Sektörün ve bölgenin duayen ismi Gürsoy, hala kepenklerini kendisinin açıp kapattığı asırlık işletmesinde, binlerce insanın emekli olmasına vesile olmanın haklı gururunu yaşıyor.

“Ülkemize inanmaktan asla vazgeçmeyin”

 Ailenin üçüncü kuşak yöneticisi olan Dursun Oğuz Gürsoy, birlikte çalıştığı 400 personel ile Ordu'nun istihdamına, dünyanın 30’dan fazla ülkesine ihracat yaparak da ülke ekonomisine  katkı sunmaya devam ediyor. Gürsoy, nice zorluklar atlattığı 44 yıllık çalışma hayatında ülkesine duyduğu minneti yine kurduğu değerlerle daha ileriye taşıyor ve ekliyor: “Ülkemize inanmaktan asla vazgeçmeyin.”

‘Ticaretin kuralları trafik kurallarına benzer, en ufak hata sizi tarih sahnesinden silebilir.’ Bu söz, Karadeniz’in en önemli sanayicilerinden, yetiştirdiği değerler ile Ordu’nun, bölgenin ve sektörün örnek aldığı duayen Dursun Oğuz Gürsoy’a ait.

1953 yılında Ordu'da dünyaya gelen Dursun Oğuz Gürsoy; ilk, orta ve lise eğitimini memleketinde tamamladıktan sonra, 1974 yılında İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesinin İşletme-Maliye bölümünden mezun oldu. 1975 yılında İstanbul Üniversitesi İşletme İktisadı Enstitüsünde pazarlama master eğitimini tamamlayan Gürsoy, vatani görevi olan askerliğinin ardından yabancı dilini geliştirmek amacı ile İngiltere'ye gitti. İngiltere'de bir taraftan dil eğitimi alırken, fındık işi yapan bir şirkette de bir yıl çalıştı. 1978 yılının sonlarına doğru Türkiye'ye dönüş yapan Dursun Oğuz Gürsoy'un başarılı iş hayatı, babası merhum Halit Gürsoy'un kendisine güvenmesi ve bayrağı teslim etmesi neticesinde başlamış oldu. Aile şirketi olan Gürsoy Tarımsal ürünler Gıda Sanayi ve Ticaret AŞ.’de uzun yıllar çeşitli görevlerde çalıştı. Fındık imalatının ve ihracatının çocukluk yıllarından itibaren içerisinde yer alan Gürsoy, İhracat Müdürü unvanı ile başlayan kariyerinde henüz 33 yaşında iken şirketin Yönetim Kurulu Başkanı oldu ve halen bu görevi sürdürmektedir.

DOLU DOLU 44 YIL

Halen işyerinin kepenklerini açan ve kapatan kişi olarak tanınan Dursun Oğuz Gürsoy, hayatı boyunca hiçbir görev ve sorumluluktan kaçmadı. 44 yıllık çalışma hayatı içinde iki dönem Karadeniz İhracatçılar Birliği Koordinatör Başkanlığı'nın yanı sıra; Fındık Tanıtım Grubu Başkanlığı, Karadeniz Fındık ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanlığı ile TİM İcra Kurulu üyeliği yapan Gürsoy, halen Karadeniz Fındık ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkan Yardımcılığı görevini yürütmektedir.

YÜZLERCE ÇALIŞANLA OLUŞAN AİLE ORTAMI

Evli ve iki çocuk babası olan Gürsoy, iyi derecede İngilizce bilmektedir. Asırlık işletmesinde, binlerce insanın emekli olmasına vesile olmanın haklı gururunu yaşayan Gürsoy ailesinin üçüncü kuşak yöneticisi Dursun Oğuz Gürsoy, tesislerinde şu anda çalışan 400 personel ile Ordu'nun istihdamına, dünyanın 30’dan fazla ülkesine ihracat yaparak da ülke ekonomisine büyük katkı sağlıyor.

SANAYİCİLİK, VİZYON İŞİDİR

Sanayiciliğin vizyon gerektirdiğinin altını çizen Dursun Oğuz Gürsoy; sanayiciliğin bilgi, beceri, disiplin ve sabır istediğini belirtiyor. Çalıştığı sektörün dünyadaki gelişimini ve gidişatını takip etmeyen, değişen tüketici isteklerini dikkate almayan, ülkemizde ve dünya pazarlarındaki mevzuat değişikliklerini takip etmeyen firmaların ömürlerinin kısa olduğunun altını çiziyor.

