Rusya-Ukrayna savaşı dolayısıyla yaşanan yağ krizinde Ukrayna’dan yağ ithalatı yapamayan Avrupa ülkeleri yönünü Türkiye’ye çevirdi. Türkiye’ye bu sezon fazlasıyla Ayçiçek dikildiğini söyleyen Uğur Altaş, “Türkiye'ye çok yüklü miktarda ayçiçek dikildi. Belki tüm zamanların rekoru kırılacak. Bu sezon ülkemizde iklim çok güzel gidiyor. Sadece Ayçiçekte değil tüm tarım ürünlerinde Türkiye olarak rekor rekolteler bekliyoruz. Ayçiçek yağında Türkiye olarak rekor ihracat yapacağız. Firma olarak da Ayçiçek yağını tüm Avrupa’ya  ulaştırmaya ihraç etmeye başladık. Çok yoğun talep var ve rahatlıkla talebe cevap verecek  kadar üretime sahibiz. Hem çok fazla ayçiçeği dikildi hem de beklenen kardan daha fazla yağmur yağdı ve toprak daha fazla suyunu alabildi. Çok rantabıl bir sezon olacak. Bunun için de her türlü tohum, toprakla buluştu. Ekim dikim bitti. Yağlı tohumlardan bahsediyorum. Zaten buğday sonbahardan dikiliyordu, kıştan dikiliyordu. Onlar vardı. Arpa ya da buğday tarzı ürünler. Onların hepsinde sorun yok” dedi.

Süreç çok iyi yönetiliyor

Yağ ihracatında yasakların kalktığını da hatırlatan Uğur Altaş, devletin ve yağ fabrikaların süreci çok iyi yönettiğini söyleyerek, “Belgesi olan insanlar ya da yeni belge alan insanlar ithalat yapıyor şu an. Ve ihracat yapıyor. Ama ihracatta Afrika ülkeleriydi. İranlı, Suriye'ydi. Yakın coğrafyaya daha çok ihracat yapılırken Avrupa'ya ayçiçekte çok ihracat yapamıyorduk” dedi.

Türkiye Ayçiçek yağında rekabetçi olacak

Ayçiçek yağında Avrupa’nın tercihinin Türkiye olacağını ifade eden Uğur Altaş, “Fındık yağını, ceviz yağını, aspir yağını daha önce de anlattığımız gibi Avrupa'ya, Çin gibi ülkelere gönderirken ayçiçekte rekabetçi olamıyorduk. Birinci sebebi Ukrayna'ydı. Ayçiçek yağında Rusya, Ukrayna gibi ülkeler, güçlü ülkeler. Çok yüksek rekolteleri var. Çok ucuza mal edebiliyorlar, devasa tesisleri var  ve çok rekabetçiler. Biz yüzde ellisini kendimiz üretip yüzde ellisini de ithal getirip sattığımız için dezavantajlıydık. Ukrayna savaşta olması belki acı bir şey. Belki çok büyük acılar yaşıyorlar ama bize faydası oldu. İhracat yapamıyorlar. Ülkeden yağ çıkartamıyorlar. Artık savaştalar. Dört beş yıl kendilerine gelebileceklerini düşünmüyoruz” dedi.

Avrupa’ya rekor ihracat

Avrupa ülkelerinden ciddi bir talep patlaması yaşandığına dikkat çeken Uğur Altaş, “Avrupa'nın yağa ihtiyacı var. Avrupa'da raflar boş. Yine Avrupa’da ciddi anlamda fazla Türk yaşıyor. Türklerin de olduğu Avrupa'da hem Türklere hem de Avrupalılara şimdi ilk defa tarihinde Ayçiçek yağı ihraç ediyoruz. Fransa'ya, Almanya'ya Belçika'ya Avrupa ülkelerinin hemen hemen hepsinden talep var. Elimizdeki kota kadar devletten aldığımız belge kadar şu an ihracat yapıyoruz” diyerek Avrupa’ya rekor ihracat gerçekleştirileceğini ifade etti.

Devlet öncülük etmeli

Son iki yılda pandeminin de etkisiyle insanların arazilerine sahip çıktığını da ifade eden Uğur Altaş, “İnsanlar ürün dikmeye başladı ama yeterli değil. Ancak bu halkın yapmasıyla değil de devlet politikalarıyla profesyonelce olur. Kalıcı çare devlet, ‘Ben bu arazide yağlı tohum görmek istiyorum. Bu arazide buğday, arpa, yemlik görmek istiyorum’ diyecek ve atıl arazileri halka açacak. Eğer devlet öncülüğünü yapabilirse atıl arazilere ürün dikilebilirse çok güzel işler çıkar” dedi.

İhtiyacın yüzde 40’ı yurtdışından karşılanıyor

Türkiye’nin önceki dönemlerde ihtiyacının sadece yüzde 40’ını yurtdışından karşıladığını belirten Uğur Altaş, “Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre 2019-20 sezonunda ayçiçeğinde Türkiye’nin kendine yeterlilik derecesi yüzde 60 oldu. Türkiye ihtiyacının yüzde 40’ını yurt dışından karşılıyor. Son 20 senede yeterlilik derecesi yıllar içinde değişse de bu dönemin ortalaması yüzde 57. Bu dönemde ihtiyacın yüzde 43’ü ithal edildi” diyerek açıkladı.

Altaş Yağ Sanayi çiftçiye destek oldu

Altaş Yağ Sanayi olarak Kayseri’de çiftçileri destekleyerek 35 bin dönüm araziye aspir tohumu ekilmesini sağladıklarını da söyleyen Uğur Altaş, “Kayseri'de çok ciddi ekilip dikilebilecek arazi olduğunu Köylünün buna meyilli olduğunu ama nasıl dikeceklerini bilmedikleri için destek istediler. Biz de Kayseri'ye onlara destek olduk. Favori tohumumuz aspir tohumunu getirdik. Otuz beş bin dönüm araziyi aspirle buluşturduk. Ücret almadan, hiçbir bedel almadan köylüye aspir tohumu dağıttık. Yıllarca ekilmeyen ya da ne yaptıklarını bilemeyen köylü bizim sayemizde otuz beş bin dönüme aspir dikti” dedi.

Kayseri’de ilk defa aspir ekildi

Kayseri’de ilk defa aspir dikildiğini de belirten Uğur Altaş, “Yaklaşık otuz beş, kırk bin dönüm araziye de tarım il müdürlükleri sayesinde ürün dikildi. Yani seksen bin dönümle yüz bin dönüm arasında Kayseri'de şu an bu yıla mahsus tarihinde ilk defa aspir tohumu dikildi. Bu da rol model oldu. Devletin bunu takip etmesi lazım. Bunlar gibi boş arazileri biz Kayseri örneğini veriyoruz. Bu Erzurum olur, bu Erzincan olur, bu Kars olur. Hakkâri olur. O kadar çok boş arazimiz var ki bunları değerlendirmek lazım” diyerek açıkladı.

Son olarak Türkiye’de atıl arazilerin ekilmesi gerektiğini vurgulayan Uğur Altaş, Türkiye’nin tarımda, her alanda kendine yetecek güce sahip bulunduğuna dikkat çekerek, “Burada tarım politikalarımızı üretim üzerine inşa etmeli, kendi üreticimizi ve topraklarımızı değerlendirmeliyiz” ifadelerini kullandı.