Ancak son dönemde fındık üreticileri, kahverengi kokarca (Halyomorpha halys) tehdidi nedeniyle ciddi bir ekonomik tehlike ile karşı karşıya. Zaten maliyetlerin altında ezilen, ürününü değerinde satamayan fındık üreticisi, şimdi de kahverengi kokarca zararlısıyla mücadele etmek zorunda. Üreticiler, mahsullerini 75 TL’ye satmak zorunda kalırken, kaderine terk edildiklerini hissediyor.

Bu kritik dönemde, devletimizin fındık üreticisinin yanında olduğunu göstermesi, TMO’nun (Toprak Mahsulleri Ofisi) devreye girerek kokarcalı fındıkları üreticiden alması gerekiyor. TMO, her zaman olduğu gibi bugün de üreticinin kara gün dostu olduğunu, kokarcalı fındıkları değerinde alarak kanıtlamalı. Fındığın geleceğini kurtarmak adına Tarım Bakanlığı da harekete geçmeli; gelecek yılları güvence altına almak adına, ülke genelindeki fındık dikim sahalarında ilaçlama ve mücadeleyi üstlenmeli. Çünkü bu mücadele, üreticiyi aşmış durumda. Gelecek yıl, bahçelerine girmeyen üretici sayısında büyük bir artış yaşanabilir ve bunun bedeli, hem ülke ekonomisi hem de fındık üreticisi, ihracatçısı ve tüm paydaşlar için çok ağır olur.

Bu bağlamda, Tarım Bakanı ve TMO Genel Müdürü'nün vakit kaybetmeden Karadeniz’e gelerek, bölge insanının yanında olduğunu göstermesi şart. Devletin mücadeleyi üstlendiğini, net bir eylem planıyla ortaya koyarak anlatmaları gerekiyor. Aksi takdirde, 3 milyar dolarlık ihracat hedefi tehlikeye girecek ve bunun bedeli hepimiz için çok ağır olacak.

Fındık Üreticisi, Geleceğini Kurtarmak İçin Devlet Desteği Bekliyor!