5.07.2020

Küresel Ekonomide Kilit Ülkeler

“Türkiye sadece önemli bir ülke değil, çok önemli bir ülke, dünyanın pivot oyuncularından biri.” - Profesör Edward A. Snyder, Yale Üniversitesi İşletme Okulu Dekanı

30 Kasım 2012 tarihinde, Yale Üniversitesi İşletme Okulu Dekanı Profesör Edward A. Snyder onuruna verilen yemek programı kapsamında Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) tarafından İstanbul Sabancı Center ev sahipliğinde gerçekleştirilen “Küresel Ekonomide Kilit Ülkeler: Türkiye Örneği” konulu sunumu öncesinde Dekan Snyder ile tanışma ve sohbet etme imkanım oldu. Sunum yapan Profesör Snyder, Türkiye’nin bölgesinde ve küresel ekonomide gücünü artırdığını belirterek, “Bundan 30 sene öncesinde küresel ekonomide daha çok ABD, Avrupa ve Japonya’nın ağırlığı vardı. Fakat artık bu değişiyor. Dünya daha düz bir hal alıyor. Bu Türkiye açısından son derece önemli. Türkiye sadece önemli bir ülke değil, çok önemli bir ülke. Dünyanın pivot [basketbolda pota altında oynayan oyuncu] oyuncularından biri” diye konuştu.

Türkiye’nin yükselen ekonomik etkisinden övgüyle söz eden Snyder, Türkiye’nin bölgesinde rakiplerinden ayrıştığına dikkati çekti. Dünyanın öncü ve eksen değiştirici ülkelerine değinerek “Brezilya, Türkiye ve İngiltere coğrafi sebeplerden dolayı dünyada eksensel öneme sahip ekonomiler” dedi. Snyder, Türkiye ile Asya’nın yükselen ekonomilerinden Endonezya arasında ciddi benzerlikler olduğunu da belirterek, “Endonezya’da Türkiye gibi Müslüman ağırlıklı bir nüfusa sahip, ekonomisi büyüyor, demografik olarak da benzerlikler var. Fakat Endonezya, Türkiye kadar dünyaya bağlanmış değil. Türkiye, dünyaya daha bağlı ve daha sıkı ilişki içerisinde.” ifadelerini kullandı. Türkiye’nin politik ve ekonomik gücünün artık daha hissedilir olduğunu vurgulayan Snyder, “Türkiye pivotal bir ülke, bunu basketboldaki gibi kullanıyorum, bir şeyi yakalayıp, fırsata çevirebilmekten bahsediyorum. Türkiye coğrafi, politik ve kültürel bir merkez. Eğer dünyanın politik bir haritasını çıkaracak olsak, Türkiye oldukça merkeze yakın yer alır.” şeklinde konuştu. Snyder, Türkiye’deki yöneticilerin de küresel seviyede dikkatleri üzerine çektiğini belirterek, şunları kaydetti: “Türkiye’de yöneticiler pivot olma özelliğine sahip. Ortak bir birim oluşturarak karşı tarafla ortam bir noktada buluşabiliyorlar. Türkiye’de uzun süre kalan insanlar birçok yeni düzenleme yapmak durumunda kalıyor. Fakat bu durum insanlara riskler karşısında uyum sağlama ve esneklik yetisi kazandırıyor. Belki insanların farklı şartlara kolayca adapte olabilmeleri buradan kaynaklanıyor.” dedi. Türkiye’nin ekonomik görünümünü oldukça olumlu bulduğunu vurgulayan Snyder, “Türkiye mali açıdan evini düzene koydu. Türkiye ekonomisi yatırım yapılabilir notu sonrasında daha dinamik hale gelecek.” dedi. ( https://m.haberler.com/yale-school-of-management-dekani-edward-a-snyder-4134027-haberi/ )


