Bentaş Bentonit Ödüllere Doymuyor
Üretimini yaptığı kedi kumlarını 70’in üzerinde ülkeye ihraç eden Bentaş Bentonit, VanCat markasıyla ödüllerine her geçen gün yenilerini ekliyor. Üretim ağını genişleterek yeni markalarını parlatmak isteyen şirket yakın zamanda 5. üretim tesisini faaliyet planına alacak. En yakın hedefte ise 2021 yılında yüzde 40 ciro artış hedefiyle İSO İkinci 500 var.
info@karadenizekonomi.com / 26.07.2021
2007 yılında şirketi kurarken madenleri olmadığını, bir maden firmasıyla ortaklık yaparak şirketin temellerini attıklarını ve 2009 yılında yatırımları bitirerek üretime başladıklarını anlatan Bentaş Bentonit Firma Ceo’su Turgay Ömür, “Sektöre giriş yaptığımızda paketli üretim düşünmüyorduk. Daha çok granül üretimi yapıp, granülü Avrupa’ya ve Dünya’ya satıp başka markalara dolum yapacaktık ama sonra bizimde bir markamız olsun istedik. 2008 yılından sonra birkaç markanın üzerinde çalışarak aralarında ‘Van Kedisi’ anlamına gelen Van Cat markasını kullanmaya karar verdik. Türkiye ‘ye özgü bir isim olmasını istedik. Ürünlerimizi ilk zamanlarda Real ve Metro marketlerde satmaya başladık. Ardından yerli ve uluslararası fuarlara katıldık ve de ürünlerimiz marketlerdeki raflarda yerini aldıkça doğal olarak talepler arttı. Bugün 3. nesil VanCat ambalajlarıyla markamız dünyanın 61 ülkesinde bulunan distributorlerimiz sayesinde 5 kıtada tüketicinin beğenisine sunuluyor. Fatsa ve Ünye arasında önemli rezervlerinin mevcut olduğu Bentonit madeninden kedi kumu üretiminde Türkiye’nin lider üreticisi ve ihracatçısı olan şirketimiz aynı zamanda Avrupa’da ilk iki sırada yer almaktadır” dedi.
Müşteri memnuniyeti ödülleri beraberinde getirdi
Kedi kumu üretimi ve ihracatında hızla büyüyen aynı zamanda bölge ve ülke ekonomisine katma değer kazandırma hedefiyle yola çıktıklarını söyleyen Ömür; “Hedef ve planlarımız doğrultusunda 4-5 yıl önce marka yatırımlarına başladık. Ambalajlarımızı değiştirdik. Başta görsel ve yazılı basın olmak üzere sosyal medyada reklamlar vererek markalaşmayı başlattık ve bu alandaki çalışmalarımızın karşılığını 2019 yılında World Branding Forum tarafından düzenlenen World Branding Award adlı ödülü Pet sektöründe Cleaning & Sanitation (Evcil Hayvan Temizliği ve Sağlığı) kategorisinde “Brand of the Year” yani yılın dünya markası ödülüne layık görülerek aldık. Bu ödülü Türkiye’den evcil hayvan sektöründe alan ilk ve tek firma Bentaş Bentonit AŞ dir. Bu ödülü normal pet- evcil hayvan haricinde Türkiye’den alan firmaların Türk Hava Yolları, Turkcell, Beymen ve Efes Pilsen olduğunu düşündüğümüzde ödülün ne kadar değerli olduğu daha iyi anlaşılacaktır. 100 bin internet kullanıcısının ağırlıklı oyu ile bu ödülü almaya hak kazandık. Nitekim, ödülü almada yüzde 60 ağırlık kullanıcıların VanCat’ı benimsemesidir. Kalanı ilgili kuruluşun değerlendirmesidir. Devamında Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) öncülüğünde düzenlenen “İhracatın Yıldızları” yarışmasında “Özgün Ürün Şampiyonu” kategorisinde üçüncülük ödülüne layık görüldük. Geçen yıl sosyal medya ödülünde ikincilik aldık. Yunanistan’ın önde gelen medya kuruluşlarından Boussias Communications tarafından düzenlenen “Pet Awards 2020 Yunanistan” ödüllerinde VanCat markamızla “Bakım & Hijyen” kategorisinde altın ödülün de sahibi olduk. 2021 yılında şu ana kadar birbirinden önemli 3 ödül aldık. Bir tanesi “Sosyal Sorumluluk Proje” ödülü, diğeri ‘Yılın En İyi Bentonit Firması’ ödülüdür. Diğer ödüllerimizin yanına yine önemli ödüllerden biri olan Türkiye Lider Marka Ödülleri’nde ‘Evcil Hayvan Kategorisinde de “Yılın Lider Marka Ödülü” nü görkemli bir törenle aldık. Sizin aracılığınızla markamızı ve bizleri takip eden tüm tüketicilerimize buradan duyurmak isterim ki, 4 Temmuz 2019 yılında World Branding Forum tarafından düzenlenen organizasyonda aldığımız ödülü, 26 Ağustos 2021 tarihinde Viyana’da tekrar alacağız. Bu ödüller, VanCat markasıyla tüm dünyada sürdürülebilir kalite ve müşteri memnuniyeti konusunda çok üst seviyede olduğumuzu gösteriyor.” açıklamalarını yaptı.
