7.04.2023
Şimdi gelelim makalemizin başlığı soğana. Bu tablo, ülkemiz ekonomisinin enflasyonun geldiği tarihi noktayı ortaya koymaktadır. Bu tablolara rağmen bakıyoruz, gerçek gündem ekonomi olmak yerine her şey konuşuluyor.
Martın zam şampiyonu soğan olunca; ülkemiz tarım politikalarının bereketli topraklarını, kendi üreticimizi güçlü tutulmadığı takdirde maliyetlerin altında ezildiğinde bunlara ithalat politikaları eklendiğinde ülkemiz tarımının bu tablodan ne kadar zarar gördüğünü çok açık görmekteyiz.
Bir acı gerçeği çok yakın zamanda Covid-19 döneminde dünyada ve ülkemizde gıda güvenliğinin ne kadar önemli olduğunu görmemize, rağmen yanlış tarım politikaları ithalata ağırlık vermek ülke tarımına, tarım arazilerinin korunmaması ülkemiz ekonomisine ve üreticisine önemli zararlar verdiğini çok açık bir şekilde gözükmüştür. Dünya genelinde tarım ülkesi olarak tanınan ülkemizde, son yıllarda ithalat ağırlıklı tarım politikaları, ülkemiz üreticimizin artan maliyetleri de düşündüğümüzde üretmekte zorlandığı günlere geldik. Hep söyledik; ithalat etmek yerine kendi ülkemizin üreticisini güçlendirelim üretici kazanırsa ülke ekonomisi de kazanır. Sözümüzün dün olduğu gibi, yaşam boyu arkasında olacağız. Ülkemizin bereketli toprakları dururken; yanlış tarım politikalarına artık son vermeli, kendi üreticimizi ülke genelinde ne üretiyorsak güçlü tutmalı maliyetlerin altında ezilmesini engellemeliyiz.
Şimdi gelelim makalemizin başlığı soğana. Bu tablo, ülkemiz ekonomisinin enflasyonun geldiği tarihi noktayı ortaya koymaktadır. Bu tablolara rağmen bakıyoruz, gerçek gündem ekonomi olmak yerine her şey konuşuluyor. Zaten 14 Mayıs seçimlerinden sonra kim seçilirse seçilsin, ekonominin ağır tablosuyla karşı karışa kalacak. Tek avantajımız, Avrupa’nın tedarikçi ülkesi olmamız ve coğrafi gerçeğimiz ile birlik ve beraberliğimizle güçlü şekilde ayakta tutmaktadır.
Dünya gazetesinde Emre Ergül haberi, ülkemizin tarımın geldiği acı gerçeği çok net ortaya koymaktadır. Yüzde 22.42’lik artışla İstanbul’da Mart ayında zam şampiyonu soğan oldu. Emre Ergül haberinde bir araştırma yaparak soğanın, Uzakdoğu ülkelerinden Filipinler’de kilosu 245 Türk Lirası’ndan satıldığını ve Filipinler’de gelinlerin, yokluktan lüksün sembolüne dönüşen soğanı, düğün çiçeği olarak kullandığını da araştırmasında habere koymuş.
Şimdi bu düşündürücü haberin gülümseten kısmını da hatırlayalım kısaca. Haberi önceki gün DÜNYA Gazetesi’nde okumayanlar için bir hatırlatalım: “Soğan, İstanbul’da mart ayında zam şampiyonu oldu. 242 ürün incelendi ve martta önceki aya göre fiyatı en çok artan ürün yüzde 22.42 ile soğan oldu. En fazla düşüş de maç giriş bileti ücretinde gerçekleşti.”
Sofralarımızın olmazsa olmazı, mart şampiyonu soğanın dünyanın bir ucunda “lüksün sembolü” haline döndüğünü biliyor muydunuz?
