Ünye'den dünyaya mesaj: Özgür Basının Oksijeni, İfade Özgürlüğüdür..

-Türk Medyası, Avrupa Medyası’yla Eş Değer

info@karadenizekonomi.com / 24.06.2015

Ünye'den dünyaya mesaj: Özgür Basının Oksijeni, İfade Özgürlüğüdür..

Ordu'nun Ünye ilçesinde, “Ünye’den Dünya’ya AB İle Medya Açılımı” projesi kapsamında “İfade Özgürlüğü, Medya Etiği ve İnsan Hakları” konulu seminer programı düzenlendi.

Seminerde konuşan KTÜ İletişim Fakültesi Dekan Yrd. Yrd. Doç. Dr. Yavuz Bayram, “Özgür basının oksijeni, ifade özgürlüğüdür. Bir gazetecinin işini tam anlamıyla yapabilmesi için ifade özgürlüğü çok önemli” dedi.

Sebile Hanım Konağı’nda düzenlenen seminerin moderatörlüğünü; Ünye İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nedim Dikmen 

yaparken, seminere konuşmacı olarak katılan Ordu Barosu’ndan Av. Birsen Uçar “İfade Özgürlüğü”, Gazeteci-Yazar Murat Taşkın “İnsan Hakları”, KTÜ İletişim Fakültesi Dekan Yrd. Yrd. Doç. Dr. Yavuz Bayram “İfade Özgürlüğü, Medya Etiği ve İnsan Hakları” konularında katılımcılara bilgi verdi.

-Türk Medyası, Avrupa Medyası’yla Eş Değer

Seminerin açılış konuşmasını yapan Proje Başkanı Şakir Gürel; “Ünye’den Dünya’ya AB İle Medya Açılımı projesinde amacımız; Yerel medyayı Avrupa medyasıyla entegre etmek, iyi örnekleri karşılıklı olarak almak ve vermek. Bu kapsamda geçen ay 10 medya çalışanı ile Hollanda’ya gittik. Bir hafta süresince Hollanda medyasını inceledik, oradaki yerel medya ile diyaloglar kurduk. Türk Medya’sının Avrupa Medyası’yla eş değer olduğunu gördük. Türk Medyası’nın sonra başlamasına rağmen çok hızlı geliştiğini fark ettik. Onlarda Türkiye’ye geldiğinde incelemeleri sonucunda aynı kanıya vardılar”. Dedi.

-İfade özgürlüğünde yol aldık..

İfade Özgürlüğümü anlatan Ordu Barosu’ndan Av. Birsen Uçar; Hukuk kurallarının da amacı toplumsal düzeni sağlamak olduğunu belirterek şunları söyledi:

"İnsan hakları kavramı çok eski bir kavram. Biz de insan hakları sözleşmesine imza atmış bir milletiz. Hakların korunmasında en önemli faktör kamudur. İfade özgürlüğü ülkemizde bir hayli yol almıştır. İfade özgürlüğünün aslı hem uluslararası attığımız imzalar hem de anayasamızdır. Düşündüğünüz şeyleri ifade ederken hakaret ediyorsanız ya da bazı sınırları aşıyorsanız özgürlüklerden bahsedemeyiz. İfade özgürlüğü kapsamında bunun toplumsal düzeni bozduğu yerlerin tespiti ise çok ince bir nokta. TC.’nin bütünlüğünü bozmaya çalışıyorsanız bu özgürlük o noktada sınırlanır. Bu anayasal bir suçtur. İfade hürriyeti toprak bütünlüğü, hakaret vb. dışında çok geniş tutulmalıdır."

-Siyaset ve kamu da yalan


İnsan Hakları konusuna değinen Gazeteci-Yazar, TSYD Trabzon Şube Başkanı Murat Taşkın ise insan haklarının, insana yüklenmiş sorumluluklarla bağlantısı olduğunu vurgulayarak, yalanın da bir insan hakkı gaspı olduğunu belirterek şunları söyledi:

"Her şeyden önce insan tarifine uygun hareket etmek lazım. İnsanları yöneteceklerin dürüst ve samimi olması lazım. Bizim ülkemizde siyasette yalan söylemek meşru hale getirildi. Yalanın olduğu yerde insan hakları zedelenir. İnsanı donatan dinler yalanı yasaklıyor. Ama biz bu ülkede dindarlıktan bahsederken siyasiler yalan söyler diyoruz. Bu her anlamıyla bir çelişkidir. Aynı durum kamu adına hareket eden basın-yayın içinde geçerlidir. Topluma ve kamuya hitap edenler gerçeklerden uzaklaşmamalıdırlar. İnsanlar dinimizdeki kul hakkını bildikten sonra insan hakkı diye bir olay ortaya çıkmaz zaten. Kul hakkı insani bir mesele. İnsanlara nasıl yaklaşmamız gerektiğini bilirsek bunu çözeriz.”

Gazeteciler Taraflı Haber Yapmaktan Kaçınmalıdır..


"İfade Özgürlüğü, Medya Etiği ve İnsan Hakları” konularında katılımcılara bilgi veren KTÜ İletişim Fakültesi Dekan Yrd. Yrd. Doç. Dr. Yavuz Bayram da, “İnsan hakları, insanın doğduğu andan itibaren yaşamak için sahip olduğu haklardır. Demokratik ve yaşanabilir bir toplumdan bahsedebilmek için o toplumda insan hakları ve demokrasi olmalıdır. Bunu zedeleyen durumların başında da basın haklarının engellenmesi gelmektedir. Bir gazetecinin haber verme hakkı engellendiğinde toplumun da bilgilenmesi engellenmiş oluyor. Özgür basının oksijeni ifade özgürlüğüdür. Bir gazetecinin işini tam anlamıyla yapabilmesi için ifade özgürlüğü çok önemli. Fakat bazen gazeteciler de yaptıkları haberlerle insan haklarını görmemezlikten gelerek yöneticilerin tarafında duruyor. Medya patronların çoğu ticaretle uğraştıkları için yöneticilerle kötü olmak istemiyor. Çalışanlar vicdanla cüzdan arasında gidip geliyor. Çoğu zaman kazanan patron ve siyasiler oluyor. Oysaki gazeteciler taraflı haber yapmaktan kaçınmalıdır. Çünkü toplu üzerinde basının önemli bir etkisi var” diye konuştu.

Basın Bazı Etik Kodlara Sahip Olmalı

Konuşmaların ardından soru-cevap bölümüne geçildi. Katılımcılar, gazetecilerin de yasa ile kurulan bir meslek birliğine ihtiyacı olduğu söyledi. Gazeteciliğin yasal sınırları olan bir meslek olmadığı, internet sitesi kuran kişinin dahi kendisine gazeteci dediği günümüzde gazetecilik mesleğinin yasal güvenceye kavuşturulması ile meslekte yaşanan sorunların asgariye inmesi için ciddi bir adım olacağı vurgulandı.

Bazı basın mensuplarının yanlı haber yaptıklarının da konuşulduğu seminerde; Basının sahip olması gerektiği bazı etik kodlar olduğu bu kodları da benliklerine yerleştirmesi gerektiği belirtilirken, her şeyin yasa ile çözülemeyeceği, basının kamu sorumluluğunu göz ederek haber yapması gerektiği vurgulandı.

Kapat
× Anasayfa Abone ol Tüm haberler Ekonomi Bölgesel Şirketler Gündem Belediye Sektörler Politika e-Dergi e-Gazete Web TV Künye Karadeniz sohbetleri Yazarlar