Ordu'da fındık sektöründe 2000’li yılların başında faaliyet gösteren ve fiilen ihracat yapabilen 55 ihracatçı firmadan bugün sadece 5-6 firmanın kaldığı gerçeği, yapılan hataların ispatı. Fındık sektöründe çalışan firmaların tamamına yakını aile şirketleri. Kurumsal yapı oluşturamayan, aile fertleri arasında uzlaşma sağlayamayan ve ekonomik gerçeklerini dikkate almayan firmaların ömürleri maalesef çok kısa oluyor. Firmasını geleceğe taşımak isteyen aile büyükleri, mutlaka şirketlerini yönetecek aile bireylerinin eğitimine önem vermeli. Yöneticilik vasfı sadece eğitimle de kazanılmıyor, yaşanan tecrübelerden yararlanmak, değişen ülke ve dünya ekonomilerinin sektöre yansımalarını iyi tahmin ve tahlil edebilmek, teknolojik yeniliklere hızlı adapte olarak onları uygulamak ve bilgi çağının nimetlerini işinde en iyi şekilde kullanabilmek başarının en önemli koşulları haline gelmiştir.

ÖNCELİK; ETİK VE MANEVİ DEĞERLER

Gürsoy A.Ş.'nin 89 yıllık başarısının altında yatan en önemli faktörlerden biri de etik ve manevi açıdan vazgeçilmez kuralları. Kolay kazanç aracı olan faiz, hiçbir dönemde şirketin hedefi olmadı. Ülkemizin 30-40 yıldır yaşadığı yüksek faiz dönemlerinde pek çok insan parasını yüksek faizle değerlendirirken, Gürsoy firması yatırımı ve üretimi tercih ederek imkânları ölçüsünde risk almadan üreterek, ürettiğini ülke içinde ve dışında satarak büyümeyi tercih etti. Nitekim; yüksek faiz dönemlerinde bir bankadan diğerine koşarak paradan para kazananlar bugün ülkenin ticari ve sanayi hayatında yer almamaktadır. Faizden kazanılan paraları tabiri caizse çaput olmuştur. Çok hırslı olanlar, çabuk ve gayrimeşru kolay yoldan zengin olmak isteyenlerin ömürleri kısa olmaktadır.

BİLGİ, BECERİ VE TECRÜBEYE SAHİBİZ

Fındık sektöründe şartlar son 10-15 yılda çok büyük değişim göstermiştir. Sektörde global firmaların iç ve dış pazar hâkimiyetleri gittikçe artmaktadır. Bu firmaların finansal imkânlarının ve özellikle dış pazarlara olan yakınlıkları, yıllardır bu piyasada var olan imalatçı ihracatçı firmaların rekabet koşullarını zorlaştırmaktadır. Kısaca rekabet koşulları farklılaşmıştır. Artık Türk firmaları sadece birbirleri ile değil, yabancı büyük firmalarla ve devamlı büyüyen yeni üretici ülke ihracatçıları ile rekabet etmek durumu hasıl olmuştur. Bu noktadan itibaren fındık sektöründe çalışan aile şirketleri, mevcut ekonomik koşullarda son derece dikkatli davranmalı, işin, en kötü senaryolara göre planlaması ve ani çıkan krizler karşısında dersini iyi çalışarak tedbirlerini erkenden alması gerekiyor. İşte bu noktada; Gürsoy A.Ş., bu zorlu rekabet sınavına hazır durumda. Onlar, ülkemizde yaşanan ekonomik şokları atlatacak bilgi, beceri ve tecrübeye sahip olduğuna sonuna kadar inanıyor.

DUAYEN İSİMDEN BAŞARILI OLMANIN TEMEL KURALLARI

'Ticaretin kuralları trafik kurallarına benzer, en ufak bir hata sizi tarih sahnesinden silebilir' Başarılı olmanın temel kuralları:

1-Eğitim: Eğitim, iş hayatında karşılaştığınız problemleri çözmede size çözüm metotları sunar. Problem çözme tekniklerini öğretir. Problemlere yaklaşımınız. Çözebilme kabiliyetiniz ve alternatif öneriler getirebilmeniz eğitim sayesinde olur. Size geleceği planlamayı ve vizyon kazanmayı öğretir.