3 Haziran 2013 tarihinde ise, Brezilya’nın önde gelen düşünce kuruluşlarından Getulio Vargas Vakfı (FGV) tarafından düzenlenen “21.yy’da Brezilya’da Siyaset ve Toplum” konulu seminer kapsamında FGV | CPDOC Sosyal Bilimler Enstitüsü Dekanı Profesör Celso Castro ve Brezilya’nın Ankara Büyükelçisi Antonio Luis Espinola Salgado ile tanışarak sohbet etme imkanım oldu. 1944 yılında kurulan Getulio Vargas Vakfı, kaliteli eğitimi ile Brezilya’nın ekonomik ve sosyal gelişimini desteklemeyi amaçlayan dünyaca ünlü bir vakıftır. 8 okul, 2 araştırma enstitüsü, teknik destek projeleri ve basım ünitesiyle Getulio Vargas Vakfı, dünyanın en iyi 25 think-tank kuruluşu arasında gösterilmektedir. Geçtiğimiz 10 yılda, Brezilya ile Türkiye’nin ekonomik, politik ve kültürel bağları önemli aşama kaydetmiş ve güçlenmiştir. İki ülke lideri arasında 2010 yılında imzalanan “Stratejik Ortaklık için Eylem Planı” ticaretten politik diyolağa, bilimsel gelişimden eğitime birçok konuda iki ülkenin işbirliğine katkı sağlayacaktır. Dünyanın iki önemli gelişmekte olan ülkesinin karşılıklı ticaret hacmi 2.1 milyar dolara ulaşmış ve diğer alanlardaki karşılıklı ilişkiler de gün geçtikçe yoğunlaşmıştır. Getulio Vargas Vakfı, iki ülke arasındaki diyaloğu artırmak ve Türk iş dünyasına Brezilya’nın politik ve sosyolojik durumunu anlatmak amacıyla bu paneli ülkemizde düzenlemiştir.


Bilindiği üzere 2010 yılında Brezilya’da, Türkiye ile Brezilya arasında ilişkilere yeni bir boyut kazandırmak maksadıyla, iki ülke arasında Stratejik Ortaklık için Eylem Planı (Action Plan for a Strategic Partnership) imzalanmıştır. Brezilya Devlet Başkanı Dilma Rousseff’in 2011’de Türkiye’ye yaptığı resmi ziyaret sırasında ise “Türkiye-Brezilya: Dinamik bir Ortaklık için Stratejik Perspektif” başlıklı ortak bir bildiri kabul edilmiştir. 4 Ocak 2013 tarihinde, aynı dönemde Küresel Siyaset ve Uluslararası İlişkiler yüksek lisans eğitimi aldığım Bahçeşehir Üniversitesi’nin Amerikan Araştırmaları Merkezi (BAU-AMERS) tarafından Brezilya Dışişleri Bakanı Antonio Patriota ile “Brezilya Dış Politikası Ekseninde Brezilya - Türkiye İlişkilerinin Geleceği: İnovatif Partnerlik” konulu konferans kapsamında tanışma ve sohbet etme imkanım oldu.

Brezilya Dışişleri Bakanı Antonio Patriota konferans sırasında yaptığı konuşmasında, “Brezilya 70 sene imparatorluktu, monarşi yönetimi vardı. Askeri diktatörlük altında ciddi sorunlar yaşandı. Ülke güçlü demokrasiye ancak şimdi kavuşabildi.” Dedi ve Brezilya’da diplomasiye inandıklarını ve 2010’dan itibaren Birleşmiş Milletler (BM) üyesi ülkelerin hepsinde büyükelçilikleri bulunduğunu ifade etti. Türkiye’nin yakın bölgesinin ötesine de ulaştığını vurgulayan Patriota, Türkiye’nin Avrupa ve Asya ülkeleriyle olumlu bağlantıları olduğunu söyledi. Brezilya’nın çok daha homojen bir bölgesel ortama sahip olduğunu da aktaran Patriota, Güney Amerika’da yarım milyar nüfus olmasına rağmen kıtalararası kolay bir iletişim olduğuna dikkati çekti. Brezilya’da bugün bölgesel entegrasyon politikalarının uygulandığını anlatan Patriota, Güney Amerika ülkeleri arasında güçlü bir iletişim olduğunu aktardı. Patriota, bölge ülkeleri arasındaki ekonomik ve sosyal iletişimi sağlayan uluslararası kuruluşlara ilişkin bilgi verdi. Türkiye’nin NATO’ya üye olduğunu anımsatan Patriota, bu üyeliğin Türkiye’ye özel bir profil sağladığını dile getirek “Türkiye’nin de öz güven ve bilgi düzeyi artıyor. Gelecekte de daha etkili bir şekilde birlikte çalışacağız. Türkiye ve Brezilya arasında etkileşim ve işbirliğini güçlendirmek istiyoruz. İki ülke arasında turistik hareketlilik söz konusu ama iki ülkenin kurumları arasında işbirliği kurmak gerekiyor.” dedi. Antonio Patriota, Türkiye ve Brezilya’nın uluslararası arenada önemli bir rol oynayacağına inandığını da kaydetti.

 

ETİKETLER; Karadeniz Ekonomi

Karadeniz'in İlk ve Tek Ekonomi Portalı

Okumak İçin Resimlere Tıklayınız.
Kapat
× Anasayfa Abone ol Tüm haberler Ekonomi Bölgesel Şirketler Gündem Belediye Sektörler Politika e-Dergi e-Gazete Web TV Künye Karadeniz sohbetleri Yazarlar