15 Temmuz 2016 günü; Aziz Milletimizin bu toprakları vatan yapan, bizleri millet yapan değerler uğruna bir olduğunu, diri olduğunu tüm dünyaya haykırdığı, tarihinin hiçbir döneminde hıyanete teslim etmediği iradesini tanklara, uçaklara, ateş püsküren silahlara siper ettiği, ölüme meydan okuyan yiğitlerin meydanları harman yaptığı gündür. Aziz Milletimizin, tarihi boyunca hiçbir zorbaya teslim etmediği iradesini esir almayı ve insanımızı kendi şer emellerine boyun eğdirmeyi planlayan bu zalimler,  Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN’ın çağrısıyla korkusuzca meydanlara çıkan vatandaşlarımıza silah doğrultarak, acımasızca saldırmışlardır. Kendi menfaatleri için başkalarının maşası olmayı marifet bilen FETÖ terör örgütü ve onun işbirlikçileri, karşılarına ölüme meydan okuyan bir milletin çıkacağını hesaplamamışlardır. Kendisine emanet edilen uçağı, tankı, topu, silah ve cephaneyi sinesinden çıktığı milletine yönelten hainlerin karşısına sarsılmaz iradeyle dikilen milletimiz, istiklaline uzanan hain elleri kırarak, istikbaline sahip çıkmıştır. Şanlı direnişimizin dördüncü yıldönümünde, hain darbe girişiminin faili ihanet çetesini bir kez daha lanetliyor, bu zilletin acısını dünyada ve ahirette çekmelerini diliyoruz. Malazgirt’te, Çanakkale’de, Sakarya’da, Kurtuluş Savaşı’nda dedelerinin, atalarının izinde yürümekten onur duyan, bir an bile tereddüt etmeyen vatan evlatları oldukça ne darbeler, ne de başka hain girişimler, bizi yolumuzdan alıkoyamayacaktır. O nedenle hep birlikte 15 Temmuz’u unutmayacağız, unutturmayacağız. Bu duygu ve düşüncelerle, 15 Temmuz hain darbe girişimine karşı canlarını veren şehitlerimize ve ebediyete intikal etmiş tüm şehitlerimize bir kez daha Allah’tan rahmet diliyor, kahraman gazilerimizi şükran ve minnetle anıyorum.