Köy Otomotiv Genel Koordinatörü Barış Özgür Çelebi, yıl boyunca sektörde canlılığın süreceğini ve otomotiv pazarının 1 milyon adet seviyesinin altına düşmeyeceğini öngörüyor. Döviz kuru, enflasyon ve ÖTV düzenlemelerinin araç fiyatlarına etkisinin dikkatle takip edilmesi gerektiğini belirten Çelebi, ikinci el piyasasındaki fırsatlara da dikkat çekiyor.

Döviz Kuru ve Enflasyon Otomobil Fiyatlarını Nasıl Etkileyecek?

Otomotiv fiyatlarının en büyük belirleyicisi olan döviz kuru ve enflasyon, sektördeki dalgalanmaları doğrudan etkiliyor. Enflasyonun döviz kuru üzerindeki baskısı ve faiz oranlarıyla olan bağlantısı, otomobil fiyatlarında dalgalanmalara neden olabiliyor. Ancak Çelebi, devletin uyguladığı sabit kur politikalarının, küçük dalgalanmaların fiyatlara anlık olarak yansımasını engellediğini belirtiyor.

Buna karşın, kurda beklenmeyen ve sert bir yükseliş yaşanması durumunda, bunun kaçınılmaz olarak fiyatlara zam olarak yansıyacağını ifade eden Çelebi, otomobil sektörünün tamamen döviz endeksli olduğunu hatırlatarak tüketicilerin bu süreci iyi değerlendirmesi gerektiğini vurguluyor.

ÖTV Güncellemesi Araç Fiyatlarını Nasıl Etkileyecek?

Motor hacmi 1600 cc’ye kadar olan araçlarda ÖTV matrah dilimi 3’ten 5’e çıkarıldı. Güncellenen ÖTV düzenlemesi ile bazı otomobillerde vergi oranlarında düşüş sağlanacak.

ÖTV oranları şu şekilde belirlendi:

               •             120 bin TL’yi aşmayan otomobiller için %45

               •             120 bin – 150 bin TL arası %50

               •             150 bin – 175 bin TL arası %60

               •             175 bin – 200 bin TL arası %70

               •             200 bin TL üzeri %80

Bu düzenlemenin elektrikli araçları da kapsadığını vurgulayan Çelebi, ÖTV matrah güncellemesinin otomobil pazarına olumlu yansıyacağını ancak kur dalgalanmaları nedeniyle fiyatların kontrol altında tutulmasının zor olabileceğini belirtti.

Elektrikli Araçlara Artan İlgi ve Teşvikler

2025 yılı, elektrikli araç alımını cazip hale getiren teşvikler ve düşük faizli kredi imkanlarıyla öne çıkıyor. Elektrikli araçlara uygulanan ÖTV oranlarının içten yanmalı motorlara sahip araçlara kıyasla daha düşük tutulduğunu belirten Çelebi, elektrikli araçların vergisel avantajları ve yakıt giderlerindeki tasarrufun tüketiciler için önemli bir fırsat sunduğunu söyledi.

Önümüzdeki yıllarda elektrikli araç satışlarının hızla artması beklenirken, 2035 yılı itibarıyla yeni otomobil satışlarının %10’unun, 2040 yılına kadar ise %58’inin elektrikli araçlardan oluşacağı öngörülüyor. Ancak, elektrikli araçların toplam satışlar içindeki payının 2030 yılına kadar %8 seviyesinde kalması bekleniyor.

İkinci El Araç Pazarında Fırsat Dönemi

Otomotiv sektöründe ikinci el araçlara olan talebin 2025 yılında da güçlü kalması bekleniyor. Çelebi, yüksek seyreden sıfır araç fiyatları nedeniyle ikinci el pazarının büyümesini sürdüreceğini ve 7-8 milyon adetlik satış hacmine ulaşılabileceğini ifade etti.

Özellikle Şubat ayı itibarıyla durgunlaşan ikinci el araç piyasasının, yatırımcılar için bir fırsat sunduğunu belirten Çelebi, “Elinde nakit bulunan kullanıcılar için şu an doğru zaman olabilir. Beğendikleri model, versiyon ve renk seçeneğinde hatasız bir araç bulduklarında almalarını tavsiye ediyorum, çünkü önümüzdeki birkaç ay içinde fiyatların yeniden artmasını bekliyorum” dedi.

2025’te Otomotivde Talep Güçlü Kalacak

Sektördeki gelişmeleri değerlendiren Çelebi, otomotiv pazarının 2025 yılında 1 milyon adet seviyesinin altına inmeyeceğini ve pazarın dinamik yapısını koruyacağını belirtti.

Elektrikli araç teşvikleri, ÖTV düzenlemeleri ve faiz politikalarının otomobil pazarına yön vereceğini vurgulayan Çelebi, “2025 yılında fiyatlar ve satış trendleri, döviz kuru, faiz oranları ve tüketici talebi doğrultusunda şekillenecek. Tüketicilerin ve yatırımcıların bu süreci dikkatle takip etmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.