Maden çıkartılmasından, kedi kumunun pakete girmesine kadar tüm süreçleri kendilerinin yaptığını anlatan Ömür; “Beyaz bentonit yani kalsiyum bentonitten granül yapıyoruz. Bu durum 3 aşamalı oluyor. Önce madeni çıkartıyoruz veya çıkartan yerel firmalardan alıyoruz. Yani önce madeni ara stok alanımıza veya fabrika sahamıza getiriyoruz. Bu bizim birinci üretim aşamamız. 2’nci aşama ise sahamıza alınan bu ham maddelerden 4 tane tesisimizle granül üretmektir. Bu dört tesis toplam 250 bin ton kapasitelidir. Avrupa’nın ilk iki yüksek kapasiteden birine sahibiz. Üçüncü aşama ise 4 tesiste üretilen granülleri 15 adet paketleme hattımızda son ürün haline getirmektir. Kısaca son aşamayla rafa giden ürünü 4 kilogramdan 20 kilograma kadar çeşitli ambalajlarda müşterilerin hizmetine sunuyoruz. 2009 yılında markamız VanCat’i senede 4-5 tır satabiliyorken bugün ayda 100 tır gibi kum pazarlayabiliyoruz ve bu rakam her geçen yıl artıyor” dedi.
“Dağıtım Şirketimizle 2 Yılda Türkiye’de Lider Olacağız”
Grup şirket bünyesinde 10 ay önce kurulan pazarlama firması (EFT Pazarlama ve Dağıtım AŞ) ile Türkiye pazarının tamamına hâkim olmak istediklerini anlatan Turgay Ömür, Bentaş Bentonit Grup firması olarak bu şirketi kurduklarını ve Türkiye’de büyük şehirlere depo ve dağıtım ağı kurarak öncü vaziyete geldiklerini belirtti. Grup bünyesinde üretilen veya fason doldurulan ürünler Antalya, İzmir, Ankara ve İstanbul’a depolar ve dağıtım kanalları kurulmak suretiyle ilgili ve çevre illerde petshop, veteriner ve süpermarketlere dağıtım yaptıklarını söyledi. Böylece, Türkiye’de pet sektörünün yüzde 70’ini kavramış olduklarını anlatan Ömür, “Dağıtım şirketi kurulumundan önce Ankara ve İzmir distribütörlerinin istenilen satış rakamları yakalanamıyordu. Öncelikle Ege Bölgesi’ni ele aldık. Aylık hedeflenen rakamı yakalayabilir miyiz diye düşünürken hedefi ilk aydan iki katını yakaladık. 3’ncü ayın sonunda depomuz küçük geldi ve İzmir de 2’nci depoyu kurmalarına rağmen şu an daha büyük bir depo arıyoruz. Sonra Ankara’da da bir depo açarak oradan İç Anadolu Bölgesi’ne hâkim olmak istedik. Oradan aldığımız geri dönüşler de beklentimizin üzerinde oldu. Bunlara ek olarak Antalya’da bin 500 metrekare depo açtık. Mevcutta şu an itibarıyla 15 tane pazarlama aracımız var. 38 depo ve satış elemanı sayısına ulaşıldı. Sene sonunda bu sayı 50’yi bulacaktır. Dağıtım şirketimiz 2 yıl içinde aksilik yaşanmazsa sektörün lideri olacaktır.” şeklinde konuştu.
