1969 yılında faaliyetlerine başlayan Yaşar Group, çeltik, pirinç, fındık, kuruyemiş ve hububat alanında ön temizleme, kurutma, işleme ve paketleme makinelerini geliştirmek amacıyla %100 yerli sermaye ile hedef büyüterek yatırımlara devam ediyor.

SAMSUN’A YENİ ÜRETİM MERKEZİ

Çalışmalarıyla yerli üretime örnek teşkil eden Yaşar Group, yatırım atağıyla ülkenin ekonomisine katkıda bulunuyor. Son olarak Samsun’un Toybelen mevkiinde bulunan sanayi bölgesine ikinci makine üretim tesisini hayata geçiren şirket, teknoloji ve inovasyona da büyük önem vererek yoluna devam ediyor.

Yaşar Makine Metal Genel Müdürü Seyit Ahmet Polatcan, 2022 yılını 20 milyon dolar ciro ile kapatmaya hazırlandıklarını  ve 75 ülkeye %100 yerli ürünleri ihraç etmenin gururunu yaşadıklarını dile getiriyor. 320 çalışan ile verimli bir yılı geride bıraktıklarını belirten Polatcan, “Yaşanan tüm zorluklara rağmen bu yıl, satışlarımızda yüzde 30 artış oldu. Hammadde fiyatlarında yaşanan dalgalanma, yıl boyunca bizi en çok etkileyen konu oldu. Bu da kar oranlarımızı düşüren etmen olarak karşımıza çıktı” diyor.

BELİRSİZLİK ZORLUYOR

Piyasanın öncüleri olarak en büyük beklentilerinin fiyat ve piyasa istikrarı olduğuna vurgu yapan Polatcan, “Fiyatlardaki sürekli dalgalanma bizi de müşterilerimizi de zarara uğratıyor. Dolayısıyla piyasanın daha dengeli olması lazım. Bu kadar dalgalı bir süreç iyi değil. Arazi fiyatlarının bu kadar artması, demirin, kromun, boyanın, malzeme fiyatlarının bu kadar yükselmesi herkesi zorluyor. Onun haricinde lojistik sektöründe de durum hemen hemen aynı. Fiyatlardaki aşırı dalgalanma piyasayı derinden etkiliyor. Dolayısıyla piyasanın daha sakin, fiyatların daha durgun, her hammaddenin, her kalemin, her birimin daha sakin olduğu bir piyasa herkes için daha elverişli iş yapısı sağlar” ifadelerine yer veriyor.

KRİZ, FIRSAT DOĞURDU

Polatcan, Türkiye’nin ihracat performansının dış etmenlerle direkt ilgili olduğunu belirterek, “Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle ülkeler de taraf olmuş durumda. Kimi Rus kimi Ukrayna tarafında. Ülkemizin bu konuda tarafsız duruşu ekonomik açıdan hepimizi olumlu etkiledi. Rusya'nın Avrupa'ya gaz vermemesi, Avrupa'nın da Rusya'ya ambargo uygulaması ile her iki taraf da yönünü Türkiye’ye çevirdi. Ve tüm ürünlerini ülkemizden almaya başladılar. Ukrayna'nın yaşamış olduğu sıkıntılardan dolayı, bu ülkenin ihracat yaptığı devletlere bu sefer Türkiye ihracatı yapmaya başladı. Tabi ki savaşı istemiyoruz. Savaş olsun, biz de bundan nemalanalım diyen bir firma değiliz. Böyle bir ülke de değiliz ama savaşın getirdikleri, Türkiye açısından baktığınız zaman fırsata dönüştü. Ülkemiz bu krizi fırsata çevirdi ve Rusya ile de güzel işler yapıyoruz. Kendi firmamız açısından da konuşmam gerekirse, Rusya'nın Avrupa'dan ithal ettiği ürünleri biz de üretiyoruz ve bu dönemde tamamen bizden almaya başladı. Çünkü Rusya da Avrupa'ya ambargo koydu. Dolayısıyla Rusya, artık tüm ürünlerini bizden alıyor. Avrupa da tüm ürünlerini Rusya'dan değil, Türkiye'den alıyor. Baktığın zaman iki taraf da Türkiye'ye döndü. Bu alanda, ülkemizdeki sanayicilerin bu süreci avantaja çevirebildiğini ve çevirebileceğini düşünüyorum” şeklinde konuşuyor.

ÜRETİM VE İSTİHDAM ÖNCELİĞİMİZ

Yeni yılda da üretmeye ve istihdam yaratmaya kararlı olduklarını vurgulayan Polatcan, şu ifadelere yer veriyor: “Şirketimiz şu an, Samsun'daki fabrikamızda 120, Terme’deki fabrikamızda ise 200 kişiye istihdam sağlıyor. 2023 yılında Tarsus'taki fabrikamızda da 300 kişilik istihdama ulaşma hedefimiz var. Her hafta 5-10 personel istihdam etmeye gayret gösteriyoruz. Dolayısıyla 2023’teki hedefimiz, 320 çalışandan 500 çalışana ulaşmak. 2023 yılındaki ihracat hedefimizi ise 25-30 milyon dolar olarak belirledik.”