Bu zararlı böcek, fındık başta olmak üzere pek çok bitkiye zarar vermektedir. Eğer gerekli önlemler alınmazsa, ülkemiz milyarlarca dolarlık bir döviz kaybıyla karşı karşıya kalabilir.

Bu konuda ciddi tedbirler alınması gerekmektedir. Öncelikle, Doğu Karadeniz'deki fındık yetiştiricisi illerdeki tüm paydaşlar bir araya gelmeli ve çözüm için toplantılar düzenlemelidir. Valiler, Tarım il ve ilçe müdürlükleri, ziraat odaları gibi kurumlar bu süreçte önemli rol oynamalıdır. Tarım Bakanlığı ise, kahverengi kokarca gibi fındık başta olmak üzere 250'den fazla bitkiye zarar veren bu zararlıyla mücadelede hızla harekete geçmelidir. Üreticilerin hangi ilacı kullanacaklarını bilmesi ve bu ilaçları zamanında kullanabilmeleri için gerekli bilgilendirme ve destek sağlanmalıdır.

Üniversiteler de bu süreçte aktif rol oynamalıdır. Yaklaşan iklim değişikliği ve kahverengi kokarca gibi tehlikelerle ilgili olarak yaptıkları çalışmaları kamuoyuyla paylaşmalıdırlar. Ziraat fakülteleri ve fındık araştırma endüstrisi de bu konuda çalışmalarını hızlandırmalı ve çözüm odaklı projelere destek vermeli.

Kahverengi kokarca, sadece fındık değil, havuç, patates gibi pek çok ürüne zarar vermektedir. Gürcistan'da yaşanan 60 milyon dolarlık zarar, ülkemiz için de ciddi bir uyarı niteliği taşımaktadır. Bu nedenle, ülkemizdeki ilgili kurumlar ve yetkililer bu konuya ciddiyetle yaklaşmalı ve gereken önlemleri almalıdır.

Sonuç olarak, kahverengi kokarca tehlikesi karşısında sessiz kalmak ya da beklemek mümkün değildir. Üreticilerin, yetkililerin ve paydaşların bir araya gelerek ortak bir çözüm bulmaları ve gerekli adımları atmaları gerekmektedir. Gelecek sezon için hazırlıkların şimdiden yapılması, fındık üretimini ve ülke ekonomisini korumak adına hayati önem taşımaktadır.