstermelerini tavsiye ediyorum.İhracatçılarımız ve Borsalarımız'ın üstlendiği fındıkla ilgili projelere kurum olarak kendileri'ninde katılarak sektöre yönelik anlamlı proje üretmelerini bekliyoruz açıklamasında bulundu.
Albayrak programda sözlerine yeni sezon fındık beklentilerini açıklayarak başladı ve devamında ise geçezen sezon yaşanan don olayında en çok zarar gören kesimin Doğu Karadeniz olduğunu ifade ederek şunları söyledi:
*Yeni sezonda 220 bin ton fındık ihracatı ve 3 milyar dolar döviz girdisi bekliyoruz
2013-2014 yılında fındık ihracatçıları 252 bin 523 ton miktarda mal ihraç ederek Cumhuriyet tarihinin en büyük miktarını ihraç etmiş olduk.Ve bu miktara karşılıkta 2 milyar 314 milyon dolar civarında bir döviz girdisi sağladık. Bu senede fındıkta rekolteyi etkileyen tabii afet oldu.Özellikle Doğu Karadeniz Bölgesinde bu afet gerçekleşince belkide fındık sektöründe rekor bir rekolte beklenirken yüzde 40 oranında bir düşüş yaşanması devamında ise 514 bin civarında bir rekolteyle sezona başladık ve rakamlar birden bire üçe katladı.Bu sene ise 220 bin ton civarında bir ihracat bekliyoruz.3 milyar dolara yakında döviz girdisi sektöre sağlayacağız.
*Don olayında asıl zarar gören kesim Doğu Karadeniz Bölgesidir
Her 10 yılda bir son dönemlerde don olaylarıyla karşılaşıyoruz. Rekoltenin düşük olması fiyatların birden bire üç katına yükselmesini sağladı ama iş yapabilme kapasitesini, çalışma hayatını, bölgesel mahiyette ürün eksikliği yaşayan Ordu,Giresun ve Trabzon üreticilerinin bundan yararlanamadığını gördük.Ulubey de,Gürgentepe de,Aybastı da yada yüksek kesimlerde bulunan üreticilerimiz fındık gelirlerinden bu sene yararlanamadılar.Batı Karadeniz deki üreticilerimiz ise örneğin 50 bin lira fındıktan gelir beklerken birden bire 150 bin lira civarında bir gelire sahip oldular.Ama bizim bölgemizde ki insanlar maalesef bu rakamlardan yararlanamadılar.Biz ihracatçılar bu hammaddeyi alıyoruz işliyoruz,fındık pahalı olduğu zaman pahallı satıyoruz ucuz olduğu zaman ucuz satıyoruz.Asıl bu işten zarar gören arkadaşlarımız Doğu Karadeniz Bölgesinde yaşayan insanlarımızdır.Bu olaylardan ders alarak tarım üreticilerimizin bundan sonraki yıllarda tarım sigortası yapmalarını öneriyorum.
*Gelişen Türkiye için 750 bin ton rekolte bize yetmez
7 milyar nüfuslu bir dünyada 750 bin ton rekolte Türkiye için liderliğini yaptığımız bir fındık sektörü için çok rekolte değil artık yetmiyor.Bazı konuları hükümetlerle Türkiyenin dışa açık ticaretini değerlendiren yapımızla ortadan kaldırmamız gerekiyor.Bu rekolte artık bu piyasada sıfır stokla yürüyen bir çalışma hayatıdır.Gelişen bir Türkiye için gelecekte bu rekolte yetmeyecektir.
*Avrupa Ülkelerine gümrük Vergilerden dolayı fındık satamıyoruz
*Fındığa uygulanan gümrük vergileri düşürülmeli
Fındığa Rusya, Latin Amerika ve Uzak Doğu ülkelerinde uygulanan gümrük vergileri aşağı çekildiğinde fındık 600 bin ton değil 1 milyon 200 bin ton fındığa ihtiyaç olacaktır.Bürokratlarımıza ,ekonomi bakanlığımıza sesleniyorum, bu devletlerin aşağıya çekilen gümrük vergileriyle ilgili mücadelemize devam etmemiz gerekiyor.Çünkü biz bazı malları ithal ederken vergisiz buraya getiriyoruz.o ülkelere fındığa uygulanan gümrük vergileri düşürdüğümüz takdirde 700 bin ton fındık bize yetmeyecek böylelikle hem döviz girdisi artacak hemde ürünlerimizi çok daha yüksek fiyata satabileceğiz.