2-Tecrübe: Bizim sektörde sadece eğitim yeterli değildir. Sizin geçmişten ders almanızı ve geleceği daha iyi görmenizi sağlayan faktör tecrübedir. Hatalardan ders çıkarmak iş hayatında son derece önemlidir. Bu da büyüklerimizden devraldığımız ve bizden sonrakilere devredeceğimiz en büyük miraslardandır. Nitekim fındık sektöründe ve ülke ekonomisinde her gün ders alınacak pek çok olay defalarca yaşanıyor, bunları anlamak ve olanlardan ders çıkararak iş hayatınızı buna göre tanzim etmek sizin başarınıza büyük katkı yapacaktır.

3-Maneviyat ve Etik Davranış: İş hayatında tecrübe ve eğitimin dışında bir de işin manevi ve etik yönü vardır. Kazandığınız paranın helal olması çok önemlidir. Eğer tefecilik yapmış da insanların canını yakmışsanız, yani ah almışsanız, kul hakkına, milletin hakkına tecavüz etmişseniz, tağşiş ve hile yaparak mal alıp satmışsanız kesinlikle uzun ömürlü ve başarılı bir iş hayatınız olmayacaktır. Haramın üstüne inşa edilen binanın temeli daima zayıftır ve bir gün en ufak bir sarsıntıda çökecektir. İlahi adalet er veya geç tecelli edecektir.

4-Disiplin ve işini Sevme: İşi yönetenlerin işini sevmesi başarıda en önemli faktörlerden biridir. İşini sevmeyen ve sahiplenmeyen insanların işlerini geliştirmesi ve büyütmesi mümkün değildir. Disiplin ise başarının olmazsa olmazıdır.

Kısaca tüm mesleklerde olduğu gibi fındık sektöründe de yönetenlerin mutlaka geleceği planlamaları, değişime ayak uydurmaları, zamanı iyi kullanmaları, hedeflerini iyi belirlemeleri, başarısızlıktan korkmayarak ülke ve sektör risklerini dikkate almaları ve daima hatalardan ders çıkararak tecrübelerden yararlanmaları onları başarıya ulaştıracaktır.

Şirketimiz bir aile şirketidir, aile şirketlerinde ortaklar arasındaki uyum ve işbirliği çok önemlidir. Ben şirketimizin ihracat, genel satış ve finansman işlerinden sorumluyum. Kardeşim ise alımdan, fabrika yönetimi ve beşeri münasebetler ile teknik işler gibi konularla ilgileniyor. Ailemizin dördüncü kuşak yöneticisi oğlum ise Çeri'deki entegre tesisin yönetimi, perakende ürünlerin iç ve dış pazarlaması ve imal edilen bazı ürünlerin hammadde alım işlerini yönetiyor. Firmayı ilgilendiren önemli büyük kararları birlikte alıyoruz ve aramızda her gün tüm konularda istişare yapıyoruz. Firmada bu uyumu sağladığınız zaman kurumsallık oturmuş oluyor ve sistem rahat işliyor. Biz, dedemiz ve babamızın tecrübelerinden yararlandık, tabi olarak bir sonraki nesil de bu işi sevsin ve bayrağı dalgalandırmaya devam etsin istiyoruz. Nitekim bizden sonraki kuşak bizlerden daha eğitimli ve donanımlı bir durumda, şayet bizlerden edindikleri tecrübe ve iş disiplinini eğitimleri ile birleştirebilirlerse inanıyoruz ki çok daha güzel işler yapacaklar. Ordu'ya ve ülkemize uzun yıllar Gürsoy AŞ olarak hizmet vermeye devam edeceklerdir. Bu konuda onlara güvenimiz ve başaracaklarına inancımız tamdır. Son 15 yıl içinde 9 kez Türkiye'nin en büyük ilk 500 firması arasında yer alma başarısını gösteren ve 89 yıldır fındık sektöründe faaliyet gösteren ender firmalardan olan Gürsoy A.Ş.'nin bu performansı sağlamasının altında sürekli yatırım odaklı sanayici mantalitesi ile çalışması ve ülke ekonomik gerçeklerini iyi analiz edebilmesinde yatmaktadır.