Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla Toprak Mahsulleri Ofisi’nin(TMO) fındıkta müdahale alımı yapması kararı alınmasının ardından TMO fındık alımına ilişkin her türlü teknik altyapı, personel ve finansman hazırlıklarını tamamlayarak fındık alımlarına başladı. Söz konusu alımla, fındık piyasalarında istikrarın sağlanması, üreticilerin pazarlama sorunlarının ortadan kaldırılması, depolama ve finansman ihtiyaçlarının giderilmesi sağlanacak. Fındık alımı ile ilgili konuşan TMO Genel Müdürü Ahmet Güldal şunları söyledi; “TMO üreticinin dostu. Çiftçiye hizmet edip çiftçinin koruyucusu konumunda görev yapıyor. Bu yıl büyük bir rekolte geliyor diyorlar, büyük rekolteden hiç korkmamak lazım. Çünkü Türkiye’nin ihracat kalemi içerisinde en değerli ürünlerin başında fındık geliyor. Neredeyse yüzde 90’ını ihraç ediyoruz. yıllara göre değişmekle beraber ülkemize tarımsal ihtiyacın yüzde 10-12’sini tek başına fındık karşılıyor. O yüzden fındığın rekoltesinin ve değerinin yüksek olması başta Karadeniz’deki fındık üreticilerinin bölge ve ülke ekonomisinin kısacası topyekun Türkiye’nin menfaatine olacak. TMO burada kendisine nasıl bir görev verildiyse yerine getirebilecek kapasitede ehliyette, liyakat da, donanımda ve birikimde. Daha önce 6 kez görevlendirilmiştik. Bu sene de bu iklimleri göz önünde bulundurarak göreve talip olduk. Üreticiden istediğimiz kaliteli fındık üretsin. Kesimlere göre değişen  hasat,  kurutma ve patos zamanındayız.  Kriterlerimiz belli. O kriterlere uygun ürün getirdiklerinde TMO’da diğer alıcılarda çok rahatlıkla alır. Ama kimse almazsa TMO yine de alacaktır hiç şüpheleri olmasın.”

Fındık alım bedelleri de 20 gün içinde ödenecek

Tüm fındık bölgelerinde 33 noktada 60’ın üzerinde alım ekibi görevlendirildiğini söyleyen Güldal, “TMO’nun 700 personeli görev yapacak. Bütün personel uzmanlar tarafından eğitime alındı. Alım kriterleri noktasında tekrar bilgileri tazelendi. Arkadaşlarımız çiftçi memnuniyetini esas alarak görev yapacak.  Alım noktaları genellikle yol güzergahlarında ve merkezi noktalarda. Genellikle 20- 25 kilometre mesafelerde ulaşım yapılabilecek yerler. İnanıyorum bu ihtiyaca cevap verecek. Tabi bütün fındığı TMO’nun almasını beklemiyorum. Öyle bir senaryoda düşünmüyorum. Ama TMO kendisine ürün getirecek tüm üreticiler için hazırlıklarını yapmış durumda. Üreticiler alım için internet üzerinden ya da  şubelere gidip bizzat randevu yapılabiliyor. Zaten gün içerisinde  alım kapasitesine göre belli bir saat aralığında randevu veriliyor. O gün dolarsa ertesi gün için randevu veriliyor. O yüzden üreticilerimiz  başvuru tarihini önceden kendileri belirlerse daha erken tarihlerde teslim edebilirler. Randevunun devamında da şöyle bir hizmet de olacak. Bize teslim edilen ürünün ne kadar olduğunu şu kadardır deyip T.C’niz ile Ziraat Bankası’na yatmıştır yine SMS yoluyla bilgi verilecek. Fındık alım bedelleri de 20 gün içinde ödenecek.” dedi.

“TMO kota uygulamıyor”

Dekar başına verimlerin nasıl belirlendiğini de anlatan Güldal, “Rekolte belirlenirken İl Tarım Müdürlüklerinde Ziraat odaları, Araştırma Enstitüleri, Fiskobirlik, İhracatçı Birliği Temsilcisi, Borsa temsilcisi gibi sivil toplum kuruluşlarının müşterek katılımıyla rekolte tahmin komisyonu var.  Rekolte tahmin komisyonu der ki benim ilimin şu ilçelerinde bu kadar dekar alanında fındık üretiliyor, şu kadar miktarda da bu sene fındık bekleniyor ortalaması da bu. İl Tarım Müdürlüğü, iki uzman, üniversite, fındık araştırma enstitüsü, Toprak Mahsulleri Ofisi, Fiskobirlik, Ticaret Borsası, Ziraat Odası, Ulusal Fındık Konseyi, Sanayi ve Ticaret Odası, İhracatçı Birliği’nin katılımıyla bir komisyon oluşturulur.  Biz de bu verileri kullanırız. Çünkü Tarım Bakanlığı’nın esas aldığı ortalama veriler bunlar. Özellikle rekolte çalışmaları sonrasında çiftçilerimizden bahçesine çok iyi bakım yapıp gübresini ilaçlamasını ve budamasını zamanında yapanların ortalama verimin üzerinde verim aldığını tespit ediyoruz. Bunun için bu sene farklı bir uygulamaya gittik ve ürün noktalarında verim alanlarına yüzde 10 -15 aralığında üstüne tamamlanacak şekilde yuvarlıyoruz.  Yani 62 kiloysa 70 kiloya, 73 kiloysa 80’e.  Bu şekilde en azından daha yüksek verim alan üreticilerimizin ürün teslim etmesini kolaylaştırıyoruz. Ama bu bir kota değil. TMO kota mı uyguluyor deyip yazılıp, çiziliyor. Bu verim ortalamaları.Verim ortalamalarının biz yüzde 15 üzerine çıkıyoruz ve bunu da ilan ettik.”ifadelerini kullandı.

Stokta hiç fındığımız yok

TMO’nun birinci amacının kar etmek olmadığını vurgulayan Güldal, “TMO’nun görevi kendi görev alanındaki ürünlerin üretimi aşamasında üreticiyi, tüketimi aşamasında da tüketiciyi kollamak. Ülke menfaati için zarar etmemiz gerekiyorsa zararda edebiliriz. TMO zarar edeceğim diye de kendisine bir görev almaktan vazgeçmez hiçbir zaman. Belli oranda karlılığı korumak, piyasa düzenini sağlamak için de görev yapıyoruz. Bu sene sıfır stokla giriyoruz. Önceki yıllarda devreden stoklarımız olmuştu. 1-2 sene yağa dönüştürdük. Onun dışındaki yıllarda değerlendirdik. Bu yılda beklentimiz o şekilde. Bize temin edilecek fındık ne olursa olsun piyasa değerini koruyarak gerekirse stok devrederek piyasanın düşmesini engellemek, önümüzdeki yıllar için çiftçinin tekrar fındık üretimine iştiyakını bozmayacak şekilde bir fiyat politikasını oluşturup stokları yeri ve zamanı geldiğinde ülke menfaatleri için kullanacağız. Hemen alıp yarın satacağım ya da hiç satmayacağım diye düşünce oluşmaz.” diye konuştu. HABER MERKEZİ