*Alan bazlı desteklerin sadece cebe giren kısmıyla ilgileniyorlar
*Üretici denetlenmeli
Son dönemde alan bazlı desteklerin sadece cebe giren kısmıyla ilgileniyorlar.Bu kararnameyi tamamen okuyup bu devletin ve uygulanan bu politikanın asıl amacını anlamaya çalışmıyoruz.Aslında verilmiş olan bu alan bazlı destek üreticiye bahçelerini daha iyi bakması ve daha kaliteli fındık üretmesi için veriliyor.Bizim burada talebimiz ise üretim maaliyeti daha yüksek alanlarda ki daha fazla destek yapılması ve verimlilik çalışmalarının artırılarak sürdürülmesi.Parayı alan üreticinin bu parayı ne yaptığını denetleyebilecek bir sisteme geçmeliyiz.çiftçi kayıt sistemi var orada her çiftçinin bir kartelası var burada alına gübreden ilacına kadar her detay izlenilebiliyor.Bunun uygulanıp uygulanmadığını denetlemek gerekiyor.Bahçesine bile gelmeyen bir çok üretici bu alan bazlı destekleri alıyor.Buda doğru uygulanmadığının bir göstergesidir.Bu traz insanlara bu destekler verilmemesi gerekiyor.
Ordunun fındık politikasını Ticaret ve Sanayi Odası belirlemelidir
Borsalar fındık fiyatı saptayamazlar. Borsalar yapılmış olan ticaretin alım ve satım beyannamesini düzenlerler .Fındık politikalarıyla işi olanlar Ziraat odaları,İhracatçı birlikleri ve Ticaret ve sanayi odalarıdır.Örneğin Ordunun fındık politikasını Ticaret ve sanayi odası belirlemelidir. Çünkü tüccarın ve sanayinin odası,takım kaptanı Ticaret ve sanayi odası başkanıdır.Sadece fındıkla ilgili değil,Ordunun bütün ekonomik birimlerinde politikaları Ticaret ve Sanayi odası saptamalıdır.
Üniversitenin ve Ziraat Fakültesinin fındıkla ilgili hiç bir projesini görmedik
Yeni sezonda 600-650 bin ton aralığında bir rekolte bekliyoruz. Bugün bütün fındık bahçelerini yeniden revize etsek 2021 yılında ancak bu bahçelerde gerekli verimi alıp,dönüm başına 250-300 kilo civarında rekolte yapabiliriz ki oda ancak 1 milyon ton civarına ulaşabilir.fakat bununla ilgili çalışmalarımız var.Orduda 18 yıllık bir Ziraat fakültemiz var ve fındıkla ilgili proje planlarıyla ilgili üniversitemizden maalesef gerçekçi çalışmalar göremedik bugüne kadar.Ziraat odalarının da fındıkta fiyatların yükselmesinin dışında projelerini hiçbir zaman göremedik.
*Fındı Tanıtım Gurubu olarak fındıkta yaptığımız projelerle dünya standartlarına geleceğiz
*Maliyeti 1 milyon 300 bin olan bir proje hazırlıyoruz
Fındık Tanıtım Grubu(FTG)olarak ve İhracatçı Birliği olarak bu verimliliğin düşmesi, Azerbeycan,Gürcistan,Bulgaristan,Romanya gibi ülkelerde fındık dikim sahaları oluşmasını da göz önünde bulundurursak,gelecekteki fındık ihtiyacını hesaba katarak fındık üretim alanlarının çoğaltılmasıyla ilgili inanılmaz çalışmaları var.Karadeniz Fındık ihracatçı Birliği olarak fındık dikim alanlarının yeniden planlanmasıyla ilgili çok önemli bir altyapı çalışması başlattık.Komitede ben,ömer Aydın,Sebahattin Arslantürk bu işi yürütüyoruz.Fındık Araştırma İstasyonuna bir doku kültür laboratuarı yapmaya karar verdik.Bu laboratuar fındık dikim alanlarının en önemli ihtiyacı olan sağlıklı fındık fidanı yetiştirecek.Coğrafik anlamda soğuğa dayanıklı,sağlıklı sanayi normlarına uygun bir fındık çeşidi.Bu iki çeşidimizi tanıtacak ve fındık fonu tarafından finanse edilecek bir doku kültürü laboratuarıyla taçlandıracağız.Ve burada üretilmiş olan fındık fidanları eski ve yaşlanmış olan bahçelerde kullanılacak.Bakanlığımızda Karadenizde fındık bahçelerinin yaşlandığının bilincinde ve Trabzon Ticaret Borsasının önderliğinde yapılan çalışmalar var bizde kendi çalışmamızla bu işe çok önemli bir katkı sağlayacağız.Fındık Tanıtım Grubu tarafından hazırlanan Tarımsal sorunlarla ilgili toplam bir proje paketimiz var.1 milyon 300 bin civarında bir projedir.Bunu Fındık Araştırma İstasyonuna yapacağız ve ve elde edilen bu fidanlar Türkiye genelinde ki bütün fındık bahçelerinde kullanılacaktır.Gelecek 5-10 yılda dünya standartlarına geleceğiz.
