28.08.2022

Çalışmayan ve üretmeyenleri bekleyen son

Bu köşede yazılanları takip edenler, doğup büyüdüğüm köy olan Aşağıçinik'le övündüğümü ve de özellikle verimli topraklarından söz ederken sıklıkla ''Adam eksen yetişir'' diye yazdığımı hatırlayacaklardır.

Aşağıçinik ovası, bir zamanların bu ülkede, en iyi tütünün yetiştirildiği topraklardı.

Tütün tarımıyla ilgilenenler, Aşağıçinik topraklarının 'Maden Oymağı' olarak anıldığını da bileceklerdir.

Kabul ediyorum.

Türün tarımı zor iştir.

Yorar insanı.

Bir de emeğin karşılığını alınamazsa bıkar insanlar.

Ve fakat.

Meslek yaşamımın ilk yıllarında tütüne iyi para verildiğinde köylülerin havaya şapka fırlattıklarına dair haberler yaptığımı da hatırlarım.

İyi günleri de olurdu yani tütüncü köylülerin.

Sadece köylü sevinmezdi tütün piyasalarının açılmasına.

Manifaturacı, tuhafiyeci. mobilyacı ve dahi kahveci ile lokantacı esnafı da sevinirdi.

Piyasa günü demek, çarşıya- pazara para akması demekti zira.

Bu aylar var ya, bu aylar.

Tütün kırım ve diziminin yapıldığı aylardı.

Gün ışımadan, yani güneş ışınları daldaki yaprağı yumuşatmadan uykularından uyanırlar tarlalarına koşarlardı.

Oysa gece yarısına yakın bir saatte koymuşlardı kafalarını yastığa, ilkindi sonrası da gidilen tarlalarda kırılan tütünler geçe yarılarına kadar dizilirdi zira.

Çalışkandı köyümün insanları yani.

50 yıl öncesine kadar kahvehane bile yoktu köyümde.

Anadolu'daki bazı köylerde olduğu gibi, erkekleri kahvede vakit geçirirken, sadece kadınlar tarlaya gönderilmezdi benim köyümde.

Kızı-kızanı anası babası.

Yani ezcümle aile boyu tarlaya inilirdi bir zamanlar Aşağıçinik'te.

Sonra bir şeyler oldu.

Tütün ekilmez, tarlalar ekilip biçilmez oldu.

Tütünün tek alıcısı Tekel özelleşti biliyorsunuz.

Samsun ve Bafra sigarları da üretilmez oldu

Bu arada sigaranın insan sağlığına zararlı olduğunu da söylemeliyim.

Hiç üretilmese keşke tütün ve dahi sigara.

Ve fakat.

Ülkemde tütün tarımından sigaranın sağlığa zararlı olması nedeniyle vazgeçilmedi ki.

Sigara fabrikalarını satın alanlar üretime de ara vermediler.

Hala sigara üretiliyor ve vergi üstüne vergi konmasına rağmen sigara satışları artıyor hala.

''Tütün tarımı zorludur. '' dedim ya.

''Tütün almayacağız artık'' denildiğinde, köyümdeki komşularımda sevinmişlerdir eminim.

Devlet, ekmeyen, üretmeyen köylülere ''Doğrudan gelir desteği'' adı altında para da verdi biliyorsunuz. (Topraklarını işleyen köylü vatandaşların gelirlerini artırmak amacıyla yapılan destek uygulaması, yanlış anlaşıldı aslında. Bu destekle gelen para, köylü vatandaşlarımızı tembelleştirdi. Çünkü uygulama toprakta ne ekildiğine göre değil de, toprağın yüzölçümüne göre verildi.)

Tütünü unuttu böylece Aşağıçinik halkı.

Oysa Mart ayında başlardı hummalı çalışma.

Önce fidelikler hazırlanırdı.

Haziran ayına gelindiğinde ekim başlardı.

Köyümüze Ordu'dan ve Samsun'un yüksek kesimlerindeki köylerinden çalışmaya insanlar gelirdi.

Akkuş'un köylerinden çalışmaya gelen ve bir ay boyunca köyümüzde kalanları hatırlarım.

Kısa süreliğine de olsa Aşağıçinikliler işveren oluyordu.

Şimdi duyuyorum ki, köyümde birileri 'Dayıbaşı' olmuş.

Köyümde gençlerden ekip kurup, Ordu, Giresun ve Samsun'un fındık tarımı yapılan köylerine götürüyormuş.

Yevmiye 300 liradan olmuş ya..

Bir zamanlar, her birinin patron olduğu ailelerin çocukları, şimdinin ameleleri olmuş.

De demiş Büyük Atatürk:

"Çalışmadan, yorulmadan, üretmeden rahat yaşamak isteyen toplumlar önce haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini ve daha sonra da istiklal ve istikballerini kaybetmeye mahkûmdur."

Karadeniz'in İlk ve Tek Ekonomi Portalı

Okumak İçin Resimlere Tıklayınız.
Kapat
× Anasayfa Abone ol Tüm haberler Ekonomi Bölgesel Şirketler Gündem Belediye Sektörler Politika e-Dergi e-Gazete Web TV Künye Karadeniz sohbetleri Yazarlar