Ordu Ürünlerini Pazarlayamıyor
Ordu Ticaret Borsasından Tarım Sektörü Raporu
info@karadenizekonomi.com / 12.09.2015
Ordunun kırsal kesiminde üretilen birçok tarım ürününün iyi gelir getirebilecek ticarete dönüştürülebileceği halde organizasyon eksikliği sebebiyle bunun gerçekleştirilemediği belirtildi.
Ordu Ticaret Borsası tarafından hazırlanan raporda, tarım sektöründeki sorunlar ele alındı. Orduda ekonominin temelini fındığın oluşturduğu belirtilen raporda, kırsal kesimde üretilen bazı ürünlerin ticarete dönüştürülerek iyi bir gelir kapısı olacağı halde bu tür girişimlerin yapılmadığı belirtildi. Orduda bir dönem en çok mısırın üretildiği hatırlatılan raporda, Türkiyenin bugün mısır ithal eden bir ülke olduğu belirtilerek, "Mısır bir zamanlar Ordunun sembol
ürünlerindendi. Karadeniz denilince hamsi ve mısır akla gelmekteyken, Türkiye bugün mısır ithal eder duruma gelmiştir. Mısır topraklarımızda yetişebilen, uyum sağlayan değerli bir üründür. Mısır üretimi teşvik edilmeli ve yine bölgemizin sembollerinden olan mısır unu ticari hayatın içine sokulmalıdır. Atıl durumda bulunan, çürümeye terk edilmiş un fabrikalarında orta vadede mısır unu üretmeleri teşvik edilebilir. Bunun ilk adımı ise kırsal alanda mısır üretiminin artırılarak, pazara dönük üretim yapılmasının empoze edilmesi olabilir" denildi.
PATATESE BAKAN YOK
Patatesin öneminin vurgulandığı raporda, şu görüşlere yer verildi:
"Yüksek kol dediğimiz rakımı bin metre ve daha fazla olan yerlerde patates üretimi halen küçük aile işletmeleri şeklinde yapılmaktadır. Patates üreticiliğine önem verilerek, pazara dönük üretim modeline geçilecek teşvikler uygulanabilir ve daha kaliteli ürün elde etmenin imkanları zorlanabilir. Patatesin natürel olarak tüketilmesinin yanında patates unu, cips, dondurulmuş hazır yemek şeklinde vb. tüketildiği de bilinmektedir. Orduda üretilecek patatesler için vizyon olarak bu pazara girmek ve pay almak konulabilir. 1950li yıllarda Ordu ilinin patatesleri çok meşhur olup, özellikle Yokuşdibi ve Gürgentepe patatesleri tanınıp pazarda aranmaktaydı."
DOĞAL ÜRÜNLER PAZARLANAMIYOR
Yöreye özgü tarla ürünü ve yemişlerin de öneminin vurgulandığı raporda, özellikle kara lahana, kara yemiş (taflan), kara üzüm, töngel ve diğer yöresel sebze ve ot gibi meyve ve ürünlerin başlangıçta turizm amaçlı, uzun vadede üretim ve kalitedeki artışa bağlı olarak sanayi ve ticari amaçlı olarak değerlendirilebileceğine dikkat çekildi. Yine köylerde daha çok kadınların yaptığı bazı kışlık yiyeceklerin de ticaret amaçlı değerlendirilebileceği vurgulanan raporda, "Köy kadınları tarafından hazırlanan reçel, pekmez, konserve vs. ürünler bir teşvik ve organizasyon içinde projelendirilerek ciddi ve sürekli bir gelir haline dönüşebilir. Günümüzde hormonlu ve doğal olmayan gıdalardan artık insanların çekinmeye başladığını ve doğal yöntemlerle yapılmış olan bu tarz gıdalara bir yöneliş olduğu da dikkate alınırsa, iyi bir pazarlama ağıyla bu üretimin iyi bir gelir kalemi olabileceği söylenebilir" ifadeleri yer aldı.
Raporun son bölümünde, ilde zaten gelişmiş olan arıcılık, halıcılık, kivi gibi ürünlerin yanına seracılık ürünlerinin de eklenmesi halinde çok iyi birer gelir kaynağı olabileceğine dikkat çekildi. Raporda, bütün bu ürünlerin ticarete dönüştürülememesinin ana sebepleri olarak organizasyon eksikliği gösterildi.