Çözüm, ortak yaklaşımda

Konut kira artışlarında belirlenen yüzde 25 sınırının uzatılmasını değerlendiren uzmanlar, konunun hem kiracı hem de mülk sahibi ekseninde ortak anlayışla çözülmesi gerektiğini ifade etti.

info@karadenizekonomi.com / 1.05.2023

Çözüm, ortak yaklaşımda

Samsun Remax Gayrimenkul’den Fatih Kalınsazlıoğlu, kira artışında yüzde 25 sınırının uzatılmasıyla ilgili olarak yaptığı değerlendirmede, “Kiralar sabit yani yüzde 25 kaldığı için evin fiyatıyla ilgili orantılı olarak kiralar belirlenir ama ev fiyatları yükselip, kiralar düşük kaldığı zaman da ev sahiplerimiz satışa daha çok yöneliyor. Bu bağlamda da kiracılarla problemler yaşanıyor. O kısımda da ev sahipleri ya da kiracılar hukuki sürece başvuruyor” dedi.

 

EV SAHİBİ OLMAK DAHA MANTIKLI GÖRÜNÜYOR

Kiraların yüksek olmasının insanları ev sahibi olmaya yönlendirdiğini belirten Kalınsazlıoğlu, “Konut fiyatıyla hemen hemen yarıştığı için insanlara kredi çekip ödemek daha mantıklı geliyor. Samsun Atakum'da 1+1 eşyalı daireler 5- 6 bin lira. Satış fiyatları ise 1 milyon lira. Yarı peşinatlı kredi kullandıkları zaman hemen hemen zaten o fiyatları ödüyorlar. Kiracıların alıcı kısmına geçmesi de şu an daha olağan ama piyasa tamamen durgun. Seçim öncesi doların yükseleceği beklentisiyle insanlar gayrimenkulden çıkıyor ve dövize yöneliyor. Büyük ihtimal dolar yükseldiği zaman da tekrar gayrimenkule dönüş yapılacak. Öte yandan, İlk defa ev sahibi olacaklarla ilgili kredi indirimi de piyasaya yansımaya başladı” diye konuştu.

 

İKİ TARAFI DA ANLAMALIYIZ

Avukat Atilla Tatar, kira artışlarındaki sınırlama ile ilgili yaptığı değerlendirmede şu ifadeler yer verdi: “Bu sınırlamadan sonra da özellikle yeni kiraya verilen konutlar emsal alınarak önceki kiracılarla mal sahipleri arasında itilaflar oluşmaya başladı. Çünkü kiralar arasında çok afaki farklar oluşmaya başladı. Bu meseleyi sadece kiracılar yönünden değerlendirmek meseleye çözüm üretmiyor. Bu getirilen sınırlama da çözüm üretmeye yetmedi. Aksine kira, konut kiralarıyla ilgili itilaflar, hatta ceza davalarına dosyalarına yansıyan, Ceza Mahkemelerine yansıyan, konusu suç olan ihtilaflar oluşmaya başladı. Şimdiye kadar serbest piyasa koşulları içerisinde belirlenen bu miktarlara konut kiralarına sadece devletin birtakım önleyici, yasaklayıcı kararlarıyla uygulamalarıyla sınır belirleyebilmek, düzen getirebilmek mümkün değil. Arz talep dengesi üzerinden yürüyen ve piyasa koşulları üzerinden şekillenen miktarlar söz konusu. Onun için burada konut üretiminin arttırılması, konut kiralarının artmasına en önemli başat etken olan enflasyonun düşürülmesi, özellikle yoğun şekilde dışarıdan göç alan ülkemizde yabancıların hem kiralama hem satın alma noktasında yüksek miktarlı emsal oluşturan bedelleri bunun temel etkenleri. Yani siz ev sahibi olarak ne kadar yüksek talep ederseniz edin, bunun karşılığı olmazsa siz o yüksek miktarda fahiş miktarla konutunuzu kiraya veremeyeceksiniz ve olması gereken miktarlar üzerinden vereceksiniz. Oluşan konjonktürü kullanarak fırsatçılık yapan, fahiş kira artışı talebinde bulunan mal sahipleri ya da bu çok düşük kalan konut kiralarıyla ilgili bu durumu kullanan kiracılar noktasında her iki taraftan da kötü niyetli olarak bu durumu kullanan insanlar bizim için emsal teşkil etmiyor. Bizim için önemli olan bu soruna gerçek anlamda ne şekilde çözüm üretilebileceği konusu bu sürenin uzatılması konusu, piyasa koşullarının, enflasyon oranının altında olacak şekilde bir oranla kiralamalara, artış oranlarına, bir sınırlama getirilmesinin çözüm olmayacağını düşünüyorum. Burada gerçek çözüm yani enflasyonun düşmesi fiyatlardaki artış oranlarının düşmesi, konut arzının artması. Arz talep dengesi gerçek zeminine oturacak ve konut kiralarında yüksek kira fahiş kira talep edilse bile bunun karşılığı olmayacak.”

 

Asel gürsoy

 

Kapat
× Anasayfa Abone ol Tüm haberler Ekonomi Bölgesel Şirketler Gündem Belediye Sektörler Politika e-Dergi e-Gazete Web TV Künye Karadeniz sohbetleri Yazarlar