‘’Üretim seferberliğinin temel taşlarından biri kadındır’’
Dünya Kadınlar Günü vesilesi Trabzon Ticaret Borsası Meclis Başkanı Sebahattin Arslantürk ile Yönetim Kurulu Başkanı Eyyüp Ergan, Genel Sekreter Nazlı Genç’i makamında ziyaret ederek, krizantem çiçeklerden oluşan buket verdiler.
info@karadenizekonomi.com / 8.03.2021
Ülkenin kalkınması, başlatılan üretim seferberliğinin temel taşlarından birinin kadın olduğunu dile getiren Arslantürk, ‘’Sosyo-ekonomik kalkınmanın sürdürülebilirliği için üretimin kaçınılmaz olduğu gerçeğinden hareket ettiğimizde, her alanda olduğu gibi burada da kadınların çok önemli bir işlevini görürüz. Daha doğrusu söz konusu her alanda toplum kalkınması ise, kadınların varlığı olmazsa olmazdır. Kadın ve erkek hak ve özgürlükleri kullanmada, hukuk sisteminde mutlak bir eşitliğe sahip değil ise orada bir yanlışlık, bir sıkıntı var demektir. Ülkemizin kalkınması, başlatılan üretim seferberliğinin temel taşlarından birinin kadın olduğunu asla unutmayacağız. Kalkınma hareketimizin başarıya ulaşması için kadın erkek ayrımına girmeden hareket edeceğiz ki, gerçek manada başarıya ulaşalım’’ diye konuştu.
‘’Kadının olmadığı her yer eksiktir’’
Kadın elinin değmediği, kadının olmadığı her yerde bir eksiklik var diyen Başkan Ergan, ‘’Son yıllarda kadınların yaşama hakları başta olmak üzere, kendilerinin karşı karşıya bırakıldıkları şiddeti insan olarak ne anlamak ne de anlatmak mümkün değildir. Bu saldırıları nefretle kınıyorum. Kadın elinin değmediği, kadının olmadığı her yerde bir eksiklik var demektir. Kadının olmadığı her yer eksiktir. 1930’da Trabzon Belediye Meclisi’ne 3 kadın üyenin seçildiği bir şehir olan Trabzon’dan da her alanda kadınlarımızla birlikte hareket ederek, herkesi insanca yaşamada birleşmeye davet ediyorum” dedi.
‘’Kadına yapılan her türlü şiddetin karşısında olanların günü kutlu olsun’’
Genel Sekreter Nazlı Genç, Virginia Woolf'un 1929 yılında kaleme aldığı "Kendine Ait Bir Oda" adlı eserine dikkat çekerek şunları dile getirdi; “Woolf, her kadının kendine ait bir odasının olması ve kadınlığın korunmaya muhtaç bir var oluş olmaktan çıkınca her şeyin mümkün olabileceğini vurgulamıştır. 21’inci yüzyıla gelmişiz ama hala daha kadınların korunup kollanması gerektiği düşünceleri var. Dilerim bundan sonra kadınların korunup kollanma hislerin doğmayacağı 8 Mart’lar olur. Kadına yapılan her türlü şiddetin karşısında yer alan ve eşit şartlar için çabalayan herkesin ‘Kadınlar Günü’ kutlu olsun.”