Kuru Fasulyecilerin Şahı: Hüsrev
Karadeniz Sahil Yolu’nda ilçe merkezinde bahçeli ve ferah bu mekânın ünü zaman içinde o kadar büyür ki pek çok devlet adamı, sanatçı veya ünlü isim bu lezzeti tatmak için yolunu Hasan Sarıoğlu Caddesi 51 numaraya mutlaka düşürür.
info@karadenizekonomi.com / 1.09.2020
Doğu Karadeniz’in en doğusuna doğru bir lezzet yolculuğuna çıkaracağız sizleri. Rize’den biraz daha öteye Çayeli’ne gideceğiz. Bu küçük ilçede kuru fasulyeci Hüsrev’in lezzet yolculuğu bir hayli geriye gidiyor. Büyük baba Abdullah Hüsrev tarafından 1928 yılında haftada bir gün açılan bir bakkal dükkânından oğul Fahri Hüsrev’in işe el atmasıyla 1958 yılında lokantaya çevrilen Hüsrev İşletmesi o zamanlar köftesi ile ün salmış.
Zamanla işler büyüyünce ve Fahri Hüsrev İspir fasulyesinin o doyumsuz lezzetini keşfedince yeni yerlerine geçmek zorunda kalmışlar. Karadeniz Sahil Yolu’nda ilçe merkezinde bahçeli ve ferah bu mekânın ünü zaman içinde o kadar büyür ki pek çok devlet adamı, sanatçı veya ünlü isim bu lezzeti tatmak için yolunu Hasan Sarıoğlu Caddesi 51 numaraya mutlaka düşürür. Mekânın işletmecisi Selahattin Hüsrev, sırrı kendilerinde saklı bu lezzetin İspir’in veya Kelkit’in şeker fasulyesinin tereyağı, dana eti, salça, soğan, tuz ve su ile bütünleşmesinden ortaya çıktığını söylüyor. Her gün sabah 08:00’da açılan mekânda servis akşam 21:00’a kadar sürüyor. Hüsrev Lokantası’na ilişkin sözlerimizi yine işletme sahibinin ağzından tamamlayalım. Selahattin Hüsrev’e göre “pandemi sürecinde yaklaşık üç ay süreyle kapanmaları işlerinde az da olsa düşüşe yol açmış. Kendilerini diğerlerinden farklı kılan en önemli özellik başta temizlik sonra lezzet.” Diyelim ki Çayeli’ne yolunuz düşmüyor. Biz her ne kadar bu lezzeti doğduğu topraklarda deneyimlemiş olsak da siz Ankara Balgat ve İstanbul Gayrettepe’deki şubelerde aynı lezzeti tadacaksınız. REŞAT GÜNGÖR/ KARADENİZ EKONOMİ