“Fuarımızı büyük bir coşkuyla gerçekleşirdik”

TÜYAP Samsun Bölge Müdürü Oğuzhan Çamaş, “Samsun 7. Tarım, Hayvancılık ve Teknolojileri Fuarını bu yıl da büyük bir coşkuyla gerçekleştirdik. Fuara katkı sağlayan herkese bir kez daha teşekkür ediyorum” dedi.

Samsun 7. Tarım, Hayvancılık ve Teknolojileri Fuarı’nın büyük bir coşkuyla tamamlandığını dile getiren TÜYAP Samsun Bölge Müdürü Oğuzhan Çamaş, “Fuarımızın kapsamı çok geniş. Çiftçimizin ihtiyaç duyduğu mekanizasyondan bitki beslemeye, sulama teknolojilerinden sera teknolojilerini de içeren çiftçilerimizin gelişim süreçlerine ayak uydurabilecek, AR-GE çalışmaları bitmiş, modernizasyon görmüş tüm ekipmanlar ve destek malzemeleri fuarımızda 5 gün boyunca sergilendi. Fuarımız başta traktörler olmak üzere yine büyük ve küçük ekipmanlar fuarımızda tanıtıldılar. Yabancı delegasyonlar stantları gezdiler, bölgemizden yurtdışına ürün ihracatı sağlayacak görüşmeler yaptılar” dedi.

“İHRACAT ÖNCELİĞİMİZ”

OR-SAM Yönetim Kurulu Başkanı Şinasi Tuncer, fuarın ticari olarak önemine vurgu yaptı. Tuncer, “1969 Ordu doğumluyum. Aslen Perşembe Saray köylüyüm. Tokat Ziraat Fakültesi’nden 1990'da mezun olduktan sonra da kısa bir tarım il müdürün geçmişim oldu. Geçici bir şekilde çalıştık daha sonra serbest ticarete devam ettim. Bu ticaretin içerisinde Ordu'da Bilim Tarım adı altında tarımsal girdi tedarik firması kurduk. Daha sonra 2007 yılında da Samsun'da 5 tane daha diğer ortakların da beraber ORSAM Tarımsal Pazarlama Anonim Şirketini kurduk” dedi.

Tedarik zincirinde önemli çalışmalara imza attıklarını belirten Tuncer, “Bizimki aslında, gıda sektörünün direkt değil ama indirekt ilgilendiren kısımlarında tamamen tarımsal tedarik girdiler üzerine. Zirai ilaç gübre tohum bunların her alanında dünyanın önde gelen bütün firmaların uluslararası firmaların Karadeniz'deki bölge distribütörlüğünü yapmaktayız. Bunu yaparken aynı zamanda da üretim gıdanın üretim tarafında da tedarik tarafında da varız. Karadeniz'in en büyük serası Çarşamba Dikbıyık Melik Mahallesi'nde 75 bin metrekare kapalı alanda da aynı zamanda serada üretim yapmaktayız. Bu üretimimiz bir kış periyodunda marul yaz periyodunda tarladan domates. Buradan tedarik tarafında bu varız. Şu an yani pazarlama tarımsal girdi pazarlama alanında sektördeki payımız ciddi ve iyi bir yerdeyiz. Yani istihdam açısından da yaklaşık 150 civarında ama bu 150 kişinin 50si sabit 100 kişi de yazın aramızda hasat ve pazarlama zamanda ihtiyaç duyduğumuz kişiler” diye konuştu.

İki farklı yatırımla şirket olarak ihracata daha çok yöneleceklerini dile getiren Tuncer, “Bölgede iş yaptığımız için hemen burada bir yerimiz olsun istedik. Biz, Karadeniz Bölgesi'nde iş yapan bir firmayız. Bu bölgelerde Samsun'da ciddi bir tarım fuarı kurulunca burada yerimizi aldık. Burada bir beklenti içinde değiliz ama bilinmek, isminizin duyulması, görünmesi de sürekli bir artı değer katıyor. Her geçen yıl biz bir üstüne koyarak işimize devam eden firmayız. Ikinci yarıda daha beklentimiz yine çok farklı olmayacaktır. Aynı şekilde devam edecektir. İki yeni projemiz var. Bunlardan bir tanesi Vezirköprü Kaplancık mevkiinde 1200 dönüm arazide ceviz üretim tesisi plantasyonu kuracağız. Bu sene sonbaharda başlayacağız tesise, 2023'te faaliyete geçmiş olacak. Bafra Organize Sanayi Bölgesinde yarı kurutulmuş domates dondurulmuş gıda tamamen ihracata yönelik ciddi bir tesis olacak. Bunun da inşaatına başladık. Kurutulmuş domates başta olmak üzere konserve üretimi gerçekleştireceğiz” ifadelerine yer verdi.