“Gelecekte Mama Fabrikamızı Devreye Almak İstiyoruz”
Kedi kumunun pet sektöründe silah olduğunu kedi kumu olmadan hiçbir pet pazarlama firmasının hiçbir ürünü satamayacağını anlatan Ömür; “Pazarlama firmasında kedi kumu satmak amacıyla kurduğumuz bir işletmeydi. Ancak bizim mamamızda var. İzmir’de bir mama üreticisine doldurduğumuz VanCat mamamız. Ortağımızın veya partnerlerimizin ürünlerini de pazarlama şirketimizde dağıtmaya başlayınca ortaya pet dağıtım şirketini oluşturmuş olduk ve mama sektöründe Alman firmasın Türkiye distribütörlüğünü de bu arada aldık. Firma bizden önce Türkiye de ayda 1 tır ürün satamazken şu anda ayda 5 tır satabilir konuma geldik. Yakın dönemde bunu 20 tıra ulaştırdığımız zaman Alman firmasına Türkiye’de yatırım yapma teklifini ileteceğiz. Yatırımcıyı Türkiye’ye çekme hedefimiz var yani. 2-3 yıl sonunda buna ulaşmak istiyoruz. Bu birlikteliği yakalayamazsak B planımız da hazır. Kendi altyapımızı kurarak kendi mama fabrikamızı devreye alacağız ya da başka partnerlerle bu yola gireceğiz, çünkü gidilen yolda mama olmazsa olmazımız. Mama kedi kumunun tamamlayıcısıdır. 7-8 yıldır zaten yerli bir firmaya kendi VanCat/VanDog marka mamalarımızı ürettiriyoruz. Mama konusu oldukça hassasız, ciddi yatırım yapılması ve müşteri memnuniyetinde çok daha titiz olunması gereken bir konudur. Belli bir satış rakamına ulaştıktan sonra planlı şekilde hareket ederek yatırıma girmek gerekiyor. Şu an VanCat/VanDog markalarıyla aylık 200 ton mama satışı yapabiliyoruz. Bu markaları da yurt dışına açma hedefimiz var, ancak şu an çalıştığımız üreticisi kapasitesi bunu karşılayamıyor. Arayışlar içindeyiz. Pazarlama ağındaki mamasını dağıttığımız Alman firması ile bu yüzden görüşmeler halindeyiz. Yurt dışındaki kedi kumu satış ağına mamamızı da eklemek istiyoruz” dedi.
Yeni Markalarla Hedef 100 Ülkeye İhracat Yapmak
VanCat markasının ardından tescilini aldıkları; White Sand, Cat’s White, Rocat markalarıyla yeni markalaşmada daha ileri adımlar atmak istediklerini ileten Ömür; “Kedi kumunda VanCat markamız Dünya ödülü almış üründür. WhiteSand adında yeni elit bir kedi kumu markası tescil ettirdik. Bunun pazarlamasına başladık. Bu markayla Türkiye’de daha başarılı olacağız. Katma değeri daha yüksek, VanCat’den farklı kalitede ve kimlikte üründür ve satış zincirinde daha karlılık elde edebilecek diğer yabancı elit markalarla yarışacak bir ürün olmuştur. Bu ürünü önümüzdeki aylarda katılacağımız fuarlarda Avrupa ve dünya piyasasına sunup tanıtacağız. Daha büyük ihracat gelirleri bu sayede elde etmek istiyoruz. VanCat, WhiteSand, Cat’sWhite, RoCat markalarımızla pazarlarda daha da kalıcı olmak için çalışıyoruz. Bu yeni markalarımızla da dağıtım ağımızı ve ülke sayısını arttırmak istiyoruz. İlk hedefimiz VanCat’de 100 ülkeye ulaşmak. Ardından White Sand ve Cat’s White markamızı hızlı bir şekilde VanCat seviyesine ulaştırmaktır. Çünkü bu altyapıyı biz VanCat ile oluşturduk. 150 tane uluslararası partner ile çalışıyoruz, bu sayede mevcut işleyişe yeni markaları da ekleyeceğiz” ifadelerini kullandı.
“Üretim Kapasitesi Arttırdıktan Sonra Amerika Pazarına Gireceğiz”
Amerika pazarının büyük bir pazar olduğunu ve o bölgeye çalışmak için yüzde 50 oranında bir büyüme gerektiğini söyleyen Turgay Ömür; “Dünya’daki bütün kıtalarda varız. Güney Amerika, Avrupa, Orta Doğu, Uzak Doğu bu alanlarda çok iyiyiz. 27 Avrupa ülkesinin 23’ünde bizim ürünlerimiz satılıyor. Amerika çok büyük bir Pazar. Orada ithalatçı firmalar çok büyük. Amerika’nın dikkatini çektik. Ama şu an yetişebilir miyiz diye düşünce var. Şu an Avrupa’ya bile ürün yetiştiremiyoruz. Amerika’da bir market zincirine ürün verme kararı alsak o zincire iki tesis yetmez. Bizim şu an hali hazırda dört tesisimiz var. Amerika çok büyük bir pazar. Bir anda yüzde 50 büyümeyi miktarsal olarak yakalamak çok kolay bir iş değil. Amerika Pazar’ını biraz daha yavaş bu yüzden alıyoruz. Tesis sayımız 6-7’ye ulaştıktan sonra bir hamle yapmak olabilir” şeklinde konuştu.
