CHPLİ ESKİ MİLLETVEKİLİ DR. MUSTAFA ADIGÜZEL:'Devletin çivisi çıkıyor'
·CHPnin Eski Ordu Milletvekillerinden Dr. Mustafa Adıgüzel, Parti tabanından bir talep gelirse, halkta da karşılığı olduğunu görürsem milletvekilliğine yine aday olurum dedi.
info@karadenizekonomi.com / 18.12.2017
Karadeniz Ekonomi Gazetesini ziyaret eden CHPli Ordu Eski milletvekili Dr. Adıgüzel gazetemize genel siyaseti, ekonomiyi, parti içi siyaseti ve sağlık sektörüne ilişkin görüşlerini anlattı. Şehir Hastanelerine karşı olduğunu ifade Adıgüzel, ülkenin genel durumunu da ilişkin olarak da, İktidar partisi yaşananları bir değişim ve modernleşme ya da hizmet sektöründe canlanma gibi tanımlıyor. Devlet vatandaş kucaklaşması gibi algılatılıyor ama aslında devletin çivisinin çıkması olarak okumak lazım şeklinde değerlendirdi.
Ekonomide bir gelişme yok.
Kişi başına milli gelir 3 binden 10 bine çıktı, deniyor. Ben o zaman vatandaşa hatta şirketlere soruyorum; şirket olarak sizin cironuz, kârınız 3 katına çıktı mı? Ya da vatandaşa sormak lazım, siz geçmiş yıllarda daha az gelir elde ediyordunuz da şimdi 3 katı cebinize kazanç geçiyor mu? Benim ekonomideki değişimden anladığım baktığım budur. Türkiyede şu anda üretime dayalı bir ekonomi yok. Tüketime ve ranta dayalı bir ekonomi var. Yani sadece sıcak parayla dönen ki paranın kaynağını birçok kişi Ortadoğudaki ülkeler olduğunu söylüyor. Ortadoğudaki para trafiği zaten büyük devletlerin oyun sahasına dönmüş. Oradaki dış siyasette en ufak rüzgâr değişimi bizim ekonomiyi alt üst ediyor. Çünkü biz oradan gelen sıcak parayla dönen bir ülkeyiz.
CHPnin yarıştaki yeri
Bizim parti içinde sorunlarımız var ama emin olun her partinin kendi içerisinde sorunları var. Partimizin kendi içimizde çözebileceği sorunları kamuya çok taşımak istemem ama şuandaki iktidar partisinin içindeki sorunlardan milyonda biri değildir. AK Partide sorunlar tepeden kafasına vurularak çözülüyor, bir gecede Başbakan indiriliyor bizim partimizde böyle bir şey olabilir mi bunun hesabını kim verebilir? Kaç tane Belediye Başkanı halktan aldıkları mührünü saraya teslim ettiler.
Talep gelirse aday olurum
Siyasi beklentilerimi bir şey olmak üzerine kurgulamadım. Genel seçim geldiğinde mevcut yapıda kendime bir hizmet etme alanı görürsem talep gelirse ve halktan da o karşılığı alırsam tabi ki tekrar adaylığımı koyarım. Benim Ordu2daki siyasetçilerden bir farkım var oda şu; benim bir mesleğim var ve o mesleğe adamışım kendimi onun için illa siyasetin içinde olmalıyım demiyorum buda bana şöyle bir zenginlik katıyor, gereksiz yere taviz vermiyorum, yalana doğru demiyorum yani bir duruş kazandırıyor.
Şehir hastanelerine temelden karşıyım.
Ben Şehir Hastanelerinin kurulmasına karşıyım. Sadece Ordu anlamında değil. Orası hasta oldukça ya da ameliyat oldukça parası ödenecek bir kurum. Bir anlamda ticarethane gibi düşünün, o yüzden hastanelerin işletme hastaların da müşteri olduğu bir sistemin adıdır şehir hastaneleri. Dolayısıyla ben bu sisteme karşıyım. Ordu için dışarıdan gelen sağlık turizmi de çok önemli. Mesela bizim özellikle Kafkas ülkelerine yakınlığımızdan ötürü hasta transferi yapılabilir. Bunun için yine konaklama ile hastanelerdeki hizmet çeşitliliğine ilişkin bir planlama yapmak gerekir. Zaten aslında sağlık turizmi ile doğa turizmi Orduyu şaha kaldıracak iki alandır.
15 Temmuzda yerel seçim olabilir
Ben yerel seçimin arkasında genel seçim yapacaklarını düşünmüyorum. Yani genel seçim yerelin önünde olacak. Çünkü genel seçim sürecinde daha sıkıntılı durumlar var. Kaybedilmiş büyükşehirlerle beraber seçime gideceklerini düşünmüyorum. İşin bir diğer tarafı da yerel seçimi ertelemek gibi bir şansları yok, çünkü o anayasa değişikliği gerektiriyor. O yüzden onlar için yapılacak hamle genel seçimin yerel seçimin önüne alınması olabilir. Mart 2019de yerel seçim olursa 2018 Ekim ya da Kasım aylarında genel seçim olabilir. Ya da bu ana kadar kullandıkları gibi 2018in 15 Temmuzunda genel seçim olabilir.
KEMAL ÇEKÜÇ/KARADENİZ EKONOMİ