Sektörün gücü üreticiye bağlı
Çebi Fındık Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Çebi, “Türk fındık sektörü üreticisinden, ticaret gurubuna kadar büyük bir değişim içerisinde. Ülke olarak fındıkta kazanımlarımızı koruyup rekolte ve fiyatta istikrar sağlarsak hem üretici hem de sektör güçlü olur.”
info@karadenizekonomi.com / 3.12.2019
Çebi Fındık 1930 yılından bugüne Türk fındık sektöründe istikrarlı büyümesini sürdürüyor. Sektörün güçlü olmasını üreticinin gücüne bağlayan Çebi Fındık Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Çebi, “Türk fındık sektörü üreticisinden, ticaret gurubuna kadar büyük bir değişim içerisindedir. 1930 yılından bugüne temelinde üretici olan bir kurum olarak üreticinin hep güçlü olması gerektiğini savunduk. Çünkü üretici güçlü olursa sektör güçlü olur.” dedi.
Köylere dönüş projeleri hayata geçmeli
Ülke olarak fındıkta kazanımlarımızı koruyup rekolte ve fiyatta istikrar sağlamış bir ülke olmamız gerektiğini vurgulayan Çebi, günümüzde artık köylerde üretimin durduğunu şu sözlerle dile getirdi; “Türkiye dünya fındık pazarınınyüzde 74’üne sahip. Ama bu oran daha önceki senelerde yüzde 85’lerdeydi. Şu anda köylere 50 yaşın altında çok az bir nüfus var. Üretmesi gereken nüfus maalesef şehirde yaşadığı için fındıkla ilgilenmeye vakit bulamıyor. Aslında köyde yaşayan bir nüfusumuz olsaydı fındığın yanında gelir getirici birçok tarım ürünü de yan gelir olarak yapılabilirdi. Üretmediğimiz için ortaya bir katma değer de çıkartamıyoruz. Maalesef Türkiye, üreten toplum olma özelliğini süratle bir tarafa bıraktı. Ordu, maalesef bu hususta Türkiye’nin aynası konumunda yer alıyor. Köylere dönüş projeleri hayata geçmeli, kırsalın sorunlarını çözmeden kentlerin sorunlarını çözemezsiniz. Bunun sonucu olarak üreten ülke olma özelliğiniz tarımda zarar görüyor.”
Hindistan, Rusya, Meksika ve Brezilya pazarlarına da ağırlık verilmeli
İhracatta yeni pazarlara yönelinmesi gerektiğinin de altını çizen Çebi, “Avrupa ülkeleri olmak üzere geleneksel pazarların dışına açılarak Türk fındığını tanıtma ve pazarlama için yoğun çalışmalar yapılmalıdır. Özellikle son yıllarda Çin'e yoğunlaşıldı. Bunun yanında Hindistan, Rusya, Meksika ve Brezilya pazarlarına da ağırlık verilmelidir. Hindistan'ın dünyanın en fazla kuruyemiş tüketen ülkelerinden biri. Rusya zaten fındığı tanıyan, kullanan bir ülke. Bu pazarlarda istenilen seviyeye geldiğimizde ülkemiz açısından çok iyi sonuçlar doğuracaktır.”ifadelerini kullandı.
5 milyar dolar döviz girdisi sağlanabilir
Son olarak bu sezon ki ihracat rakamlarını da değerlendiren Çebi, “ Bu sezon 2012 de kırılan 300 bin ton iç fındık ihracat rekorunun kırılacağına inanıyorum. Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) sezon başında alım fiyatlarını açıklayarak sektör adına olumlu bir süreci başlatmıştır. Satış politikalarında da aynı başarıyı göstermeleri fındıkta istikrar adına büyük önem arz ediyor. Hazır üreticide fındık fiyatlarından memnunken bahçesine bakacaktır. Devletimizden ve bütün paydaşlardan bir farkındalık yaratılması konusunda ciddi çalışmalar bekliyoruz. Türkiye 1,5 milyon ton fındık üretme kapasitesini kullanırsa ülkeye yakın gelecekte 5 milyar dolar döviz girdisi sağlanabilir. Bahçe bakımı, zararlıyla mücadele, gübreleme gibi üreticilerin bilgilendirilmesi, eğitilmesi, kontrol edilmesi lazım. Bunlar yapılmazsa, bütün bunlar hayal olur." değerlendirmesinde bulundu. MURAT GÜRSOY/KARADENİZ EKONOMİ
----
1930 yılından bu yana faaliyet gösteren Çebi Fındık sektörde kesintisiz olarak hizmet vermekte olan bir aile işletmesi. Dededen toruna devam eden firma Ordu'da ‘’Küçük Hasan’’ adı ile bilinen Merhum Hasan Çebi tarafından kurulan fındık kırma tesisi ile ticari hayatına başladı.