“Yıl sonuna kadar 4 fuara katılacağız”
Fuarların büyümeye olan katkısının oldukça yüksek olduğunu söyleyen Ömür; “2009 yılında üretime başladık ve 2010 yılında ilk fuarımıza gittik. Her yıl minimum iki ya da üç uluslararası fuara gidiyoruz. Almanya, İtalya ve Rusya fuarlarını önemsiyoruz. İlk 3 yıl Rusya’ya gittik. Birkaç yıldır Rusya yerine Uzak Doğu’ya gidiyoruz. Dünyada bu fuarlar sayesinde ismimizi herkes duydu. Yurt içinde bu yıl üç tane fuara katılacağız. İkisi İstanbul ve bir de İzmir’de fuara katılacağız. Kasım’da İtalya’nın Bologna kendine düzenlenen Zoomark da yer alacağız. Her fuara minimum 200 bin TL bütçe ayırıyoruz. Devlet teşvikleriyle bunların bir kısmını geri alıyoruz. Ürün tanıtımındaki hızımız bu fuarlarla ilgili. Fuarlar işin özü ama müşteri memnuniyeti daha da önemlidir. Önceden fuarlarda yeterli müşteri bulamıyorduk şu an ise mail üzerinde firmalar bize ulaşıyorlar. Üretimin kalitesine bağlı olarak yatırımın karşılığını er ya da geç bir şekilde alıyoruz” açıklamalarını yaptı.
“Üretime geçene kadar ciddi sıkıntılar yaşıyoruz”
Yeni üretim tesisini geçen hafta üretime açtıklarını ancak yavaş ilerleyen resmi süreçlerin firmamıza ve ülkemize zarar verdiğini söyleyen Ömür; “Şu an Fatsa OSB’den yatırım ve istihdam karşılığı alabileceğimiz 1 metrekare alan bile yok. Bizim gibi ihracatçı firmalara araziler tahsis edilmesi gerekiyor. Ama fabrika kurulacak alanlar bize parayla sunuluyor. Bunun için de ciddi paralar isteniyor. Bu paraları bizim gibi ihracatçılardan alınmaması gerekli. Biz alana yani toprağa para verirsek nasıl ve hangi sermaye ile yatırım yapacağız. Kısaca, yatırım ve istihdam karşılığında tahsis usulünün devam edip bizden ihracat beklenmelidir. Bizler ülkeye döviz getirelim. Geçen yıl sadece Bentaş olarak 24 Milyon Euro gibi bir döviz getirimiz oldu. Bu yıl bu rakam en yüzde 25 daha fazla olacak. Bunu daha da taçlandırıp arttırmak ana hedefimiz yani. Şu an Nevşehir’de bir madene sahip ortaklık firmamız var. Firmanın yüzde 70’i Bentaş Bentonit’e ait. Orada işletme izni bekliyoruz. İzin geldikten sonra Nevşehir ya da Kayseri OSB’de 5. üretim tesisimizi devreye alacağız. Şu anda bürokrasi çalışmıyor. Satış yani ihracat konusunda bir problemimiz yok, üretme de problemimiz var. Ne kadar kısa sürede devreye alabilirsek o kadar iyi. Yer bulamıyoruz, yer buluyoruz izin çıkmıyor, izin çıkıyor bu sefer diğer sorunları halledemiyoruz. Devletten daha devletçi firmalar var. Karadeniz’deki gaz dağıtım şirketleriyle çok büyük sıkıntılarımız var. 4. tesisimize 5 ay sonra gaz bağlantısı gerçekleştirdik. Burada bizim suçumuz yok. Oradaki taşeron firma ile dağıtım şirketi arasında sorun bizi etkiliyor. Zamanında üretime geçemediğimiz ve 5 aylık beklediğimiz için milyon doların üzerinde ciro kaybımız var, be bizim değil Türkiye’nin kaybı” dedi.
“2021’de İkinci 500’de olmak istiyoruz”
Yıl sonunda İSO 2’nci 500’e girme hedefleri olduğunu söyleyen Ömür; “Geçen yılki sıralamayı yüzde 10 ciro farkla kaçırmıştık. 2021 yılındaki hedefimiz yüzde 40 ciro artışıyla bu listeye girmektir. 4’ncü tesisimiz 3 ay önce açılsaydı bu hedefi daha erken yakalardık ama yine de umutluyuz. Firma olarak markalaşmanın ve tüm ekip olarak özverili çalışmanın ne kadar önemli olduğunu gördük ve gösterdik. Ekibimizin bu başarıya ulaşmadaki gayretleri de bizim için çok değerlidir. Ödüllerle de bunun karşılığını hep birlikte alıyoruz. Ayrıca, son kullanıcının takdirini hem kalite hem güven ve hem de sürdürülebilirlik noktasında kazanmak oldukça önemli. Artık kedi kumu deyince akla gelen isim VanCat’dir. Umarım ülkemizden pet sektöründe bu anlamda daha iyi firmalar ve markalar çıkar” ifadelerini kullandı. (ÖZEL HABER- HALİL YILMAER)