Üniversite Sanayi işbirliği artmalı
Orduda yaşayan herkesin fındıktan kazanmasını sağlamalıyız diyen Albayrak bunun için bir çok şey yapıla bilir. Mesela Fındıklı kurabiyeler, fındıklı tatlılar, fındıklı yaş pastalar, şekerli fındıklar, kakaolu fındıklar, kozmetik sanayi, fındık sanayi, dondurma sanayi gibi alanlarda Ordu Üniversitesi bünyesinde Yüksek Lisans Fındık Araştırma Enstitüsünün kurulmasını sağlamalıyız dedi.
Bu Enstitüde yüksek lisans yapılmalı ve hocalar yetiştirilmeli. Krokan ,fındıklı çukalata,fındıklı yaş pasta, fındıklı kuru pasta ,fındıklı yemekler ,fındıklı dondurmalar, kimyasal sanayi gibi alanlarda yeni ürünler üretilmesine ait yüksek okullar kurulmalı diyen Albayrak bilginin önemine değinerek Artık Ordu Üniversitesinde Fındık Araştırma Enstitüsü kurulmalı ve yüksek lisans programı başlatılmalıdır dedi.
Fındıktan Ordunun kazana bilmesi için Ordu Üniversitesinin özelliklede Ziraat Fakültesinin önderliğine ihtiyacı olduğunu belirtti.
*Üretici menfaatinin daha fazla olduğunu görür ise Lisanslı Depoya malını gönderir
*Ordu Ticaret Borsasına çağrıda bulunuyorum…
Bölge olarak Ordu,Trabzon,samsun,Giresun ve Düzce yerlerine Lisanslı depoculuk yapılmasını savunduk.Devletimiz bir deneme yaptı ama başarısız oldu.Nedeni ise sektörün fındıkla ilgili lisanslı deponun nasıl yürüyeceği hususunu maalesef bürokratlar bilemezler.Bu konu taraflarında içinde olması gereken herkesle tartışılması gereken bir konu.Burada birazda deneyim,tecrübe,geçmiş ,üretim,tüketim,ihracat bütün bunların aslında bir çalıştayla tartışılarak yapılması gereken bir konuydu ama bu gerçekleşemedi. Devletimize dünyanın masrafını yaptırtarak bu işe vesile olan insanlar devletimize çok zarar verdiler. Biz lisanslı depoda beton arme binaların olamayacağını Trabzon teknik üniversitesinde bir raporla açıkladık.Fındık beton arme yerlerde depolandığı zaman toksin , çürük ve kayıp verme oranları yükseliyor.Fındık depolama alanlarının cok düzgün olması gerekirdi.Bununla ilgili Giresun Ticaret Borsasının bir çalışması var.Kendisi Suat Başkan adlı bir makine mühendisi.ABne çok güzel bir çalışma hazırladılar,sundular ve 9 milyon Euro civarında önemli bir kaynak alındı oradan.Ve açılışı da Gümrük ve Ticaret Bakanımız Nurettin Canikli eşliğinde gerçekleşti.Aynı zamanda Ticaret ve Sanayi Oda başkanımız orada paydaştır ama Ticaret Borsası teklif edilmesine rağmen projeyi kabul etmediler ve projeye ortak olmadılar.Giresun Ticaret Borsası 20 bin tonluk bir tesis yaptı ve bu tesislerde üreticilerden gelecek malları alacaklar,randımanları herkesin gözü önünde tartılacak,rutubetine ve kalitesine göre depolara mallar alınacak.Devamında üretici ürün borsasından senedini alacak ve istediği zaman satabilecek.Üretici lisanslı depoya gittiği için menfaatinin daha fazla olduğunu görür ise oraya o malı gönderir.Giresun Ticaret borsasını kutluyorum ve Ordu Ticaret borsasına da bu tarz projelere önderlik yapmasıyla ilgili çağrıda bulunuyorum.Aynı sistem Orduda da olmalıdır.Lisanslı depoculuk Karadeniz Bölgesi için çok önemli bir gelir kaynağı haline gelecektir.Bunu değerlendirmeliyiz.