Tüfenkci: Tüccarlar lisanslı depoları istemiyor
Tüfenkci, "Lisanslı depoları yaygınlaştıracağız. Burada sadece bir sorun var, lisanslı depoları vatandaşlarımız sadece bir depo olarak görüyor, tüccarlarımız esasında lisanslı depoların yaygınlaşmasını çok istemiyorlar" dedi.
info@karadenizekonomi.com / 11.05.2018
Tüfenkci, Rekabet Kurumu Fındık Sektör Araştırması Raporu Takdim ve Değerlendirme panelindeki konuşmasında tarım sektörünün, milli ekonomi için vazgeçilmez olduğunu söyledi.
Tüfenkci, hızla artmakta olan ve 2050 yılında 10 milyara ulaşması beklenen dünya nüfusu göz önüne alındığında tarım sektörünün öneminin her geçen gün arttığına işaret ederek, şunları kaydetti:
"Dünya fındık üretim alanlarının yüzde 80'ine sahibiz, üretimin ise yüzde yüzde 70'i ülkemizde yapılıyor. 400 bin tonu aşan üretim hacmimiz bulunmakta. Ülkemizde, üretilen fındığın yüzde 15-20 kadarı iç piyasada tüketiliyor, yüzde 80-85'i ise ihraç ediliyor. Türkiye, 20052015 yılları ortalaması 226 bin ton olan iç fındık ihracatı ile dünya fındık ihracatının yaklaşık yüzde 80'inini karşılamakta."
Yakın zamanda Türkiye'ye rakip olacak büyüklükte bir ülke bulunmadığına dikkati çeken Tüfenkci, Türkiye'de fındık yetiştiriciliğinde alınan verimin ise dünya ortalamasının çok geride olduğunu dile getirdi.
Tüfenkci, ekim alanlarının ya da arzın daraltılmasından çok verimin artırılması konusunda neler yapılabileceğinin tartışılması gerektiğine işaret ederek, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Evet bizim ülkemizdeki fındık ağaçlarının çoğu yaşlı. Bir fındığın ortalama 25-30 yaş ömrü olması gerekirken, bizde 70 yaşında fındık ağaçları olduğunu görüyoruz. Bunu gençleştirerek, küçük dokunuşlarla ton başındaki verim oranlarımızı, dekar başı verimliliğimizi rahatlıkla yüzde 50 artırabiliriz. Rekabet Kurumu, 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanunun verdiği görev ve sorumlulukları herhangi bir sektör ayrımı gözetmeksizin yerine getiren etkin bir kamu kurumudur.
Kurumun rekabet mevzuatını uygularken ülkemizdeki tüm sektörlerle etkileşim halinde olması, birçok sektördeki sorunlara ilişkin önemli bilgi birikimi edinmesine ve bu sorunlara bütüncül bir bakış açısı geliştirmesine imkan tanımaktadır. Bu bakımdan Rekabet Kurumu, sadece karteller ve tekellerle mücadele etmemekte, zaman zaman yayınladığı sektör araştırmaları raporları ile ülke ekonomisi bakımından önemli alanlardaki sorunlara dikkat çekmekte. Bu raporlar aynı zamanda sonuç odaklı bir tartışma için sağlam temelleri olan fikri ortam hazırlamakta, sonuçlarını inceleyeceğimiz Fındık Sektör Araştırması da bu tür bir çabanın sonucunda ortaya çıkmıştır."
Fındığın Türkiye için sadece bir tarım ürünü olmadığının altını çizen Tüfenkci, tarımda üretim kadar, üretilen malın satılmasının da önemli olduğuna dikkati çekti.
Tüfenkci, işin üretim ve arz ile ticari boyut olmak üzere iki boyutu olduğunu belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Lisanslı depoların sonuçlarını ileriki aylarda çok daha net göreceğiz ve lisanslı depoları daha da yaygınlaştıracağız. Burada sadece bir sorun var, lisanslı depoları vatandaşlarımız sadece bir depo olarak görüyor, tüccarlarımız esasında lisanslı depoların yaygınlaşmasını çok istemiyorlar. Neden istemediklerini tartışabiliriz ama bu depoların üreticiler, birliklerimiz tarafından değerlendirildiğinde bunun tüccarlarımıza çok büyük katkısı olacağını zaman içinde görecekler."
Geçtiğimiz aylarda Giresun'da 17 bin ton kapasiteli lisanslı fındık deposunun açıldığını anımsatan Tüfenkci, doluluk oranının şu an yüzde 80 olduğunu, bu depo sayılarını daha da artıracaklarını söyledi.
Sektöre bakanlık olarak her türlü desteği verdiklerini ve vermeye devam edeceklerini dile getiren Tüfenkci, hükümet olarak da fındık alanında birçok destek verdiklerini anımsattı.
Alan bazlı desteği çoğu sektörün istemesine rağmen fındığa verdiklerini aktaran Tüfenkci, fındığın üretim kalitesini ve verimliliği artırmanın önemli olduğunu söyledi.