• ·Türkiye genelinde yaşanan kırmızı et krizi “et döner” in sonunu getiriyor. Altınordu sokaklarında üst üste açılan tavuk dönerciler halinden memnun. Kasaplar kırmızı etin pahalı olması yüzünden tavuk dönerin yaygınlaştığı görüşünde.

Geleneksel sığır yetiştiriciliğinin bitme noktasına geldiğini ve hayvancılığın rant kapısı olduğunu vurgulayan kasaplar, ithal etin çözüm olmadığını “Taşıma suyla değirmen dönmez” diyerek ifade ettiler.

Ordu’da 30 yıldır kasaplık yapan Konak Kasap esnafı Haydar Bozkurt, “Et üretimi tekelleşti. Hayvancılık yapan köylü kalmadı. Üretim parası ve nüfuzu olanların elinde. Onlar da piyasaya et vermeyince fiyatlar yükseliyor” dedi.

Brezilya’dan ithal edilen etleri satmadıklarını, zaten o etlerin toplu tüketim yapan büyük gıda ve yemek firmalarına verildiğini belirten Bozkurt, “Bize de 

kasaplar birliğine üye olanlara 22,5 TL’den karkas et verilecek diye mail attılar ama biz almadık” ifadelerini kullandı. Hükümetin daha önce besicilik yapanlara sığır başı verdiği teşviklerin doğu ve güneydoğuda aşiretler tarafından istismar edildiğini ileri süren Bozkurt, “Aşiretler aynı hayvanları elden ele dolaştırıp devletten para aldı. Teşvik verilecekse halkımızın ‘yevgi’ dediği yeme destek verilsin. Yetiştiricilere doğrudan saman yardımı yapılsın. Üreticinin maliyeti ne kadar düşük olursa et üretimi de o kadar fazla olur” diye konuştu.

Dışarıdan gelen ete kimse hoş bakmaz

Dışarıdan gelen etlere müşterini hoş bakmadığını ifade eden Bozkurt bununla birlikte, “Devletten Allah razı olsun. Gidişat çok kötü idi. Bu et üretimi tekelleşmiş durumda. Halı fabrikası olanlar besicilik yapıyor. İçlerinde bakan, milletvekili var. Köylünün hayvan bakması lazım” diyor. Fiyatlar hakkında da bilgi veren Bozkurt, kemikli etin 34 TL, kemiksiz etin ve kuşbaşının 38 TL, kuzu etinin de 42 Tl olduğunu söyledi.

Herkes tavuk dönere döndü

“Ordu’da herkes tavuk dönere döndü. Bir ayda tavuk olur mu? Bir ayda bir buçuk iki kilo tavuk yetişiyor. Bir civciv ne kadar zamanda büyür. Bir yaşına gelecek, ötecek ki kesilsin. Ama maalesef hormonla katkı maddeleri ile tavuklar hızla büyütülüp kesiliyor. Şahsen ben yemem, hele hele gençlerin yemesini hiç istemem”

‘Ette ithalatçı bir ülke olmayacağız’

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, 1 milyon 300 bin ton et tüketimi gerçekleşirken, üretilen etin ise 1 milyon 150 bin tonda kaldığına vurgu yaparak, 150 bin ton kırmızı et açığı nedeniyle ithalat oluştuğunu söyledi. Bakan Çelik, “Türkiye gibi bir ülkede hayvan ithalatı olması, aslında hepimizin kabullenemeyeceği bir tablodur. Bundan dolayı ‘Milli Tarım Projesi’nde hayvancılıkla ilgili attığımız adımların bir amacı vardır. Hedef, Türkiye’de hayvan ithalatı değil, yerli hayvan üretimiyle, kendi ihtiyacımızı karşılamak. Bunun için sıkı ve yoğun bir çalışma içerisindeyiz” dedi.

‘Milli tarım projesi başlı başına çare’

Kırmızı et tartışmalarında milli tarım projesinin başlı başına bir çözüm olduğunu vurgulayan Tarım Uzmanı Ali Ekber Yıldırım, üretimi artırmak ve fayda sağlamak için birebir uygulanması gerektiğini söyledi. Yıldırım, “Fiyat meselesi, üretim meselesini günlerdir konuşuyoruz. Üretici de tedirgin alıcı da. Kesin bir çözüm aslında çoktan bulundu. Milli tarım... Tamamen uygulayabilir ve bağlı kalırsak çözüm buradan çıkacaktır” diye konuştu.

Kemal ÇEKÜÇ/Karadeniz EKONOMİ