TÜRKİYE’DEKİ TEK FİRMAYIZ

Agrobigen ile Ecobigen Firma Ortağı ve Ondokuz Mayıs Üniversitesi Ziraat Fakültesi Toprak Bilimi ve Bitki Besleme Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Rıdvan Kızılkaya, firmanın 2015 yılında Samsun Teknopark’ta kurulan bir ARGE şirketi olduğunu belirterek, “ARGE faaliyetlerinde ticarileşebilecek ürünleri Samsun Bafra'da üretiyoruz. Şu aşamada ev ve peyzaj amaçlı kullanım için bitki besleme ürünleri ve bu yıl piyasaya sürdüğümüz tarımsal amaçlı yaprak gübrelerini üretiyor. Sektörde tüm Türkiye'yi ölçü alacak olursak ürettiğimiz çevresel ve peyzaj amaçlı bitki besleme ürünleri şu an tüm Türkiye'de pazarlar da mevcut. Tarım ve Orman Bakanlığı'nın vermiş olduğu kapasite raporuna göre bitki besleme ürünleri üretebileceğimiz kapasite yıllık toplam 980 ton. Bütün bunların hepsini bir arada düşündüğümüz zaman ev ve peyzaj amaçlı katı bitki besleme ürünleri üreten Türkiye'deki tek firma Agrobigen markasıyla çıkan ürünler. Bu anlamda tekiz. Sıvıları bizden başka bir kısım firmalar daha üretiyor ama bizim inovatif olarak geliştirdiğimiz katı tek kullanımlık şaselerdeki ürünlerin Türkiye'deki lisanslı tek üreticisi durumundayız. Pazar bizim diyebiliriz. Bu yıl üretmiş olduğumuz tarımsal amaçlı bitki besleme ürünlerini yani yaprak gübrelerini, biz sahada 2 yıl denedikten sonra bayilere ulaştırdık. Bayilerde bunları denetlediler. Biz şu an bu fuarda tarım özellikle tarımsal amaçlı ürünlerimizin çiftçilerle bayiler ile buluşmasını tanımasını kendimizi tarımsal amaçlı ürünler noktasında anlatmayı planlıyoruz” dedi.

Başarılı bir dönem geçirdiklerini ifade eden Kızılkaya, “2022'nin ilk yarısı tabii Türkiye'deki ekonomik durumlar herkes gibi bizi de etkiledi ama başarılı bir sezon geçirdik. Kalan ikinci yarısında 2022’nin ilk yarıdaki gibi güzel geçerse biz amaçlarımıza ulaşmış olacağız.  Nisan ayında bakanlıktan tescilini aldığımız tarımsal amaçlı 4 ürünümüz var. Bunlar yaprak gübreleri ve tamamı hızlı bir şekilde çözünebilen, gelişen dünyada bu drone sistemi ile uygulamaya müsait, içerisinde 20 küsür bitkisel kökenli amino asit içerebilen, çevre ile doğa ile dost yaprak gübrelerini ürettik ve saha denemelerini yaptık. Bunlar şu an kısmetse 2022'nin bu yarısından sonra ve önümüzdeki yıl sahalarda olacak. Dün ülkemize verilmeyip ya da verilip paylaşılmayan, tamiri yapılmayan drone'lar sonucunda şu an bizim ülkemiz kendi İHA'ları ve SİHA’larını üretir duruma geldi. Yani tarım sektörü de böyle, tarımsal girdiler de böyle. Biz şu an dünyanın her tarafında gezinen kaliteli, nitelikli yaprak gübrelerini firmamızda üretiyoruz. Rusya-Ukrayna Savaşı'ndan sonra pek çok üretici hammadde sıkıntısı yaşamaya başladı. Biz kendimiz üretmeye yoluna gidiyoruz. Dolayısıyla Rusya Ukrayna Savaşı her yeri etkiliyor ama bizi kendi kendimize yeter duruma da getirdi. O anlamda olumsuz bir etki yok ama insanlık gıdaya ulaşma noktasında, sağlıklı gıdalara ulaşma noktasında bir çaba içerisinde. Dolayısıyla yurtdışı merkezli bir ürünün Türkiye'de ambalajlanması, paketlenmesi bu bir ticaret ama o ürünler buraya yürüyerek gelmiyor, bir nakliye ile geliyor. Ama hammadde ve ürünler dahil siz burada üretebiliyorsanız yerli ve milli olarak. Bu ürünleri geliştirip kendi bir Türk markası ile piyasaya sunabiliyorsanız bütün bu savaşlar, bütün bu krizler aslında bizim için bir fırsat oldu ve fırsat olmaya da devam ediyor” dedi.

