Ulusoy Un, 1967’den bu yana sektörde yer alan Söke Un’u bünyesine kattı.  1963 yılında kurulan ve 2015 yılında İngiliz menşeli özel sermaye fonu Mediterra Capital Partners tarafından satın alınan Söke Un’un hisselerinin tamamını satın aldı. 168 milyon 900 bin TL peşin ve 650 bin Euro 2023'te ödenmek üzere satın alım sözleşmesi imzalandı.

KAP'a yapılan bilgilendirmede; Söke Değirmencilik Sanayi ve Ticaret A.Ş. paylarının tamamının satın alımı konusunda 168 milyon 900 bin TL 11.01.2022 tarihinde peşin ve 650 bin EUR 11.01.2023 tarihinde ödenmek üzere anlaşmaya varıldığı ve satın alım sözleşmesi imzalandığı belirtildi.

Ulusoy Un, Ankara ve Söke’deki fabrikalarıyla 1100 ton/gün üretim kapasitesi bulunan ve yüzde 100 iç sektöre üretim yapan Söke Un’u satın almak için 17.02.2021 tarihinde Mediterra Capital Partners kontrolünde faaliyet gösteren Moms Kitchen International S.a.r.l ile bir gizlilik anlaşması imzalamış, satışla ilgili çalışmalar başlamıştı.

Parçalı Üretici Sayısına Sahip Bir Sektör

Yeni satın alma sürecini değerlendiren Ulusoy Un Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Eren Günhan Ulusoy; “Türkiye’deki un sektörü oldukça parçalı üretici sayısına sahip bir sektör. Böyle bir satın alma sektördeki şirketlerin büyümesi açısından önemli bir adım. KAP’ta daha önce birçok açıklamada bulunduk. Nisan ayından itibaren gizlilik sözleşmesiyle bu açıklamalar başladı ve incelemeler devam etti. Türkiye’nin içinden geçmekte olduğu ekonomik durumdan dolayı bu süreçte bir takım iniş ve çıkışlar yaşadık. Söke Değirmencilik A.Ş.’ye ait payların yüzde 100’ü Ulusoy Un tarafından alınmış oldu.” dedi.

İhracat ve dış ticarette Söke Un’a Ulusoy Un olarak değer katabileceklerini düşündüklerini ifade eden Ulusoy, Söke Un’un iç piyasaya Ulusoy’un ise dış ticarette söz sahibi olduğunu belirtti.

Perakendede Önemli Bir Pazar Payına Sahip

Söke Un ile birlikte Perakende segmentinde önemli bir Pazar payına sahip olacaklarının altını çizen Eren Ulusoy, “Söke Un’un Pazar payına baktığımız zaman perakendenin en güçlü markası olduğunu görüyoruz. Perakende de yüksek Pazar payı, en yüksek bilinirliğe sahip. Ulusal zincirde yer alan bir firma. Dolayısıyla Ulusoy Un’un bugüne kadar yer almadığı perakende segmentinde Ulusoy Un için önemli bir Pazar payı transferini yaşamış olacağız.” dedi.

Birbirlerini Tamamlayacaklar

Ulusoy Un ile Söke Un’un birbirlerini tamamlayacağını düşündüklerini söyleyen Eren Ulusoy, “Pazar payı ile beraber üretim tesisleri de birbirini tamamlayıcı bölümlerde bulunuyor. Ulusoy Un, Samsun’da kurulu 1700 tonluk kapasitesi, Çorlu Tekirdağ’da kurulu 400 tonluk kapasitesiyle 2100 tonluk günlük işlem hacmine sahipti. Söke Un’un da toplam 1100 ton işlem hacmine sahipti. Toplamda bu rakamı 3200 tona yükselmiş oldu. Bölge olarak birbiri ile kesişmemesi lojistikte, tedarik zincirinde maliyetlerde önemli bir avantaj getireceğine inanıyoruz.” şeklinde konuştu.

“İstikrarlı Bir Büyüme Yakaladık”

Büyüme noktasında önemli bir adım attıklarına değinen Eren Ulusoy, “Ulusoy Un için büyüme yolculuğunda önemli bir adım. Şirketimiz 2014 Kasım’da halka arz olmuştu. 7 yıldır Borsa İstanbul’da işlem görüyor. Sektörün özelliğiyle defansif bir sektör olarak sürekli büyüme sağlayan ekonomide yaşanan dalgalanmalara rağmen istikrarlı bir büyümeyi yakalayan bir şirketiz. Söke adımıyla da bu büyümemizi başka bir segmentte daha devam ettirmiş olacağız. Artık Söke Un Değirmenclik A.Ş. finansalları Ulusoy Un’un kontrolünde olmuş olacak. Bizler iki şirketin toplamdaki iç ve dış pazar payı yüzde 4,5 oranında. Bu oranı daha da yukarıya taşımak için çalışacağız. Yakın zamanda bununla ilgili projeksiyonlarımızı kamuoyu ile paylaşacağız. Un sektöründe görülmemiş satın alma oldu. Un sektörünün şuana kadar işlem büyüklüğü en büyük olan satın alma işlemini gerçekleştirdik. Sektördeki yatırımların ölçeğinin büyümesinin sektörün ilerlemesine inanıyoruz.” dedi.

Fiyatlarda Çok Önemli Artışlar Yaşandı

Ekonomideki olumsuz dalgalanmalara rağmen gıda sektöründe talebin gücünü korumayı sürdürdüğünü de sözlerine ekleyen Eren Ulusoy, “Gıda sektörü talep yapısı itibariyle diğer sektörlerden ayrışıyor. İçinde bulunduğumuz dönemde fiyatlarda çok önemli artışlar yaşandı. Hem global piyasalarda, emtia piyasalarında hem de Türkiye’deki Türk Lirası karşılığında dolar kurunu da buna eşlik ettiği için fiyatların çok hızlı hareket ettiği bir dönem yaşadık. Buna rağmen halen talebin gücünü koruduğunu görüyoruz. Ulusoy Un açısından da son çeyreklik baza karşılık açıklanan finansallarımızda geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre neredeyse iki katı bir ciro söz konusu. Bu trendin yılsonu finansallarında da devam etmesini bekliyoruz. Birçok gıda şirketi için 2021 yılı ortalamanın üzerinde bir yıl oldu. Burada yönetmemiz gereken başka riskleri de öğrendik. Tedarik zincir riskleri, stok yönetimi, kurla ilgili finansal dalgalanmalar gibi bu alanlarda kritik hamlelerin olduğu bir yıldı.” diyerek açıklamada bulundu.

Eren Ulusoy son olarak, “Ulusoy Un uzun süredir risk yönetimini ön planda tutan bir şirketiz. Ulusoy Un halka açıklandığı zamandan bu yana 28 tane finansal açıklandı çeyreklik bazda. Çeyreklik bazda baktığımız zaman bunlarında sadece üçünün net kar göstermediğini görüyoruz. 25’inin gösterdiğini görüyoruz. Ulusoy Un tarafından ne kadar istikrarlı üretim ve kar marjı yapısı olduğunu göstermiş oluyor.” diyerek sözlerini tamamladı.