"Güney çevre yolu acilen yapılmalı"
Gezmiş Holding YKB Aykut Gezmiş, “Giresun’un kuzeyi deniz, doğu ve batısı Keşap ve Bulancak ile birleşik. Bir tek güneye doğru büyüyebiliyor şehir. Orda da yol, su, elektrik gibi alt yapı çalışmaları yok. Giresun’un güneye açılması için, Güney Çevre Yolu projesinin acilen hayata geçmesi gerekiyor"
info@karadenizekonomi.com / 5.06.2023
Gezmiş Holding Yönetim Kurulu Başkanı Aykut Gezmiş, Giresun’un arsa yönünden Türkiye’deki en fakir il olduğunu vurguladı. Gezmiş, “Şehrin kuzeyi deniz, doğu ve batısı Keşap ve Bulancak ile birleşik. Bir tek güneye doğru büyüyebiliyor şehir. Orda da yol, su, elektrik gibi alt yapı çalışmaları yok. Giresun’un güneye açılması için, Güney Çevre Yolu projesinin acilen hayata geçmesi gerekiyor. Güney çevre yoluyla beraber şehrin güneye yayılması gerekiyor” ifadelerine yer verdi.
DENETİM ÇAĞRISI
Giresun’un önemli inşaat şirketlerinden birini bünyesinde bulunduran Gezmiş Holding’in Yönetim Kurulu Başkanı Aykut Gezmiş, denetimlerin daha sık ve doğru şekilde uygulanması çağrısında da bulundu. Yaşanan depremlerin inşaat sektörüne etkilerini değerlendiren Gezmiş, “İmara açılacak alanları belirleme yetkisi belediyelerde. Dolayısıyla imara açılacak arsalara ve binaların kaç kat yapılacağına belediyeler karar veriyor. Fay hattı bölgelerinin imara açılması ve yüksek katlı binalar yapılması tamamen belediyenin yetkisinde. Siz müteahhite yüksek kat verirseniz, sonuçta müteahhit arsa sahibinin aldığı imar üzerinden gider. 15 katlı imar iznine, 5 katlı bina yapayım diyemez müteahhit. Derse arsa sahibi müteahhitle anlaşmıyor, 15 kat yapacak kişiyle anlaşıyor. Bu depremde; 1999 öncesinde yapılmış olan binaların çoğu yıkıldı. Yıkılan binaların %80’inden fazlası 1999 yılı öncesi yapılar. 1999’dan önceki teknik şartnameler, ciddi anlamda değişti, güvenlik önlemleri 3 kat artırıldı. Dolayısıyla 1999’dan önce yapılan binalar için müteahhitleri suçlamamak lazım. Yönetmelikleri suçlamak lazım. Ben inşaat mühendisiyim. Fakültede bize daha önce depremin tek bir yönden vurduğu öğretildi. Ama 1999 depreminde 3 yönden vurdu deprem binalara. Bu bilgi 1999 depremine kadar yoktu. Kahramanmaraş depreminde de aynısı oldu. 1999 depreminden önceki yönetmelikte düz demir kullanılıyordu, C-14 beton kullanılıyordu, pabuç temel yapılıyordu, bunların hepsi 1999 depreminden sonra yasaklandı. 1999’dan önce yönetmelik gereği bunlar serbestti, 1999 öncesi binaları yapanlar mı suçlu? O zamanki yönetmelik ve bilgiler buydu. Şimdi nervürlü demir kullanılıyor ama o zaman imalatı bile yoktu, C-14 betonu artık yollara bile dökmüyoruz ve pabuç temel yasak” diyor.
KURALLARI KESKİNLEŞTİRMELİYİZ
Yaşanan son depremlerin ardından yapılması gereken değişimleri de sıralayan Gezmiş, şu ifadelere yer verdi: “Öncelikle binalar, deprem esas alınarak yapılmalı. İmar planlarında, deprem esas alınmalı. Fay hattına yakın olan bölgelerde yüksek katlı binalar yapılmamalı. Yapılacaksa da çok özel şartlara bağlanmalı ve izolatörler gibi güvenlik tedbirleri alınmalı. Yüksek katlı binalara keskin şartlar getirilmeli. Yüksek katlı bina yapmazsak ölecek miyiz? Göz göre göre o arsaya yüksek katlı bina yapmak zorunda mıyız? 15 katlı arsaya 7 kat yapsak arsa sahibi iflas mı edecek? Dolayısıyla bu konuda kuralları keskinleştirmeliyiz.”
Murat Gürsoy