GELECEKTEN UMUTLUYUZ

Entaş Tarım Şirketi Satış Müdürü Mustafa Aykutlu tarım sektöründe gübre dalında faaliyet gösterdiklerini belirterek, “Entaş Tarım Şirketi’nde Satış ve Servis Müdürü olarak görev yapmaktayım. 30 yaşındayım ve sektörün genç dinamik mühendislerinden birisiyim. Gübre sektöründe faaliyet gösteriyoruz. Entaş Tarım olarak tarım sektöründe gübre dalında faaliyet göstermekteyiz. Gübre, pH düzenleyici, organik gübre, organik mineral gübre, kimyasal gübre gibi gübre kalemlerinin tamamını da üreticilerimize sunuyoruz. Fuara üreticilerimizin yoğun bir katılımı bizi çok mutlu ediyor. 2022’nin ilk yarısında Rusya Ukrayna Savaşı ile birlikte gübre fiyatlarının ani artışından kaynaklı bir gübre tüketiminde yavaşlama oldu. Önümüzdeki 6 aylık süreçte de yüzde 7’lik bir gerileme daha öngörülüyor Avrupa'da. Bundan dolayı şu anda beklenilen talebe tam ulaşılmadı. Yeni sezon kimyasal gübrenin yurt piyasasına girişinin kısıtlı olmasından kaynaklı tüketimler şimdiden talep görmeye başladı, ürün talepleri artmaya başladı. İlk 6 ayı düşük geçirdik ama ikinci 6 ayda daha hızlı bir periyoda girdiğimizi düşünüyoruz. Şu anda mevcut ürünlerin dışında yeni bir organik gübre çalışmamız var. Yeni bir Entaş Tarım markasıyla ürünümüz piyasaya sunulacak. Dünyadaki olumsuz gelişmeler gıda sektörüne yalnızca olumsuz olarak yansımadı aslında. Gübre ve ilaç sektörüne yansıdığından dolayı gıda arzında sıkıntılar yaşandı. Bunun etkisi her geçen gün hızla artıyor. Rusya’nın Avrupa’ya verdiği doğalgazı kesmesinden kaynaklı olarak Avrupa’daki gübre fabrikalarının kapanmasından dolayı gübrede de fiyat artışları ve üretim problemleri yaşanmakta. Savaşın uzun sürmesiyle birlikte kimyasal gübre tüketiminde ciddi bir azalma bekliyoruz. Bunun etkilerini de organik gübreyle tedarik etmeye çalışıyoruz” şeklinde konuştu.

6. KEZ FUARDA YER ALIYORUZ

Hasan Yüksel Traktör Satış Müdürü İlhan Yürükçü, şirkette 15 yıldır aynı görevde yer aldığını dile getirerek, “Hasan Yüksel Traktör, 1975'ten beri Çarşamba'da ve Türkiye'nin her bölgesinde ticaretini yapmış faaliyetlerini göstermiş bir aile şirketidir. Sahibi İsmail Yüksel’dir. Bu sektörde çok eski bir firma olduğumuz için Türkiye genelinde önemli bağlantılarımız var. Ezelinden beri Çarşamba’da pazar payımız yüzde 35-40 oranında. Büyük bir firmayız. Yani bizim bu yıl fuara altıncı katılışımız. Bu fuarın Samsun'da yedincisi oldu. 2016’daki fuarda biz yoktuk. Her seferde fuar verimli geçti” dedi.

2022 yılına dair değerlendirmelerde bulunan Yürükçü, “2022’nin ilk ilk yarısı birinci ayın ve ikinci ayın 15'ine kadar hızlıydı. Ondan sonra bir duraksama oldu, yani inanın çok 1,5 aylık bir ağırlık oldu. Tekrar bir hareket bir patlama oldu piyasada. Fiyatlar da yükseldi bu arada. Yani bu maliyetlerden dolayı ve doğalgaz sıkıntısından dolayı bu kışın da ne olacağı belli değil. Artık her şey bizim ülkemizde pamuk ipliğine bağlı ekonomi” diye konuştu.

