Eğitim dünyasında son dönemde özel okulların artan maliyetleri ve bu durumun getirdiği zorluklar gündemde. Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) verilerine göre, eğitimde yıllık artış yüzde 107,11 olarak açıklandı. Bu veriler, özel okulların maliyetlerindeki ciddi artışları ortaya koyarken, özellikle personel giderlerindeki yükseliş dikkat çekiyor.

CNBC-e' yayınına katılan Türkiye Özel Okullar Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Zafer Öztürk, bu artışların sebeplerini ve özel okulların karşılaştığı zorlukları değerlendirdi. Öztürk, TÜİK'in Haziran ayına ilişkin verilerinin yanıltıcı olabileceğini belirterek, özel okulların fiyatlarının yılda bir kez, genellikle 31 Mayıs'ta sisteme girdiğini ifade etti. Bu nedenle Haziran verilerinin artışları tam olarak yansıtmadığını vurguladı.

Özel okullarda yapılan eğitim ücreti zammı

Öztürk, özel okulların sadece senede bir kez ücret artışı yaptığını ve bu yıl TÜFE ve ÜFE oranlarına göre artış yaptıklarını söyledi. Geçmiş yıllarda devletin uyguladığı kısıtlamaların okulları zor durumda bıraktığını belirten Öztürk, okulların bu nedenle başlangıç sınıflarında yüksek ücret talep ettiğini belirtti. Zafer Öztürk, "Buradaki sıkıntı ara sınıflarda bakıyorsunuz 250 bin liraya öğrenciyi kaydediyor. Başlangıç sınıfında 750 bin lira gibi bir rakamla karşılaşıyoruz. Elbette bunun tutar savunulur bir tarafı yok" dedi.

Ek masrafların, özellikle servis, kırtasiye ve yemek gibi giderlerin de arttığını belirten Öztürk, bu durumun sürdürülebilir olup olmadığı konusundaki endişelerini dile getirdi. 1,5 milyon lira gibi rakamların gerçeği yansıtmadığını ve üye okullar arasında bu kadar yüksek rakamların olmadığını belirtti. Yabancı okulların bile bu kadar yüksek fiyatlar talep etmediğini vurguladı.

Özel okulların öğretmen maliyeti

Öğretmen maaşları konusuna da değinen Öztürk, öğretmenlerin SGK ve vergi maliyetlerinin çok yüksek olduğunu söyledi. Devlet desteği olursa bu maliyetlerin düşebileceğini ve öğretmen maaşlarının artabileceğini ifade etti. Şu anda özel okulların oranının yüzde 9,7 olduğunu belirten Öztürk, geçmişte bu oranın yüzde 11'lere kadar çıktığını hatırlattı. Ekonomik desteklerle bu oranın tekrar artabileceğini söyledi. Öztürk azalan özel okullaşma oranı nedeniyle bine kadar özet okulun kapandığını ifade ederek, ekonomik destekler sağlanmazsa öğrenci kaybının devam edebileceğini belirtti.

İyi okullarda kontenjan sıkıntısı yok

Öztürk, bazı okulların ekonomik sıkıntılar ve deprem bölgelerindeki durum nedeniyle öğrenci kaybı yaşadığını, ancak iyi okullarda kontenjan sıkıntısı olmadığını belirtti. Yabancı okullara başvuruların geçmiş dönemlerden bile fazla olduğunu söyledi.

Üniversiteye hazırlık sürecinde VIP hizmetlerin arttığını belirten Öztürk, özel okulların zaten kaliteli eğitim sunduğunu ve bu tür hizmetlere ihtiyaç olmadığını söyledi. Öğrencilerin gelişimini sürekli takip ettiklerini ve koçluk sistemlerine gerek duymadıklarını ifade etti.

Zafer Öztürk, öğretmenlerin refahının sağlanmasının okulların asli görevi olduğunu vurgulayarak, 34 bin lira net maaş alan bir öğretmenin özel okulda maliyetinin 52 bin lira, devlette ise 42 bin lira olduğunu belirtti. Bu vergi farkının okulların üzerine yük olduğunu söyledi. Devlet desteğiyle öğretmen maaşlarının artırılabileceğini ifade etti.

Zafer Öztürk, ekonomik desteklerin sağlanması durumunda daha fazla çocuğun kaliteli eğitimden faydalanabileceğini ve okulların daha kaliteli eğitim verebileceğini belirtti.