El Cezire Dergisi, Vali İrfan Balkanlıoğlu ile röportaj yaptı.

Vali İrfan Balkanlıoğlu, Ordu’nun turizm potansiyelinin değerlendirilerek, Ordu’da bir turizm hareketliliği sağlanması ve bu yolla Ordu ekonomisinin gelişmesi amacıyla başlattığı tanıtım faaliyetleri kapsamında Ordu’nun turizm belgeseli çekiliyor.Ordu Valiliği tarafından hazırlanan ve DOKA tarafından desteklenen “Ordu Belgeseli” projesi ile Ordu’nun doğal güzellikleri, tarihi ve turistik mekanlarının çekimi, profesyonel bir ekip tarafından yapılıyor. Proje Koordinatörü Ümit Şener nezaretinde, Yönetmen İbrahim Güldalı’nın yönetiminde Ordu’nun değişik yörelerinde 8 günden buyana çalışmalarını sürdüren belgesel çekim ekibinde yer alan El Cezire Dergisi Muhabiri Bilge Egemen, Çiseli Şelalesi çekimleri esnasında Vali İrfan Balkanlıoğlu röportaj gerçekleştirdi.

Ordu’da tanıtım eksikliği var

Ordu’nun turizmden yeterince istifa edemediğini, bunu da tanıtım eksikliğine bağlayan Vali İrfan Balkanlıoğlu, ”Karadeniz’de güzellik anlamında ne varsa hepsi Ordu’da fazlasıyla mevcut. Sayısız dereler, şelaleler, göller, yaylalar ve krater göller, derin vadiler var. Her taraf yemyeşil orman. Türkiye’nin en büyük yaylaları ve menderesleri Ordu’da. Perşembe yaylasında bu menderesleri görürsünüz. Bakmaya kıyamazsınız son derece güzel. Bir de dağlarımızda orman gülleri 10-15 gün içerisinde açacak. Bu güzellikler hakikaten gezmeye, görmeye değer. İnsanımız doğayı, yeşili, temiz havayı, berrak suları ve su seslerini özlediğinde arınmak için buralara huzur bulmaya gelmeli. Bizim sahilimiz çok güzel. Ordu’da sahil doldurulmamış ve arkadan tünellerle, yollarla geçiyor. Dolayısıyla ormanın denize sarktığı yemyeşil, masmavi denizle kucaklaştığı koylar bizde aynen duruyor. O, hırçın dalgaları seyretmek insana huzur veriyor, gençliğine geri götürüyor. Bu sahilin dışında da bizim ormanlarımız, yaylalarımız ve buradaki ormanların içerisinde butik oteller ziyaretçilerimize güler yüzlü tatlı dilli misafirperver Orduluların hizmetleriyle açık durumda. İnsanlar kuş sesleriyle uyuyup, kuş sesleriyle uyanıyor. Hiç kirlenmemiş, hiçbir kimyevi maddeyle temas etmemiş doğal otlar var. Yöre halkı bunları çok iyi biliyor. Tamamen doğadan toplanan otlardan 5-6 çeşit nefis yemekler yapıyorlar. Ben bunların ismini kısa sürede ezberledim. Çünkü her sofraya muhakkak gelir. Dolaysıyla insanlar tamamen yaylalarda otlayan kuzulardan, bu güzel otlardan ve doğal yiyeceklerden beslenecek, bu oksijeni teneffüs edecekler, çağlayanları ve su seslerini dinleyecek, 3-5 günde 1 yıllık stresi sıkıntıyı geride bırakıp güzel bir tatil yapacaklar. Ordu bunu fazlasıyla sağlayacak imkânlara sahip” diye konuştu.