Yeni model üretimlerle ilgili de bilgi veren Yürükçü, “Bizim traktörlerimiz sürekli model geliştirir. Yani kasa değiştirir, farklı farklı modelleri çıkar ama şu anda yeni olacak Euro 5 motorumuz. Şu anda bizim traktörlerimizde Euro 3 Motoru var. Euro 5 motorlar üretilmeye başlayacak. Birinci ayın sonundan başlayan üçüncü ve dördüncü aya kadar çok acı bir durgunluk oldu. O savaşla alakalı bir durumdu. Gıda sektöründe de şöyle bir şey var, artık çiftçi üretmek için uğraşıyor. Yani maliyeti ne olursa olsun bugün 100 liralık gübre 400 lira olmuş ama insanlar yine aynı şekilde ekimlerini yapmaya çalışıyor. Yani üretmeye uğraşıyor. Ama şöyle bir sıkıntı var, geçen yıl fındık 25 liraydı, bu yıl 45 lira. Bugün pazara çıkartırsanız fındığı 45-46 lira yani çiftçinin inanın enflasyon oranında zam gelmedi” ifadelerine yer verdi.

TARIMDA DIŞA BAĞLI OLMAMALIYIZ

18 yaşındaki genç iş insanı, HDS Seracılık Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Hüseyin Özdemir, “Şirketimiz gıda sektöründe seracılık başta olmak üzere tüm yeni nesil ve modern ürünlerin yetiştirilmesi için atılımlar gerçekleştiriyor. Sektördeki büyüklüğümüz Karadeniz Bölgesi'nde yüzde 80 oranında. 9 kişiye istihdam sağlıyoruz. Bunu da gelecekte daha da ilerletmeyi planlıyoruz. Fuardan beklentimiz, eski tür yetiştirme yöntemlerin bırakılıp yeni nesil yetiştirilmesini sağlamak. Gündemimizde yeni ürün yok ancak gelecekte seracılık için çok faydalı olabilecek şeyler yapmayı düşünüyoruz. Bildiğiniz gibi Ukrayna tarım sektöründe çok önde gelen bir ülke diyebiliriz. Ukrayna’ya bu kadar bağlı olmamamız ve ülkemize seracılığın biraz da gelişmesine destek vermemiz gerekiyor. Burada bizim amacımız insanlara biraz daha seracılığın önemini kavratmak ve onlara modern seracılığın nasıl işlediğini gösterebilmek” dedi.

YAZILIM VE MONTAJ BİZE AİT

Pofly Havacılık Teknolojileri A.Ş. Ortağı Harun Varol, şirketin üç ortağında bir olduğunu ve Niğde merkezli hizmet verdiklerini belirterek, şu ifadelere yer verdi: “Yaklaşık 10 ay önce kurulmuş bir firmayız. Ana faaliyet alanımızda daha çok zirai ilaçlama drone'lar üzerine. Ana faaliyet alanımız zirai drone üretimi, zirai ilaçlama drone üretimi. Farklı üç modelde imalatı yapıyoruz, tamamen yazılım ve montajı bize ait olmak üzere. Piyasaya yeni girdik, toplamda 5 personelimiz var halihazırda çalışan. İlerleyen zamanda da bu sayı artacağına inanıyoruz. Şimdi ilk önceliğimiz zaten kullanıcılara, çiftçilere kaliteli kolay erişilebilir ürünler sunmak. Yedek parçası kolay ve servisi, tamiri, bakımı daha kolay olan yerli ürünler sunmak. Biz de fuara bu nedenle ürünlerimizi tanıtıp çiftçiye sunduğumuz çözümleri anlatmak için geldik. Olumlu dönüşler bekliyoruz. Piyasaya sunduğumuz toplamda 3 ürünümüz var. Bunlar 10, 16 ve 30 litre olmak üzere zirai ilaçlama drone’ları. Bunların üzerinde engellerden düşmeye karşı kaçınmak için radarlar mevcut. İlerleyen zamanda da daha çok Karadeniz yöresinde eğimli arazilerde engebeli arazilerde de rahat rahat çalışabilecek ürünlerin geliştirmesine başladık. Kısmetse bir yıl içinde de bu ürünleri de piyasaya sürmüş olacağız.”