Güneydoğu Asya’daki ada ülkesi Filipinler’de soğanın kilosu artık 700 pesos (12.80 dolar ya da 245.48 Türk Lirası). İngiliz BBC Televizyonu da durumu şaşkınlıkla takip ettiklerini bildirip şu başlığı kullanmış: “Soğan fiyatının et fiyatını geçtiği ülke.”
Cebu kentinde bir pizza dükkanı işleten Rizalda Maunes, soğansızlığı bakın nasıl anlatıyor: “Her lokanta soğansızlıktan yakınıyor. Tüm fiyatlar arttı ama soğan tüketmek artık lüks oldu.”
Eskiden günde 3-4 kilo soğan aldıklarını hatırlatan Maunes, bugünlerde anca bu oranın yarısını alabildiklerine dikkat çekiyor. Filipinler bir süredir artan gıda fiyatlarıyla boğuşuyor. Cumhurbaşkanı Ferdinand Marcos Jr. ülkenin aynı zamanda da Tarım Bakanı… “Artan gıda fiyatları ülkemizdeki acil durum” diyen Marcos Jr. geçenlerde piyasada olmadığından dolayı soğan ithalatına izin verdi. Soğanın lükse kaçmasının nedeni ise “kötü havalar.” Yağışlar, seller, kötü hava koşulları, ülkede tarımı kötü etkiledi.
ING Bankası uzman ekonomisti Nicholas Mapa, BBC’ye verdiği röportajda durumu şöyle özetledi: “Ağustos ayında, Tarım Bakanlığı bazı ürünlerde yokluk yaşanacağını haber vermişti. Çok değil, birkaç ay sonra iki büyük kasırga ülkeyi vurdu. Yağışlar ekinleri mahvetti.”
Soğanın ülkedeki durumunu daha iyi anlayabilmek için iki olayı anlatmakta yarar var. İlk haber Iloilo kentindeki bir düğünde yaşananlar… Gelin, düğün fotolarında çiçek hediyelerinden biri olarak çiçek yerine soğan isteyen gelin, BBC’ye “Düğünden sonra çiçek solacaktı. Ama soğanı her zaman yeriz” dedi.
İkinci haber de Filipin Havayolları’nda çalışan 10 uçuş görevlisinin ülkeye 40 kilo soğan sokarken yakalanmasıyla ilgili!
Özetle: Bizde martta zam şampiyonu olan soğan, Filipinler’de altın değerinde!
Yeni Sezonda Ticaret Borsaları Fındık Fiyatını Yazmalı
Fındıkta yeni sezon yaklaşırken; kotasında fındık olan Ticaret Borsaları, serbest piyasa fiyatlarını fındık sektöründe yaşanan fiyat krizlerinden dolayı uzun zamandır yazmıyor. Fındıkta borsaların serbest fındık fiyatını tahtalarına yazmamaları fındıkta sorunları çözmüyor. Çünkü Ticaret Borsalarının üyeleri kendi firmalarının önüne ışıklı bir şekilde zaten serbest piyasada oluşan fındık fiyatlarını yazıyorlar. Böyle olunca kafalar çok daha karışmaya devam ediyor. TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu’na bu sorunu anlattım. Kendisi, Ticaret Bakanlığı ile bu sorunu çözeceklerini söylediler ancak borsalar fındık fiyatı yazmadığına göre yeni sezon öncesi sorunun devam ettiğini görmekteyiz. Bu tablodan başta üretici olmak üzere, ticaret grubunun da çok rahatsız olduğunu çok açıkça görmekteyiz. Yapılması gereken yeni sezon öncesi bu sorunun çözülmesi ve TMO fiyatlarının altına Ticaret Borsalarının serbest piyasa fiyatlarını da yazmalarıdır. Konunun tarafları işin kolayına kaçmak yerine sorunları görmezden gelmek yerine çözüm için çalışmalarını her sezon olduğu gibi yine tarihe not düşüyoruz.
HAFTANIN SÖZÜ
‘Neden bu benim başıma geliyor yerine; bu bana ne öğretiyor’ dediğiniz an her şey değişiyor.
Bakış açınızı değiştirin.