Koronavirüs tartışmalarının ve yarattığı hasarın gölgesinde Ordu'dan başlayan ve yaklaşık 560 km süren Ankara yolculuğumuzda deyim yerindeyse gözümüz yolda kulağımız başta ülkemiz olmak üzere dünyanın dört bir yanından gelen haberlerdeydi. Koronavirüsün ilk etkisini Samsun'da açılan Mobilya ve Dekorasyon Fuarı'nda hissettik ki bugüne kadar onlarca kez haberini yaptığımız fuarı ziyarete gelenlerin sayısı oldukça azdı. Sokaklarda maskeyle dolaşanların sayısındaki artış, dezenfektan ürünlerinin bulunamaması ve hatta bu tür fırsatları krize çevirmeye çalışanların sayısındaki artışı gördüğümüzde ise içimiz daha da acıdı. Karadeniz Ekonomi Dergisi'nin Nisan sayısı için son aşamaya gelen çalışmalarımızda gelişmiş sanayisi ve ekonomisi ile göz kamaştıran Çorum'da da sokaktaki insanların ortak kaygısının bu önemli sorun olduğunu gözlemledik. Tabi iş insanlarınında. Ahlatçı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Ahlatçı ve Uğur Group Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Barlık ile yaptığımız sohbetlerin öncelikli konusu da aynıydı. Akşam konakladığımız ve belki de bölgenin en iyi tesisi olan Anitta Otel'in genel müdürü Hasan Özer'e de teşekkür etmeden geçmeyelim. Eser Tuğla'nın sahibi olan ve yarattığı istihdamla göz dolduran Mustafa Eser ve kuruluşu 1958 yılına kadar giden Hasan Zahir Et Lokantası'nın başarılı patronu Ömer bey ve çalışanları da doyumsuz lezzetleri ile Çorum ekonomisine kattıkları için kocaman bir teşekkürü hak ediyorlar. Ama konuşulanlar hep bu salgın üstüne. Üç saat süren Çorum-Ankara süren yolculuğumuzda yine Türk ve bölge ekonomisine yön veren isimlerle buluştuk. O isimlerden biri Çamsan Ordu A.Ş'nin yeni yatırımının yüklenici firmalarından Turem-Istaş ortaklarından Türkmen Yıldırım'dı. Konu yine dönüp dolaşıp malum virüse ve etkilerine geldi ki ofislerinde alınan önlemler de bunu gösteriyordu. Çukurambar'daki bu ziyaretten sonra kendimizi Gölbaşı'ndaki Çetin İşletmeleri'nde Onur Grup Yönetim Kurulu Başkanı Onur Çetinceviz'in ofisinde bulduk. Yaptıkları ile uluslarası gururumuz olan Onur bey şimdilerde Ekvador Ginesi'nde yeni projelere imza attığı anlattı bizlere. Ve ülkenin kralından aldığı hediyeyi. Tam o sırada koronavirüse karşı Cumhurbaşkanı R. Tayyip Erdoğan'ın başkanlığında yapılan toplantıda alınan önlemler kamuoyuna duyuruluyordu. Bu halet-i ruhiye ile günü tamamlamıştık. Sıra kendimizi ödüllendirmeye gelmişti. Öyle de yaptık. Bir Karadenizli olarak gittiğimiz Ankara'da "balıkların efendisi" Trilye Restoran'ın sahibi Süreyya Üzmez ile saat 19 için sözleşmiştik. Randevuya sadık kaldık. Ve bir kez daha anladık ki balık Ankara'da yenir. Hatta en güzeli Trilye Restoran'da yenir. İki güne sığdırdığımız 560 km.lik  seyahati bu sütunlarda kabaca yazmaya çalışırken ziyaretlerimizin ayrıntılarını önümüzdeki haftaya bırakalım ve tekrar başa dönelim. Evet sadece biz değil tüm dünya bir salgınla karşı karşıya. Öncelikle bu durumu kabullenip basit önlemleri bilinçle almamız gerekiyor. Özellikle kişisel hijyene biraz daha özen gösterilmeliyiz. Kalabalık ortamlardaki temaslarda daha dikkatli davranmalıyız. Ve unutmayalım ki hayatın sürekliliği içinde sigaradan kaynaklı ölümlerin sayısı çok daha fazla. Yazımızı bir tespitle bitirelim. Özellikle sağlığımızla ilgili gelişmelerde türeyen fırsatçılara izin verilmemeli. Ayrıca ne zamandır böylesine fırsatçı bir toplum olduğumuza kafa yormalıyız.